Evde beslediğimiz kedi, köpek gibi hayvanlar, çikolata ve şeker, kek, kurabiye, çikolata cipsi, kakao tozu, kakao çekirdeğinin kabuğu gibi kakaolu ürünlere çok sık maruz kalırlar. Ancak köpekler bu gibi kakaolu ürünlere oldukça duyarlı olduklarından sık sık zehirlenebilmekte, hatta bazen ölüme kadar varabilen vahim sonuçlarla karşılaşılabilmektedir.

Türkiye’de Ramazan ya da Kurban Bayramı gibi evde çikolata ve ürünlerinin en fazla bulunduğu zamanlarda bu tipten zehirlenme vakalarına daha fazla rastlanmaktadır. Birçok köpek için kakaolu ürünler çekici gelmekte ve onları yemekten zevk almaktadırlar. Köpekler doğaları gereği ayrım yapmadan bunları yediklerinden, kedilerden daha çok etkilenirler.

Neden Çikolata Köpekler İçin Zehirli?


Bilindiği gibi çikolata kakaodan yapılan tatlı bir yiyecek. Kakao ya da Hintbademi Ağacı 10-15 m. boyunda ve vatanı Amerika ve Batı Afrika olan kaviflor (çiçeklerin yaşlı dal ve gövdelerden çıkması olayı) bir bitki, meyveleri kavun şeklinde, küçük bir salatalık büyüklüğünde, ucu sivri, tazeyken limon sarısı-kırmızı renkte, kuruduktan sonra daha koyu olan ve açılmayan kapsüllerdir. Meyveleri çok tohumludur. Beyaz ya da açık mor renkteki ve badem şeklindeki tohumları kakao tanelerini teşkil eder. Meyveler içerisinden çıkarılan kakao tohumları ya hemen ya da bir süre fermentasyona bırakıldıktan sonra kurutulur. Fermentasyon sonucu acı lezzet kaybolur ve aromatik bir koku meydana gelir.50 meyveden yaklaşık 1 kg tohum elde edilir. Taneler kavrulur, kızılımsı kahverengi un haline getirilir ve yağı çıkarılır. Yağ çıktıktan sonra katılaşan kakao, yeniden öğütülerek çok ince toz haline getirilir ki bu toz, kakao tozunu teşkil eder. Bunun bileşiminde kafein ve teobromin gibi metil ksantinler bulunur. Ancak çikolata yapımında kullanılırken kakao yağı çıkarılmaz. Bu şekliyle yaklaşık yüzde 40 karbonhidrat ve yüzde 18 protein içeren bol kalorili bir besindir. Asıl zehirli kısmı ise içerdiği teobromin’den ileri gelir.

Etkisini Nasıl Gösteriyor?

Bu tipten zehirlenmelerde merkezi sinir sistemi uyarısı, işeme ve kalp atımının hızlanması (taşikardi) metil ksantinlerin hücre içi adenozin reseptörlerini engellemesiyle ortaya çıkar. Bunlar ayrıca hücre içindeki kalsiyum yoğunluğunu da yükselterek kalp ve iskelet kasının kasılabilirliğini artırırlar. Bunun yanı sıra hücre içindeki siklik adenozin monofosfat (cAMP) yoğunluğunu da artırdığından adrenalin ve noradrenalinin salıverilmesi de dolaylı olarak hızlanır.

Duyarlılık ve Klinik Belirtiler Nelerdir?

Teobromin ve kafeinin her birinin öldürücü dozu 100-200 mg/kg’dır. Ama ağır zehirlenmeler ve yaşamı tehdit eden klinik belirtiler bu dozların altında da görülebilir. Amerika Birleşik Devletleri Hayvan Zehir Kontrol Merkezinin (APCC) verilerine göre, 20 mg/kg teobromin alanlarda orta dereceli klinik belirtiler, 40-50 mg/kg teobromin alanlarda ağır belirtiler ve 60 mg/kg teobromin alan köpeklerde de felçler görülmektedir. Metilksantinler plasentayı geçerek anne karnındaki yavruyu da etkiler. Ayrıca süte de geçtiklerinden henüz süt emen yavrular da bundan etkilenirler.