Feminist ve postmodern yaklaşımlar klasik ve modern sosyolojide yer alan bütün sosyolojik yaklaşımlara eleştirel bakmaktadırlar. Özellikle pozitivist bir sosyal bilim anlayışına sahip olan işlevselcilik gibi yaklaşımlara oldukça eleştirel bakan feminist ve postmodern yaklaşımlar eleştirel bir sosyal bilim anlayışına sahip olan Marxizm ile yorumlayıcı sosyoloji geleneğinde yer alan yaklaşımlara ise görece daha az olmakla birlikte yine de eleştirel yaklaşırlar.
Bu yaklaşımlardan feminizme göre sosyolojide günümüze kadar yer alan bütün teoriler erkekler tarafından ve/ya erkek bakış açısıyla geliştirilmişlerdir ve bu nedenle kadın bakış açısından geliştirilen yeni feminist teorilere ihtiyaç vardır.
Bu açıdan feminist teoriler kadın-erkek eşitsizliği üzerine kurulan ilişkilerin analiz edilmesine ve dönüştürülmesine yönelik olarak geliştirilen ayrı bir sosyolojik gelenek olarak tanımlanabilir.
Diğer tüm yaklaşımlardan farklı olarak feminist teoriler en önemli ve en eski eşitsizlik biçimi olarak gördükleri kadınlar ile erkekler arasındaki eşitsizlik üzerinde yoğunlaşırlar. Feminist teoriler kadınlar ile erkekler arasındaki eşitsizlikleri toplumsal cinsiyet ve patriarki gibi kavramları kullanarak analizetmeye çalışırlar.
Postmodern yaklaşım da feminizm gibi diğer yaklaşımlara eleştirel bakar. Postmodernizm yalnızca sosyolojide değil sanat, müzik, edebiyat, kültür ve sosyal bilimlerde etkili olan bir yaklaşımdır.
Postmodernizm 18. yüzyılda aydınlanma döneminde ortaya çıkan ve teknolojiye, bilime, ilerlemeye inanan, geleceğe de güvenduyan düşünceleri, değerleri ve varsayımları içeren modernizme karşıt olarak gelişmiştir.
Sosyolojide yer alan postmodern teoriler de yukarıda ele alınan temel sosyolojik yaklaşımları modernizmin pek çok düşünce ve varsayımlarını paylaştıkları gerekçesi ile eleştirirler.
Postmodern teoriler toplumsal gerçekliğin modern çağda ortaya çıkan sosyolojik yaklaşımlar tarafından gerçekte analiz edilemediğine, toplumsal yaşamın da akılcı düşünme biçimleri aracılığı ile iyileştirilemeyeceğini savunurlar.
Bu bakımdan da postmodern teoriler modern olarak adlandırılançağ ile onun nedensellik ilkesine ve akılcı düşünmeye dayalı bilim anlayışının işasettiğine inanırlar.
Postmodern teoriler toplumsal dünyaya eleştirel yaklaşıma benzer bir tutumla yaklaşırlar. Toplumsal dünyanın bir görünen yüzeyi bir de görünmeyen gizli yapıları olduğunu düşünürler ve araştırmalarında temel olarak toplumsal
gerçekliğin yüzeysel görünüşünü parçalayıp içerideki gizli yapıyı açığa çıkarmaya çalışırlar.