Açık denizlerde geceleri ve özellikle de fırtınalı havalarda tayfaları iskeletler olan hayalet gemilerin yol aldığına ilişkin hikayeler, sayısız denecek denecek kadar çoktur. Bazıları sanki kayaya bindirmeden ya da fırtınaya tutulup da batmadan önce çıktıkları son yolculuklarını yeniden yaşıyor gibi gözükürler. Bazılarının ise intikam peşinde koşan lanetliler tarafından kullanıldığına ve kendilerini izleyecek bütün gemileri felakete sürüklediklerine inanılır.UÇAN HOLLANDALI
Hayalet gemilerden biri, bütün benzerlerinden daha ünlüdür. Bu, 17. yüzyıl yapımı bir Hollanda ticaret gemisidir. Gulet bir teknedir ve zaman zaman çevresine esrarengiz ışıklar saçarak en rüzgarsız havalarda bile pupa yelken seyreder.
Efsaneye göre, tehlikelerle dolu Ümit Burnu'nu aşmaya çalışırken başı derde girmiştir. Kimilerine göre geminin kaptanı Van der Decken, güvenli bir limana sığınmayı reddetmiş, kimilerine göre ise fırtına yüzünden limana sığınamamıştır. Ama çoğunluğun üzerinde birleştiği görüş, kaptanın inançları aşağıladığı ve Kıyamet'e kadar sürse bile yine de Ümit Burnu'na dönmeye yemin ettiğidir. Anlaşılan o gün bugündür de yeminine sadık kalmaya çalışmaktadır.
Zaman zaman gemisini başka bordalayarak içindekilere bir mektup verir. Ne var ki o mektubu alanların hiçbiri, sağ kalmayı başaramayacaktır. Bu da kadersiz geminin lanetli olmasına bağlanmaktadır.
Birçok geminin seyir defterlerinde bu karşılaşmalarla ilgili kayıtlar bulunmaktadır. Burundaki fenerin bekçileri, "Uçan Hollandalı"yı gördüklerini söylerler. Gemiyi gördüklerini söyleyen ünlü tanıklar arasında sonradan Kral 5. George adıyla tahta çıkacak olan Prens Charles, "Zalim Deniz ve Denizcilik Ustası" adlı kitapların yazarı Nicholas Montserrat ile "Yeni Ormanın Çocukları ve Hayalet Gemi"nin yazarı Kaptan Frederick Marryat da yer almaktadır.İSKELETLERİN GEMİSİ
Herhangi bir yerde karşınıza çıkabilecek bir diğer gemi de yine bir Hollanda ticaret teknesi olan "Libera Nos"tur. Geminin mürettebatı eksiksizdir. Dümenin başındaki kaptan, tayfalarına tepeden bakmaktadır ve hepsi de birer iskelettir.
Tıpkı "Uçan Hollandalı" gibi "Libera Nos" da bir "ceza gemisi"dir ve okyanusta sonsuza kadar ya da en azından mürettebat günahlarından arınıp da bağışlanmak için yakarmaya başlayıncaya kadar dolaşmakla lanetlenmiştir.
"Libera Nos"un anlamı, "bizleri kurtarın"dır ve böylesine kadersiz bir tekne için hiç de kötü bir isim sayılmaz.PALATİNE IŞIKLARI
Palatine Işıkları, ABD'nin doğu kıyısı açıklarında yer alan Block ile Rhode adaları arasında görülür. Işıklar önce parlayıp sonra denizde yok olup gitmektedir. Tıpkı bir geminin önce alev alıp ardından da sulara gömülüşü gibi.
Tekinsizliği hala tartışmalıdır. 1738'de Palatine'den (Almanya, Rhineland'daki ismiyle) aldığı göçmenleri taşıyan bir gemi, ada kayalıklarına bindirip batar. Bundan sonra olanlar, tartışmalıdır. Kimilerine göre yolcular kurtarılmıştır. Kimileri de John Greenleaf Whittier'in "Palatine" şiirine inanırlar. Şiirde yolcuların adalılar tarafından katledildikleri, katillerin gemiyi yağmaladıktan sonra yaktıkları anlatılmaktadır.
Hangisine inanırsanız inanın, hayalet gemi efsanesi, günümüzde hala yaşamakta...