Şansölye kelimesi tarihten bu yana başta Roma İmparatorluğu, sonrasında imparatorluğun mirasını yaşatan milletlerce devam ettirilen bir makamdır. Bu makam, geçmişte geniş yetkilere sahipken, günümüzde demokrasinin gelişmesiyle birlikte eskisi kadar olmasa da etkisini sürdürmeye devam etmektedir.

Şansölye makamını günümüzde en etkin kullanan devletler Almanya ve Avusturya’dır. Bugün başbakan olarak nitelendirebileceğimiz bu makam, her iki ülkenin yönetiminde pay sahibi olsa da aralarında yetki bakımından farklar vardır. Almanya’da şansölye ünvanına sahip kişi aynı zamanda hükümet başkanıdır ve bakanları seçme yetkisi olduğu gibi hükümet politikasını çizmekte de önemli pay sahibidir.

Yetkilerini göz önünde bulundurduğumuzda hükümetteki en güçlü kişidir; ancak protokolde devlet başkanı ve parlamento başkanından sonra gelir. Almanya şansölyesi Federal Meclis tarafından seçildiği gibi salt çoğunluğun sağlanması durumunda da görevine son verilebilir. Tabi bu durumun gerçekleşebilmesi için öncelikle göreve gelecek şansölyenin oy çokluğuyla seçilmesi gerekir.

Avusturya’da ise durum biraz daha farklıdır. Almanya şansölyesi ile kıyaslandığında yetkileri biraz daha sınırlandırılmıştır. Şöyle ki; burada şansölyenin hükümet politikasını belirleme yetkisi yoktur. Yasaya göre hükümetin diğer görevlileri ile denk statüdedir. Devlet başkanına bakanların görevden alınmasıyla ilgili teklif sunabilir.

Ayrıca şansölyenin ataması her ne kadar başkanın kendi kararı olsa da demokrasinin önemli bir parçası olan meclisin kararı da bu hususta etkilidir. Fakat bunun için meclisten herhangi bir onay alınması gerekmez. Almanya’da ise şansölye Federal Hükümet içerisinde bulunduğu makama seçimle gelen tek kişidir. Şansölye olacak kişi belli olduktan sonra yemin töreni ile birlikte resmen görevine başlar.

Şuan Almanya şansölyesi Angela Merkel’dir. Werner Faymann ise Avusturya Cumhuriyeti’nin şansölyesi olarak görev yapmaktadır.