F.Bahçe'de olmak zor. Strese kapılmamak mümkün değil. Ersun Yanal da stres yüklü. Takımda fiziki düşüş var. Ersun hoca pas oyununa dönmeli
Nereden başlasam bilmiyorum...
15 dakika, en iyi deplasman performansı... Taraftarlar da eminim "Fenerbahçe bu kez şeytanın bacağını kıracak" diye düşündü.
Sonra oyun dengelendi. Hatta Volkan inanılmaz bir top çıkardı. Yılın kurtarışlarından birini yaptı. Elazığ yoklamaya başlamıştı, hızlı oyuncuları da vardı. Mehmet Topal'ın tartışmaya açık pozisyonundan sonra Elazığsporlu Onur şahane bir gol attı...
Elazığ evinde maç kazanan bir takım. Kadroyu yenilemişler, bir toparlanma var. Fenerbahçe'nin son haftalarda düşüşü var. Sivas'ta da iyi başlamıştı 15 dakika iyi oynamıştı sonra teslim etti.
Formsuz bir teknik direktör...
İki oyuncu dışında (Volkan ve Gökhan) futbolcuların form durumu düşük. Alper dağınık, Bekir yorgun, Mehmet Topal vasat. Meireles oynayamadığı için üzgün. F.Bahçe ikinciyi yese iyice çözülürdü.
Kırmızı karttan sonra Fenerbahçe'nin gardı düştü. Üst üste pozisyonlar yedi. İki tanesini Volkan çıkarırken birkaç tanesini de son paslarda kaybettiler.
Daha sonra Kadlec'in omuzundan seken topla Mehmet Topal skoru 1-1'e getirdi.
Fenerbahçe 1 puan mı aldı, 2 puan mı bıraktı tartışılır.
Fenerbahçe belki 1 puan farkla şampiyon olacak.
Tırnakları ile gelmiş her teknik adam büyük camialarda çalışmak ister. Fenerbahçe'de olmak zor tabi. Strese kapılmamak mümkün değil. Haliyle Ersun Yanal da stres yüklü.
Hep bir laf var ya "Yanal'ın takımları ilk yarılarda iyi ikinci yarılarda düşer" diye. Yanal'ın Fenerbahçesi de düştü.
Takımda bir fiziki düşüş var.
Fenerbahçe, Parreira'dan sonra en iyi pas yapan takım oldu. Oyun sistemi pas üzerine kuruluydu. Ve böyle başarılı oluyordu. "Sistemle oynamayıp biraz daha pasör oyuncularla o temel özelliğime mi dönmeliyim?" diye düşünmeli Ersun Yanal.
Çünkü dağınık oyuncuları var Fenerbahçe'nin. Ersun Yanal bir an önce bu sıkıntıya bir çözüm bulmalı.
BARONi 'CANIM ŞU AYAĞINI ÇEK' DiYECEK DEĞiL YA!
Bu senenin bir modası var. Bursa-Beşiktaş maçında kale arkası hakemi oyuncu attırıyor. Dün de bir hakem Cristian'ı oyundan attırdı. Böyle oyuncu atılmaz.
Cristian, ayağına sarılan rakibinden kendini kurtarmak istedi. Yardımcı hakemin işgüzarlığından kırmızı kart gördü. Cristian'ın "Canım şu ayağını çek" diyecek hali yok ya...
Yardımcı hakem oradan katılıyor, kale arkası karışıyor.
Orta hakem ne iş yapar?
Hakem maçı alıyor, rakibi güçlendiriyor, demoralize ediyor Fenerbahçe'yi.
Orta hakem Hüseyin Göçek de şimdi raporunda topu yardımcıya atacak.
OKAN HOCAYA TEBRiKLER
Maçı alabilmek için risk alırsınız. Önde basarsınız.
Fenerbahçe bunu yapmıyor. Fenerbahçe ikinci golü yese çökerdi. Elazığspor daha iyi oynayabilirdi.
Sanırım formadan korktu, oynayamadı. Elazığspor herkes "düşer" derken bakın nasıl bir performansa geldi. Geçen seneki tabloya yakın bir tablodalar: Geçen sene de kötüydüler, o zaman Yılmaz hoca ile yükselişe geçmişlerdi. Çaykur Rize ile Kayseri'yi yenip "Biz de varız" dediler. Sonra Konyaspor'u Konya'da yenip çıktılar. Okan Buruk hocayı tebrik ediyorum.
LİG KIRICI GEÇECEK
Bu hafta Galatasaray can derdindeki Rize'ye gidecek. Fenerbahçe ise Gençlerbirliği ile oynayacak. Kolay maç yok artık. Herkes için zor maçlar olacak.
Lig daha da kırıcı geçecek. Bu baskıyı kaldırabilmek de önemli. Beşiktaş ligin ilk 4 haftasındaki ve son haftalardaki performansını sürdürebilecek mi? Fenerbahçe sürdüremedi. Kötü. Şu bir gerçek ki ligi kötünün iyisi götürecek.