Selpak, sosyal deneyler yapıp, dijital kanallardan yayınlamaya hazırlanıyor.
Büşra Ün, National Geographic 2017 Dünya Birincisi Dilek Uyar, Kök Hücre çalışmalarıyla Kyoto Üniversitesi’nden kabul alan Bilim insanı İnci Kadribegiç ve Uluslararası Emmy Ödüllü Yönetmen Hilal Saral’ı tanımıştık. “Ülkemizde kadına yönelik bir takım önyargılar var” diyen Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Grubu Başkan Yardımcısı Coşkun Bedük, “Önümüzdeki günlerde önyargı konusunda dışarıda bir takım sosyal deneyler yapacağız. Bunları dijital kanalda yayınlayacağız. Bu konuyu
hep gündemde tutacağız. Hedef kitlemiz ile bağ kurmamız gerekiyor. Tuvalet kağıdının yüzde 60’ını kadınlar satın alıyor. Dolayısıyla tüketicimizle bir bağ kurmuş olacağız” diyor.
Selpak sürdürülebilirlik konusunda ise sürdürülebilir orman yönetimini destekliyor.
Selüloz ihtiyacını ağırlıklı olarak Brezilya ve Finlandiya’dan karşılayan Selpak, selülozu yüzde 100’ünü kestikleri ağaçtan daha fazlasını diken ve yetiştiren sertifikalı tedarikçilerden sağlıyor. Türkiye’nin temizlik kağıdında en ileri ülkelerden biri haline geldiğini söyleyen Bedük, “Türkiye’de 300 bin ton tüketim var. 1 milyon ton kapasite var. Tüketimin 3,5 katı bir kapasitemiz var” diyor. Bedük ile Selpak’ın kuruluşundan bu yana kat ettiği yolu, son reklam filmini, temizlik ürünleri tüketim alışkanlığının ülkelere göre nasıl değişiklik gösterdiğini, Selpak’ın sektöre kazandırdığı ilkleri konuştuk.
Selpak yaklaşık yarım asırdır sektörde oyuncu. Selpak’ın kuruluşundan bu yana kat ettiği yoldan bahsedebilir misiniz?
Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri markası olan Selpak, Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Temizlik Kağıtları fabrika çalışanlarının önerileri doğrultusunda, kağıdın temel hammaddesi olan selülozun “Sel”i ile temizliği çağrıştıran “Pak” kelimelerinin birleşimi ile oluşturuldu. Sektörünün ilk markalarından biri olan Selpak, 1970 yılında ilk tesisini Yalova’da kurarak temizlik ürünleri üretimine başlıyor. Kurulduğu günden beri Selpak’a sürekli olarak bir marka yatırımı var. Bu hiç durmadı. Türkiye,
markanın kuruluşun bu yana geçen yaklaşık yarım asırlık zamanda birçok farklı ekonomik dönemden geçti. Ama bu destek ve yatırım hiç durmadığı için Selpak hepsinden belli bir ölçüde başarıyla çıktı. Amacımız bundan sonrası içinde aynı başarılı performansı göstermek. Türkiye’de iki tane üretim tesisimiz bulunuyor.
Tesislerden ilki 1970 yılında kurulan 110 bin ton kapasiteli Yalova tesisi, ikincisi ise Manisa’da kurulan 70 bin ton kapasiteli üretim tesisi. Yurt dışında ise 2006 yılından beri faaliyet gösterdiğimiz Kazakistan’da 14 bin tonluk kapasiteli bir üretim tesisimiz var.
Selpak’ın “Önyargıları Silelim” temalı reklam filminin ortaya çıkışı nasıl oldu? Reklam filmlerinin devamı da olacak mı?
Hedef kitlemiz ile bağ kurmamız gerekiyor. Tuvalet kağıdının yüzde 60’ını kadınlar satın alıyor. Erkekler alırken de belli bir tavsiye ile alıyor. Kadınlarla bir bağ kurmamız lazım. Ülkemizde kadına yönelik bir takım önyargılar var. Kağıdı kullanırken
de var bu önyargılar. Daha sonra biz bunu ürün filmleriyle destekleyeceğiz. Onda da önyargının üzerine gideceğiz. Dört tane gerçek hikaye bulduk. Hikayelerin kurgulanmış olması yerine gerçek olması çok daha önemliydi. Önümüzdeki günlerde önyargı konusunda dışarıda bir takım sosyal deneyler yapacağız. Bunları dijital kanalda yayınlayacağız. Bu konuyu hep gündemde tutacağız.
Selpak’ın ihracatıyla ilgili bilgi verir misiniz?
Sadece Selpak markasında yurt içi ve yurt dışı olarak toplamda 125 adet ürünümüz bulunuyor. Satışta en yüksek payı olan kategoriler yüzde 50 pay ile tuvalet kağıdı ve yüzde 31 pay ile kağıt havlu oluyor. Bizim ürünlerimiz yaklaşık 80 ülkede satılıyor. Üretim tesisimizin bulunduğu Kazakistan aynı zamanda en büyük pazarımız durumunda yer alıyor. Bunu uzun yıllardır iletişim yatırımı yaptığımız Gürcistan, Azerbaycan, Irak gibi ülkeler takip ediyor. Afrika pazarı da ilgilendiğimiz bir alan. Fas’ta da önemli ölçüde reklam yaparak, marka tanıtımı ile ürün satıyoruz.
Temizlik ürünlerinin tüketimi ülkelere göre nasıl bir farklılık gösteriyor?
Temizlik kağıtları için Türkiye pazarının yaklaşık yüzde 50’si tuvalet kağıdı, yüzde 30’u havlu, yüzde 15’i peçete ve yüzde 5’i ise geri kalan ürünleri oluşturuyor. Ortadoğu ülkelerine gittiğinizde en büyük grup evlerin her köşesinde de görebileceğiniz kutu mendil oluyor. Orta Doğu pazarında tüketimin yarısını çift katlı, kutulu ya da poşetli mendiller oluşturuyor. Evin salonundan mutfağına, yatak odasından banyosuna kadar her yerde yer alan bu mendiller aynı zamanda tuvalet kağıdı, kağıt havlu, peçete gibi diğer temizlik kağıdı kategorilerinin yerine geçiyor. Kullanım o kadar fazla ki, tek seferde 5-10 kutu arası alım yapıyorlar. Biz de Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri olarak bu pazarların kullanım alışkanlıklarını çok yakından takip ediyoruz ve gerekli durumlarda özel ürünler sunuyoruz. Türkiye’de satılmayan bu ürünlere örnek olarak, Orta Doğu pazarına sunduğumuz çift katlı, kutulu ve poşetli Selpak Comfort serisi mendillerimizi, yoğun kullanım için geliştirilen bir rulosu bin 650 yaprak içeren Selpak Comfort kağıt havluyu ve Selpak Elegance parfümlü tuvalet kağıtlarımızı verebiliriz.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde tuvalet kağıdının ıslaklığa dayanıklılığı önem kazanıyor. CIS ülkelerinde (Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Ermenistan) ise tuvalet kağıdının tokluğu ve dayanıklılığı yumuşaklığa göre daha çok dikkat edilen noktalar arasında yer alıyor. Kazakistan, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Makedonya ve Sırbistan gibi ülkelerde parfümlü tuvalet kağıdı daha çok tercih ediliyor.
Selpak’la birlikte sektörde gerçekleştirdiğiniz ilkler neler?
Bambu katkılı havlu ve pamuk katkılı tuvalet kağıdı. Bambu havlumuzu daha dayanıklı hale getiriyor. Pamuk lifleri ise Selpak’ın zaten yumuşak olan tuvalet kağıdını çok daha yumuşak bir hale getiriyor. Türkiye’nin en yumuşak tuvalet kağıdı iddiamız var. Parfümlü ürünlerimizin piyasadaki diğer ürünlere göre bir farkı var. Fresh Center parfümleme teknolojisi ile parfüm ürünün içerisindeki ruloya uygulanıyor, böylece parfüm cildinize temas etmiyor.