KITLIK: İnsan ihtiyaçlarının sonsuz, ancak bu ihtiyaçları karşılayacak kaynakların sınırlı olması olgusudur.
İKTİSAT: Bireyler ve toplumların sahip oldukları sınırlı kaynaklarla, sınırsız olan ihtiyaçlarını karşılamak için nasıl dağıttıklarının incelenmesidir.
MİKRO İKTİSAT: İktisadın mevcut durumunu inceleyerek insan davranışı ve insanların piyasa, endüstri, firma ve birey gibi nispeten küçük birimlerle ilişkili tercihlerini inceleyen bölümdür.
MAKRO İKTİSAT: İktisadın bir bütün olarak ekonomiyi ve toplulaştırılmış ekonomik davranışı inceleyen bölümüdür.
POZİTİF İKTİSAT: Ekonominin mevcut durumunu inceleyen ve ortaya koyan iktisat dalıdır.
NORMATİF İKTİSAT: Değer yargısı içeren iktisat dalıdır. Yani olanı değil, ne olması gerektiğini ifade eden iktisat dalıdır.
HANEHALKI: Aynı çatı altında yaşayan ve ortak finansal kararlar alan ekonomik birim.
FİRMA: Üreticidir. Kaynakları kullanan ve ne üretileceğini kararlaştıran, şahıs şirketlerinden devlete kadar bütün üretici birimlerdir.
DEVLET: Ekonomide gerekli düzenlemeleri yapan, piyasalara üretici ve tüketici olarak katılabilen ve de vergi toplama ayrıcalığına sahip oluşum.
İHTİYAÇ: Tatmin edildiğinde haz ve doyum, tatmin edilmediğinde ise acı ve üzüntü veren duygudur.
MAL: İhtiyaçları tatmin etme özelliği taşıyan fiziksel varlıklardır.
HİZMET: İhtiyaçları tatmin etmesine karşın maddi özelliği olmayan şeylerdir.
EKONOMİK MAL: Karşılında bir bedel ödenen mallardır. Ekonomik mal kavramı kıtlık olgusunun bir sonucudur. (Ekmek)
SERBEST MAL: Doğada hazır halde bulunan ve karşılığında bir bedel ödenmeyen mallardır. Ayrıca, bir bireyin tüketimini artırması sonucu diğer bireylerin tüketiminin azalmadığı mallardır. (Hava, Güneş Işığı)
DAYANIKLI MAL: Tüketirken fiziki bütünlüğü bozulmayan mallardır. (Beyaz Eşya)
DAYANAKSIZ MAL: Tüketirken fiziki bütünlüğü bozulan mallardır. (Ekmek)
ÜRETİCİ MALI: Üreticilerin üretim yapmak amacıyla kullandığı mallardır. (Petrol)
TÜKETİCİ MALI: Tüketicilerin doğrudan doğruya ihtiyaçlarını karşılayan mallardır. (Ekmek)
ÜRETİM FAKTÖRLERİ: Toprak, emek ve sermayeden oluşan kaynaklardır. Yani üretim sürecinde kullanılan kaynaklardır.
FIRSAT MALİYETİ: Bir kararı uygularken vazgeçilen bir diğer karardır.
ÜRETİM İMKANLARI EĞRİSİ: Mevcut üretim faktörleri ve üretim teknolojisi veri (sabit) iken belirli bir dönemde ekonominin maksimum düzeyde üretebileceği çeşitli çıktı (ürün) bileşimlerini gösteren eğridir.
ARTAN FIRSAT MALİYETİ: Bir malın daha fazla üretilebilmesi için diğer malın üretiminden vazgeçilmesi gereken miktarın her aşamada artmasıdır. Üretim imkanları eğrisinin orijine göre içbükey olduğu durumdur.
PİYASA EKONOMİSİ: Neyin nasıl ve kimler için üretileceği sorularına birbirinden bağımsız olarak hareket eden tüketiciler, üreticiler, devlet ve diğer organizasyonların kararlarına bağlı olarak cevap bulan ekonomik sistemdir. Bu sistemde devletin görevi özel mülkiyeti korumaktır. Bu sistemde FİYAT en önemli yol göstericidir.
EMİR KUMANDA EKONOMİLERİ (MERKEZİ OTORİTER SİSTEM): Neyin, nasıl ve kimler için üretileceği sorularına merkezi devlet örgütü tarafından cevap verilen sistemdir. Bu sistemde özel mülkiyet yoktur.
KARMA EKONOMİK SİSTEM: Ne üretilecek? Nasıl üretilecek ve Kim için üretilecek sorularının cevaplarının Merkezi Devlet Örgütü ile beraber piyasa mekanizması tarafından verildiği sistemdir. Bu sistemde üretim faktörleri sahipliği hem özel sektörde hem de devlettedir.
TOPLAM FAYDA: Belirli bir zaman diliminde, bireyin diğer mal ve hizmetlerden olan tüketimi sabit iken, bir malın çeşitli miktarlarının tüketilmesi sonucu ulaşılan tatmin düzeyidir. (TU)
MARJİNAL FAYDA: Belirli bir zaman diliminde bir maldan bir birim daha fazla tüketilmesi sonucu toplam faydada meydana gelen değişmedir. (MU)
AZALAN MARJİNAL FAYDA: Bir malın ilave miktarları tüketildikçe elde edilen ek faydanın azalacağı ilkesidir.
TÜKETİCİ DENGESİ: Tüketicinin belli şartlarda en yüksek fayda düzeyini sağladığı durumdur.
KARDİNAL FAYDA ANALİZİ: Gossen, Jevons ve Walras gibi iktisatçıların en önemli temsilcileri olduğu, faydanın ölçülebileceğini savunan, faydayı objektif olarak tanımlayan ve fayda ölçüm birimi olarak UTİL’i kullanan yaklaşım.
ORDİNAL FAYDA YAKLAŞIMI: Anotelli, Fisher, ve Edgeworth gibi iktisatçıların en önemli temsilcileri olduğu, faydanın ölçülemeyeceğini ancak sıralanabileceğini savunan yaklaşımdır.
KARDİNAL FAYDA YAKLAŞIMINDA TÜKETİCİ DENGESİ: Tüketicinin her bir mala harcadığı paranın marjinal faydalarını eşitlendiğinde.
ORDİNAL FAYDA YAKLAŞIMINDA TÜKETİCİ DENGESİ: Bir bütçe eğrisinin bir farksızlık eğrisine teğet olduğunda, marjinal ikame oranının bütçe doğrusunun eğimine eşit olduğunda, malların marjinal faydalarının malların fiyatları oranına eşit olduğunda.
TALEP: Diğer değişkenler sabitken, belirli bir zaman diliminde piyasada tüketicilerin değişik fiyat düzeyinde satın almaya hazır oldukları mal veya hizmet miktarıdır.
TALEP EĞRİSİ: Diğer değişkenler sabitken, değişik fiyat düzeylerinde talep edilen mal ve hizmet kombinasyonlarını birleştiren eğridir.
ARZ: Diğer değişkenler sabitken, belli bir zaman diliminde piyasada üreticilerin değişik fiyat düzeylerinde satmaya hazır oldukları mal ve hizmet miktarıdır.
ARZ EĞRİSİ: Diğer değişkenler sabitken, değişik fiyat düzeylerinde arz edilen mal ve hizmet kombinasyonlarını birleştiren eğridir.
DENGE FİYATI: Arz ve talebi birbirine eşitleyen fiyat düzeyidir.
DENGE MİKTARI: Denge fiyatında gerçekleşen işlem hacmidir.
PİYASA DENGESİ: Arz ve talebin eşitlendiği, diğer bir deyişle arz ve talep eğrilerinin kesiştiği noktadır.
TALEBİN FİYAT ESNEKLİĞİ: Bir malın talep edilen miktarının bu malın fiyatı karşısındaki duyarlılığının ölçüsüdür.
ESNEK TALEP: Fiyattaki küçük bir değişimin talep edilen miktarda çok büyük bir değişime neden olduğu durumdur.
İNELASTİK TALEP: Fiyattaki değişmenin talep edilen miktarda çok fazla bir değişmeye neden olmadığı durumdur.
NOKTA TALEP ESNEKLİĞİ: Talep eğrisi üzerindeki bir noktaya ilişkin esneklik değeridir.
YAY ESNEKLİĞİ : Talep eğrisi üzerindeki iki nokta arası için hesaplanan ortalama esneklik değeridir.
TALEBİN GELİR ESNEKLİĞİ: Parasal gelirde yüzde bir oranındaki bir değişiklik sonucu talep miktarında meydana gelen yüzde değişmedir.
NORMAL MAL: Gelir arttığında talebi artan ve bu nedenle gelir esnekliği pozitif olan mallardır.
DÜŞÜK MAL: Gelir arttığında talebi azalan ve bu nedenle gelir esnekliği negatif olan mallardır.
ÇAPRAZ TALEP ESNEKLİĞİ: Bir malın fiyatındaki yüzde değişmenin bir başka malın talep miktarında neden olduğu yüzde değişmeye ilişkin bir ölçüttür ve A malı miktarındaki yüzde değişmenin B malı fiyatındaki yüzde değişmeye oranı şeklinde hesaplanır.
ARZ ESNEKLİĞİ: Bir malın arz edilen miktarındaki yüzde değişmenin fiyatındaki yüzde değişmeye oranıdır.
FİYAT KONTROLLERİ: Devletin yasa ya da düzenlemelerle (tebliğ, yönetmelik gibi) belirli bir mal yada hizmetin fiyatını tespit etmesi veya sınırlama getirmesidir.
TABAN FİYAT: Devletin mal ve hizmet arz edenleri korumak için, piyasada işlem görülecek asgari fiyatı belirlemesidir.
TAVAN FİYAT: Devletin tüketicileri korumak için piyasada işlem görülecek en yüksek fiyatı belirlemesidir.
KOTA: Genellikle, üretimde ve ithalatta uygulanan miktar sınırlamalarıdır.
SPESİFİK VERGİ: Belirli bir maddi ölçü üzerinden alınan vergilerdir.
ADVOLEREM VERGİ: Belirli bir parasal değerin yüzdesi şeklinde alınan vergilerdir.
VERGİ YANSIMASI: Vergiyi ödeyen mükellefin, bunun bir kısmını veya tamamını fiyat mekanizması aracılığı ile diğer kişilere aktarılmasıdır.
TÜKETİCİ RANTI: Tüketicinin bir mal için ödemeye hazır olduğu fiyat ile gerçekte ödediği fiyat arasıdaki farktır.
ÜRETİCİ RANTI: Üreticinin ürettiği malı satmaya razı olduğu fiyat ile gerçekte satış yaptığı fiyat arasındaki farktır.
ÜRETİM: İnsanların ihtiyaçlarını dolaylı ya da doğrudan karşılayacak mal ve hizmetleri meydana getirme çabasıdır.
FİRMA: Üretimi gerçekleştiren ve bunların satışı konusunda karar veren ekonomik birimdir.
ÜRETİM FONKSİYONU : Belirli bir dönemde kullanılan alternatif girdi bileşimlerinin olası maksimum çıktı ile ilişkilendirilmesidir.
TOPLAM FİZİKİ ÜRÜN: Belirli bir dönemde kullanılan alternatif girdi bileşimlerinin olası maksimum çıktı ile ilişkilendirilmesidir. (TPP)
MARJİNAL FİZİKİ ÜRÜN: Değişken girdi miktarının arttırılmasına bağlı olarak elde edilen çıktıdır. (MPP)
ORTALAMA FİZİKİ ÜRÜN: Bir birim emek için elde edilen ürün miktarıdır. (APP)
AZALAN VERİM YASASI: Diğer üretim faktörleri miktarı sabitken bir üretim faktörünün üretimde kullanılan miktarının arttırılması durumunda, her ilave birimin sağladığı ürün miktarının azaldığını ifade eden ilişkidir.
ÖLÇEĞİN VERİMİ: Bütün üretim girdilerin aynı oranda arttırılması durumunda ürün miktarının hangi oranda değişeceğini ifade eden ölçüttür. (Ölçeğe göre artan verim, ölçeğe göre azalan verim, ölçeğe göre sabit verim)
DEĞİŞKEN MALİYET: Üretim miktarıyla birlikte değişen maliyetlerdir. (TVC)
SABİT MALİYET: Üretim miktarıyla ilişkisi olmayan maliyetlerdir. (TFC)
TOPLAM MALİYET: Sabit ve değişken maliyetler toplamıdır. (TC)
MARJİNAL MALİYET: Firmanın üretimini bir birim arttırması sonucu toplam maliyette meydana gelen değişmedir. (MC)
ORTALAMA TOPLAM MALİYET: Firmanın birim üretim başına maliyetidir. (ATC)
ORTALAMA SABİT MALİYET: Firmanın üretim başına düşen sabit maliyetidir. (AFC)
ORTALAMA DEĞİŞKEN MALİYET: Firmanın birim üretim başına düşen değişken maliyetidir. (AVC)
TAM REKABET: Hiçbir firmanın sattığı ürünün fiyatı üzerinde tek başına kontrol gücünün olmadığı özel bir piyasadır.
TOPLAM GELİR: Bir firmanın ürünlerinin satışından elde ettiği para miktarıdır. (TR)
MARJİNAL GELİR: Satışların bir birim arttırılması sonucu toplam gelirde meydana gelen değişmedir. (MR)
BAŞABAŞ NOKTASI: Toplam gelir ile toplam maliyetin birbirine eşit olduğu üretim düzeyidir. (TR=TC)
KAPANMA NOKTASI: Ürünün fiyatının ortalama değişken maliyetin birbirine eşit olduğu üretim düzeyidir. (P=AVC)
KISA DÖNEM ARZ EĞRİSİ: Marjinal maliyet (MC) eğrisinin, ortalama değişken maliyet (AVC) eğrisini üzerinde kalan kısmıdır.
TEKEL: Bir endüstride (piyasada) tek firmanın bulunduğu bir piyasa biçimidir. Tek firmanın bulunduğu bir piyasa biçimi-dir. Tekelcinin ürettiği ürünün ya hiç ikamesi olmayan bir üründür ya da yakın ikamesi olmayan bir maldır. (Monopol)
FİYAT FARKLILAŞTIRMASI: Aynı malın tek bir üretici tarafından farklı alıcılara; farklı fiyatlardan satılmasıdır.
YASAL TEKEL: Devlet tarafından verilen imtiyazlarla belirli bir ürünün veya hizmetin üretilmesi işlemlerinin bir firmaya verilmesi, diğer firmanın aynı işi yapmasının engellenmesidir.
DOĞAL TEKEL: Bir endüstrideki ölçek ekonomilerinin sadece tek bir firmanın faaliyetlerini sürdürmesine olanak sağlaya-cak nitelikte olması halinde ortaya çıkan tekeldir.
TEKELCİ REKABET TEORİSİ: 3 Temel varsayıma dayanır;
1. Birbirinden bağımsız olarak hareket eden çok sayıda alıcı ve satıcının bulunması,
2. Farklı satışların ürünlerini farklılaştırması,
3. Piyasaya giriş çıkışın nispeten kolay olması
OLİGOPOL: Birbiri ile rekabet eden az sayıda büyük firmanın, her birinin üretimindeki değişmelerin piyasa fiyatını etkileyecek durumda olduğu piyasa yapısıdır.
FAKTÖR TALEBİ: Faktör talebi bir türev taleptir.
TÜREV TALEBİ: Ekonomik birimlerin mallara olan doğrudan taleplerinin, bu malların üretiminde kullanılacak kaynaklara dolaylı olarak yarattığı taleptir.
MARJİNAL FAKTÖR MALİYETİ: Ek birim faktörün istihdam edilmesi nedeniyle maliyetlerde ortaya çıkan artış ve kısaca ek maliyettir.
FAKTÖR ARZI: Faktörün sahibinin sahip olduğu faktörü üretimde kullanması amacıyla kiraya verip vermemesi kararıdır.
PARASAL ÜCRET: İşçilerin çalışmaları karşılığı, saat başına, günlük, haftalık veya aylık olarak aldıkları para miktarını gösterir.
REEL ÜCRET: Bir kişinin parasal ücreti ile satın alabileceği mal ve hizmet miktarını gösterir.
NOMİNAL FAİZ ORANI: Ölçülebilen bir günlük yaşamda karşılaşılan faiz oranıdır.
REEL FAİZ ORANI: Beklenen enflasyon oranına göre düzeltilmiş faiz oranıdır ve nominal faiz oranından beklenen enflasyon oranının çıkartılması ile bulunur.
EKONOMİK RANT: Arzı sabit olan toprak ve diğer kaynakların kullanımı karşılığında ödenen bedeldir ve bir şeyin fırsat maliyetinin üzerinde her türlü ödemeyi içerir.
ÖZEL MALLAR: Sadece satın alan için fayda sağlayan mallardır.
KAMUSAL MALLAR: Toplumun tüm üyelerinin herhangi bir bedel ödemeden tüketebileceği ve bir kişinin tüketiminin bir başkasının tüketimine engel teşkil etmediği mallardır.
BEDAVACILIK: Bir kişinin kamusal maldan fayda elde etmesine karşın, kamusal malın finansmanında herhangi bir maliyet yüklenmekten kaçınma şeklindeki davranışıdır.
MARJİNAL SOSYAL FAYDA: Kamusal bir maldan fayda sağlayan her bireyin marjinal faydalarının toplamıdır.
DIŞSALLIK: Karar vericilerin üretim ve tüketim faaliyetinden dolayı üçüncü kişilere yükledikleri maliyetler veya sağladıkları faydalardır.
MARJİNAL SOSYAL MALİYET: Üretimin yarattığı marjinal özel maliyet ile marjinal dışsal maliyetin toplamıdır.
DIŞSALLIKLARIN İÇSELLEŞTİRİLMESİ: Marjinal özel fayda ve maliyetlerin marjinal sosyal fayda ve maliyetleri de kapsayacak şekilde belirlenmesi amacıyla üretici ve tüketici kararlarına dönük düzenlemelerdir.