Büyüme, büyüklükteki artıştır. Canlılarda büyüme, mitozla hücre sayısındaki bir artışa bağlı olarak oluşan yeni hücrelerin de büyümesiyle ortaya çıkan bir durumdur.
Gelişme ise yaşam döngüsündeki bir evreden diğerine olan bireysel değişikliklerdir. Gelişmiş eşeyli üreyen hayvanlarda bu evreler, yumurtanın döllenmesinden ölene kadar süren bir dönemde gerçekleşir.
İnsanda, döllenmeden sonra oluşan 2n kromozomlu hücreye zigot isimi verilir. Zigot, segmentasyon adı verilen bir süreçte mitoz geçirir. Döllenme olayından yaklaşık 6 gün sonra blastosist hâlini alınca, bu embriyo rahim duvarına gömülür; orada büyümesine devam eden embriyo, fetüs hâline gelişir.
Zigot, fetüs hâline gelişirken üç temel olay meydana gelir:
- Hücre bölünmesi,
- Büyüme
- Farklılaşma
Zigot oluştuktan sonra önce ikiye, daha sonra dörde, sonra da sekize bölünür. Zigottan sonra gerçekleşen bu mitoz aşamalarına segmentasyon denir. Segmentasyon sonucu oluşan her hücreye blastomer denir.
Bu bölünmeler sayesinde hücre sayısı geometrik olarak artar. Buna büyüme denir.
Büyümeyle birlikte bölünen hücreler zamanla özelleşir. Hücreler özelleşerek dokuları ve organları oluşturur. Hücrelerin özelleşerek farklı özellikler kazanmasına farklılaşma denir. Farklılaşma, hücrelerin genetik yapısında ve morfolojik özelliklerinde olur.
Büyüme ve gelişme hızı, hayvanlarda türden türe değişiklik gösterebilir. Hayvanlarda embriyonik gelişmenin ilk basamakları birbirine benzer.
Zigotun bölünmesi sırasında oluşan blastomerlerin büyüklüğü, yumurta içerisindeki vitellus miktarına bağlı olarak değişir. Zigot bölündükçe hücre sayıları 2-4-8-16 gibi geometrik bir artış gösterir.
Morula
Zigot bölündüğünde oluşan blastomerlerin oluşturduğu dut meyvesi görünümündeki hücre kümesine
morula adı verilir. Morula aşamasına kadar segmentasyon hızı nispeten yüksektir ve bu evrede büyüme gerçekleşmediğinden embriyonun kütlesinde artış olmaz.
Blastula
Morula döneminden sonra blastula safhası meydana gelir. Blastula evresinde morula evresindeki küme hâlinde olan hücreler, kenarlara doğru göç ederek ortada blastosöl adı verilen bir boşluk olan top şeklinde bir yapı oluşturur. Top şeklindeki yapıyı oluşturan hücreler, blastosöl boşluğunun çevresinde tek sıra hâlinde dizilmiştir. Artık besinlerini çevreden madde alışverişi ile alacağından hücreler bölünmenin yanı sıra büyümeye de başlar. Blastula aşamasındaki hücrelere blastomer denir.
Gastrula
Blastula evresinde, blastulayı oluşturan hücreler, hücre hareketi ile blastosöl içinde ilerlemeye başlar ve iç kısma doğru bir çökme oluşur. İçeriye çöken kısım ilkin bağırsaktır. Embriyonik gelişim ilerlediğinde, ilkin bağırsağın duvarında içeriye doğru çöküntüyle iki tane cep oluşur. Daha sonraki aşamalarda bu ceplerin duvarındaki hücrelerin oluşturduğu tabakadan çeşitli organlar meydana gelir.
FARKLILAŞMA VE ORGANOGENEZ
Gastrula safhasında meydana gelen üç embriyonik tabakadan (ektoderm, endoderm ve mezoderm) organların gelişmesine organogenez adı verilir.
Hayvanlarda organogenezi etkileyen faktörler arasında gen faaliyetleri, hücre hareketleri ve karşılıklı hücre etkileşimleri yer alır. Organogenez sırasında hücre grupları özelleşerek özel dokuları ve organları meydana getirir.
EMBRİYONUN DIŞINDA YER ALAN ZARLAR
Döllenme ve segmentasyon ile gelişme sonrasında meydana gelen embriyo, sürüngenler, kuşlar ve memelilerde embriyonik zarlar ile korunur.
İnsanlarda sekiz haftalıktan sonra embriyoya cenin (fetüs) ismi verilir.
İnsanda anne karnındaki embriyoyu koruyan ve işlev gören başlıca embriyonik zarlar, amniyon zarı, allantoyis kesesi, vitellus kesesi ve koriyondur.
AMNİYON ZARI
Amniyon, embriyoyu dıştan kuşatan ilk zardır. Embriyo ile amniyon zar arasında amniyon sıvısı vardır. Bu sıvı embriyoyu, mekanik etkilere karşı korur. Embriyoyu çevreleyen bu zar ilk koruyucu tabakadır.
KORİYON
Embriyoyu koruyan en dış tabakadır. Kuş ve sürüngenlerin yumurtalarında yumurta kabuğunun hemen altında yer alır ve gaz alışverişini sağlar. Memeli hayvanlarda ise plasentanın oluşumuna katılır.
ALLANTOYİS
Kuş ve sürüngenlerde embriyonun metabolik atıklarının biriktirildiği kesedir. Allantoyis, aynı zamanda gaz alışverişinde de işlev görür. Plasentalı memelilerde allantoyis kesesi, embriyonik gelişim sırasında göbek kordonundaki atardamarlara ve toplardamara dönüşür.
VİTELLUS KESESİ
Embriyoya besin maddelerini sağlayan bir kesedir. Bu kesenin zarında yer alan kan damarları, besin
maddelerinin embriyo tarafından alınmasını sağlar. Plasentalı memelilerde bu kese küçüktür ve rahime tutunduktan sonra kaybolur. Embriyo besin ihtiyacını plasenta ile anne kanından karşılar.