Bir bebek; dunyaya geldiginde, hazir ve isleyen bir duzen ve sistemin icine; tabulu rasa olarak dogar.
Dogumuyla birlikte; tabularin verisiyle karsilasir. Bunlar once kimligini olusturan verilerdir. Ad, soyad, aile. Daha sonra; kisiligini olusturan veriler le tanisir. Milliyet, din, ahlak, kultur, davranis, yap-yapma ve soyle-soyleme v.s. karsitligi.
Zamanla kendi kisisel kisiligini olustururken, yani toplumsal kisilik kazanirken; bilhassa bu karsitliklardan; ya verilene gore, ya da kendi secimine gore; yapar/yapmaz, soyler/soylemez.
Butun bu toplumal kisilik tabularinin ve derecesinin olusmasi; ailesine, cevresine ve aldigi egitime, kendini ortaya koyma mucadelesine v.s. gore degisken ve gorecelidir.
Belirli bir bilince ve kisilik olusmasina eristiginde; bazi konular kendi acisindan one cikar ve bu konulara daha cok agirlik verir.
Bu bazan oyle bir hal alirki; bu one cikan konulardan birinin, kendisi; kendi oz iradesiyle, nedenlenmesine, sorgulanmasina ve irdelenmesine yonelir. Bu buyuk bir ozveri ve korkularin yenilebilecegi cesaret gerektiren bir durumdur.
Cunku bu konuda derinlestikce; konudaki toplumsal kisiligi gitgide yalnizlasmaya ve komsenin bu toplumsal konuda; onun yapip soylediklerini; yapmamaya ve soylememeye kadar gider. Bu o kisinin, yalnizlasma donemidir.
Bu donem, ilk baslarda; korku, endise, telas, v.s. temelli yuklu bir psikolojik/duygusal donemdir. Kisi bu donemde sarsinti gecirebilir, bu donem; kisi acisindan olum (olmek) ile yasam arasindaki bir donemdir.
Kisi; o konudaki, bu donemi yasam adina gecerse; "olum temelli dusuncelerini yenmis",demektir.
Ondan sonra bu konuda, artik; kisinin toplumsal kisiligi soz konusu degil; bireysel kisiligi soz konusudur. Bunu her yerde savunmaya, herkesi bu kendi dogrusu konusunda, bilgilendirmeye, "uyandirmaya" uyarmaya baslar. Yani; bireysel kisiliginin dusunce ve davranisini topluma yerlestirmeye calisir.
Bu donem en tehlikeli ve cetin donemdir. Cunku, bu donem, "dusman kazanma" donemidir. Bir cesit kisinin toplum ile o konudaki "hesaplasma" donemidir. O konudaki yikilmis tabunun, verinin, degerin;toplumsal olarak ta yikimini saglamaya yonelme donemidir.
Bu donem, kisinin yasaminin; toplum acisindan en tehlikeli donemidir. Kisi her turlu fiziksel ve dusunsel zarara kendini acmistir. Gelismemis toplumlarda; genellikle kisinin bu donemi; faili mechul bir cinayete kurban gitme donemidir.
Kisi eger bu donemi atlatir ve bireysel bilincini; toplumdan koparabilir, yani toplumsal kisiligin verdigi misyonu kendinde gormezse, yani toplumu bilinclendirme, caba ve gayretini kendinde gormezse; o konuda, birey bilinci almis kiside; serbest dusunurluk donemi baslar.
Bu donem ise; kisinin artik o konuyu tamamen yasam ve iliskilerinden cikardigi; o tabunun kendi icin hicbir anlam ifade etmedigi ve artik o konu uzerinde yikilacak bir tabu kapisinin algilandigi ve o tabu konusunda kisice bireysel rahata erildigi donemdir.
Bir kisinin; herhangibir konuda; serbestlige erip; tabuyu tamamen yikmasi; onun yasam ve iliskilerinde; en onemli donum noktasidir. Cunku bu tabu yikisinin, icerigi, duzeyi, derinligi, algisi, bilinci v.s. kisiyi; birey bilinci konusunda percinlestirmesine ve de; yikilacak baska tabulara yonelmesine, tabu yikilimina yaklasimdaki tecrube gelistirmesine, yiktigi tabunun koken ve temelini algilayacak bilince erismesine ve onunla ayni koken ve temelde olan diger tabularinda kendi adina yikimini kolaylastirmasina v.s. yarar.
Buradan da iki farkli sonuc cikar. Ya kisi bu konuda bananecilesir ya da bu konuda aktif olarak yer alir.
Iste, kisinin; bir birey olarak koken ve temeli olusturan ve ana olarak; yaratilissal/tanrisal/inancsal/dogrusal/ideolojik/toplumsal/insandisi/insanlikdisi/
tum ayrimci, cikarci, bencil, iktidar-guc-otorite gerektiren, kisilik/kimlik soyut/somut degerlerden olusan tabulari yikma, bilinci; sonucta onun; en genis anlamiyla, evrensel ve kendi turu anlamiyla ve de ortaya atan rakipsiz parca olma vasfiyla insansal bilince ulasmasini ve kendisini bu bilince ulastirmayan; bu tabularin koken ve temeline yonelisini saglar.
Serbestlik, beyinde ve bilinc altinda yer etmis dogumdan itibaren verilen degerler, veriler ve tabularin kisi tarafindan sorgulanabilmesi ve sorun olarak algilanip, o verileri degerleri ve tabulari tartismak yerine onlardan arinmaktir.
Tabiki ilk serbestlik kisinin kendi toplum ve cografyasindan aldigi verilerden, degerlerden ve tabulardan serbestliktir.
Eger bu bilincli ve farkinda olarak yapilirsa; dunyanin tum cografya ve toplumlarindaki beyni sinirlayan bu degerlerin, verilerin ve tabularin da farkina ve bilincine varmasi; serbestligi bolgesellikten evrensellige cikartir.
Nelerden neden ve nasil serbest kalinacagi, basta serbest dusunurluk ile ilgilidir. Bu konuda sitede baslik var. Cunku serbest dusunce bilime, bilimsellige, mantiga dayanir. Dogma, otorite ve inancsal, ideolojik ve etik veriler icermez.
Ayrica bir deger ve tabudaki serbestlik ancak qua felsefesi ile ortaya konabilir. Cunku degerin bu felsefe de tarafi yoktur. Bu konu ile ilgili de sitede baslik var.
Iste bir tabuyu yikanin, kendi degerleri kendisinin tabusu olmamasi icin; kendini caga ve degisime bilimselllige uyarlamasi gerekir.
Bu da "Evrimci ve devrimci sorgulama" basliginda islenmistir.