Zaman, uzay boyutu olmayan ve ölçülebilen bir süreçtir.

Tarih, şimdi ve gelecek bir bütün olarak değerlendirildiği zaman “olayların ya da varoluş durumlarının süreklilik gösteren, belirsiz süreci” olarak da tanımlanabilir. Zaman, matematik ve bilimsel araştırmaların yanında felsefenin de temel konusu olmuştur. Zaman için “akmak”, “geçmek” ya da “ilerlemek” fiilleri kullanılsa da karmaşık kavramlar olarak görülebilir. Zaman sadece insanlar için geçerli bir kavram olmadığına göre saat olgusu dışında da bir niteliğe sahip olmalı. Fizikte ise uzayda bulunan bir noktadan ileri ya da geri, aşağı ya da yukarı ve sağa ya da sola doğru olan düzlemsel üç boyutun yanında keşfedilmiş bir dördüncü boyut olarak zaman nitelendirilir.

*Sir Isaac Newton, dünya çapında büyük yankı uyandıran en önemli eseri Principia kitabında “mutlak, gerçek ve matematik barındıran zaman; doğası gereği kendisi dışında herhangi bir şeye bağlı olmadan hep eşit biçimde akan süre” şeklinde bir zaman tanımlaması yapmıştır. Newton mutlak zaman ile günümüz genel algısı olan zaman kavramını birbirinden titizlikle ayırıyordu. Matematiksel ya da mutlak zaman, dışarıdan hiç etkilenmeyerek olay ve ölçümlerden bağımsız olarak akmaya devam eder.

*Albert Einstein, günümüz bilim dünyasında yankı çığır açan kuramı özel görelilik kuramında, iki önemli önermede bulundu. Birinci önermesi “İvmelenmeyen referans sistemleri fizik kanunlarının aynı olduğunu savunur”. İkincisi ise “Uzay boşluğunda ışığın hızı tüm ivmelenmeyen referans sistemlerinde aynı hesaplanır”. Einstein’a göre zaman ve mekan yani uzay bağımsız olarak ele alınamaz. İki olayın aynı anda olması durumu bakış açısına, yani referans sistemine bağlı değişkenlik gösterir. Bu da mutlak zaman kavramı hakkında Newton görüşleri ile çelişir.

Einstein’ın zaman kuramına göre, hız, ışık hızına yaklaşırsa o cisim için sürenin akışı yavaşlar ve ışık hızına ulaşan bir cisim için zamanda durağanlık kazanır. Hızlı cisimler için yalnız zaman yavaşlamaz, ayrıca cisim boylarında da kısalma görülür.

Einstein’in “Görelilik Kuramı”‘nın zaman ve uzay üzerinde bu türden etkileri deneyler ile kanıtlanmıştır. Örneğin, Dünya’nın çevresinde uçurulmuş olan Atom Saatler, döndüklerinde zaman göstergelerinde normal zamana göre geri bir değer gözlemlenmiştir. Özel görelilik kuramı, zamanda ileri gitmenin mümkün olduğunu ve zaman yolculuğunu mümkün kılmıştır.