Aristoteles ve Mantık, Aristoteles Mantığı
Aristoteles’ten önceki felsefede ilkin doğa, sonra insanla ilgili pratik sorunlar araştırılmış, Platon bunlara bir de diyalektik’i (idea öğretisi, metafizik) katmıştı.
Böylece beliren üç sorun alanının başına, Aristoteles şimdi yeni bir bilimi koyar: mantık (Logike). Ona göre, bu üç alanda incelemelere girişmeden önce, bilimin ne olduğu ve yapısı üzerinde bir araştırma, bilimsel düşüncenin formları ve kanunları üzerinde bir öğreti gerektir. Aristoteles bu başlangıç denemelerini mantığında bir sistem halinde işleyip geliştirmiştir. Bundan dolayı ona “mantığın kurucusu” denir.
Aristoteles’in mantığının göz önünde bulundurduğu ilk şey, yöntem sorunudur. Nasıl hitabet karşımızdakini ikna etmek sanatını öğretiyorsa, mantık da bilimsel araştırmanın ve tanıtlamanın tekniğini öğretecektir.
Aristoteles’e göre, ancak bir önerme (protasis, propositio) doğru ya da yanlıştır, dolayısıyla bilgi ancak önermelerle kurulur. Bir önermede de hep iki şey vardır: Önerme ya iki kavramın birleştirilmesi ve ayırt edilmesidir, ya da bir deyidir. Buradan Aristoteles kategoriler öğretisine varmıştır. Aristoteles için söz, düşünülenin bir simgesi, bir işaretidir.
Ama kategoriler, düşüncenin formları olarak, aynı zamanda varlığın da formlarıdır: çünkü nasıl sözler düşüncenin işaretleri ise, düşünceler de var olanın yansılarıdır, benzerleridir: çünkü düşüncenin doğru olması demek, var olana uygun olması demektir.
Aristoteles’in mantığı kendi içinde kapalı bir sistemdir. Burada, soyut düşüncenin çok yüksek bir aşamasıyla karşı karşıyayız. Bu soyut kavramlar kurma yeteneğini, Aristoteles bilginin her alanında göstermiştir. Kurduğu kavramların sağlam, açık ve tutarlı olmaları yüzünden Aristoteles, iki bin yıl boyunca felsefenin büyük ustası sayılmıştır.
Kendisi aynı zamanda bilim dilinin de yaratıcısıdır; bugünkü bilimsel kavramlarımızın, terimlerimizin birçoğu onun formüllerinden çıkmıştır.
Aristoteles daima mantığın kurucusu olarak anılmış, bilinmiştir. Gerçekten de onun kurduğu ve temel ilkelerini belirlediği mantık sistemi, on sekizinci yüzyıla kadar büyük bir değişime uğramaksızın kullanılmıştır (Arslan, 2007: 51). Aristoteles’in bu başarısı hiç kuşkusuz düşünce tarihinin en göz kamaştırıcı olgularından biridir. Çünkü Aristoteles o güne kadar ayrı bir disiplin olarak ele alınmamış olan bir bilgi alanını neredeyse tek başına kurmuş ve onu yine tek başına ilerletip tamamına erdirmiştir.
Mantık, en genel ifadesiyle akıl yürütmenin ilkelerini belirlemeye yönelik bir disiplindir ve insana farklı bilgi sahalarına uygulayabileceği bir doğru düşünme yöntemi sağlar. Bu özelliğiyle onu “doğru düşünme bilimi” olarak görmek de mümkündür. Mantık, felsefenin ya da bilimin bir parçası ya da alt dalı değil, felsefede ve diğer bilgi disiplinlerinde kullanılabilecek bir araç, bir yöntemdir.
Bu yüzden Aristoteles, mantık konularını ele aldığı eserine “alet”, “araç” anlamına gelen “Organon” adını vermiştir. Hiç kuşkusuz Aristoteles, doğru biçimde akıl yürüten ilk düşünür değildi. Ondan önceki düşünürler de elbette mantığı kullanmakta geçerli akıl yürütmelerde bulunmaktaydı. Ama bu düşünürlerin hiçbiri, akıl yürütmenin dayandığı temel ilkeleri ayrı bir araştırma alanı olarak görmemiş, bu ilke ya da kuralların doğrudan kendileriyle ilgilenmemişlerdi.
İlginçtir ki Aristoteles eserlerinde, dilimize “mantık” olarak çevrilen “logikhe” sözcüğünü hiç kullanmamıştır. Onun mantık anlamında kullandığı sözcük “analitik”tir. Bu sözcükle kast ettiği şeyse en genel ifadesiyle akıl yürütme biçimlerine ilişkin bir çözümlemedir. Öte yandan mantık, doğru çıkarımlar türetme yöntemidir ki bunun da iki biçimi vardır. İlk biçim olan “tasım”, tümelden yola çıkıp tikele varır ve bu nedenle ona “tümdengelim” de denir. Diğer biçim olan “tümevarım” ise tek tek tikellerden yola çıkarak tümele ulaşır (Sahakian, 1997: 66).
Aristoteles mantık kurallarını sistemleştiren ilk kişidir. O mantığı bir kanıtlama ilmi olarak görmüştür. Mantık konusundaki çalışmaları Organon'da yer almaktadır.Organon ismi Aristoteles'in mantık üzerine olan eserlerine verilen genel addır ve mantığın felsefi bilgi edinmek için kullanılan bir ogan ya da araç olduğunu ima etmektedir.
Bir başka deyişle, mantık felsefe icra etmek içindir ve felsefe öğrencileri açısından bir tür hazırlık çalışmasıdır. Mantıksal çıkarım iki prensip biçimi vardır: kesin sonuçlar üreten tümdengelim ve muhtemel sonuçlar üreten tümevarım.