Yaşam boyu gelişim anlayışı : doğumöncesi döllenme ile başlayan, yaşlılık ve ölüme yaklaşma ile ilgili süreçlerin yaşandığı dönemlerinde içinde yer aldığı anlyıştır.

Yaşamboyu gelişimin ana çalışma konusu : bireylerin doğum öncesi dönemden başlayarak geçirdiği değişimleri betimlemek ve açıklamak, yine bu değişime yönelik benzerlik ve farklılıkları ortaya koymaktır.

Yaşamboyu gelişimi : gelişim psikolojisi inceler

Yaşam boyu gelişimle ilgili en önemli tartışma konusu bireyin gelişiminde kalıtımla gelen özelliklerinmi yoksa çevresel faktörlerinmi etkin olduğudur.

Çevre faktörleri : 1- fiziksel çevre 2 – toplumsal çevre olarak sınıflandırılır.

GELİŞİMDE KRİTİK DÖNEMLER

Gelişim sürecinde kriz dönemleri ve kritik anlar gelişimin seyri açısından etkilidir.

Kriz dönemleri : Ülkemizi sarsan marmara depreminin, bu olayı yaşayan bireylerin gelişim sürecinde izler bıraktığını söylemek mümkündür.

Kritik anlar : hamilelik döneminde alkol tüketimi bebeğin anne karnındaki gelişim sürecini etkileyebileceğinden ileriye dönük olarak bebekte fiziksel ve bilişsel değişimlere yol açmaktadır.

YAŞAM BOYU GELİŞİMDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ

Gelişim psikolojisinde : doğal gözlem, örnek olay yöntemi, deneysel gözlem ve ilişkisel gözlem olmak üzere 4 farklı araştırma yöntemi kullanılmaktadır.

Doğal gözlem : gelişim sürecini kendi ortamında izlemeye dayalıdır.
Örnek olay yöntemi : tek bir deneğin ayrıntılı olarak incelenmesi.
Deneysel yöntem : gelişim sürecindeki değişim ve süreçleri neden-sonuç ilişkisi içerisinde açıklamaya çalışan yöntem
İlişkisel yöntem : iki farklı değişkenin arasındaki ilişkiyi gösteren yöntem

Bunun yanında yaşam boyu gelişimde gelişim sürecine ilişkin bilgileri elde etmede 3 farklı araştırma deseni kullanılmaktadır :

-Enlemsel(kesitsel) desen
-Boylamsal desen
-Sırasal desen

-Enlemsel desende : aynı anda farklı yaşlardaki bireylerden veriler toplanır ve toplanan veriler kıyaslanarak gelişim süreci hakkında bilgi edinilmeye çalışılır. (2-4-9.. belli yaş gruplarına uygulanır)

-Boylamsal desende : aynı bireyden farklı zamanlarda veriler toplanır ve bu verilere bakılarak gelişim takip edilir( 2 yaşında bir bakılır 4 yaşında sonra 6 yaşında tekrar aynı kişiye bakılır)

-Sırasal desende : enlemsel ve boylamsal desenin birlikte kullanıldığı desendir.

Enlemsel ve boylamsal desenin kendilerine göre olumlu ve olumsuz yönleri mevcuttur. Enlemsel desen aynı zaman dilimi içinde gerçekleştirildiğinden dolayı para ve zaman açısından daha ekonomiktir.

Boylamsal desende zamanla deneklerin araştırmadan ayrılmaları, başka yerlere taşınmaları gibi sebeplerle deney kaybı fazladır. Zamanla birlikte yeni teknolojik gelişmeler boylamsal desende önce kullanılan yöntemleri geçersiz kılar.

Bireysel olarak yaşa göre farklılıkları ortaya koyması açısından boylamsal desen avantajlıdır.

Enlemsel desende yaş ve doğum yılı farklılıkları birbirine karışmaktadır.

Bu araştırma desenlerinin yanı sıra biyografik ve geriye dönük çalışma larda mevcuttur. : bu tarz çalışmalarda kişilerin kendi bilgilerine dayalı olarak geçmiş yaşamları hakkında bilgi sahibi olup, belli dönemler hakkında o kişilerin kendi ağızlarından bilgi toplamak esastır.

Örneğin : 60 yaşındaki bir yazarın geçmiş yaşantısı, hayatındaki belli dönüm noktaları gelişim esasına dayalı olarak incelenebilir.

Yaşamboyu gelişimde önemli aşamalar : evre dir.

Birbirini takip eden bir aşamada gerekli yeterlilikleri kazanmadan bir diğerinin başlamadığı durumlar evre kavramını açıklamaktadır. : çocukta dil gelişimine bakıldığında önce basit sözcüklerden başlar, sonra kısa cümlecikler sonrada uzun cümlelere ulaşan bir yapıdadır.

Evre kuramlarına göre her bir evrede olması gerekenler :

*Yetenek,beceri yada güdülerin biraraya gelerek oluşturduğu tutarlı bir örüntüyü oluşturan yapılar olmaları
*Bir önceki evreye göre kazanılan nitelikler arasındaki farkı ortaya koyan niteliksel değişimler
*Evredeki belli başlı değişikliklerde ortaya çıkan eşzamanlı değişimi işaret eden ani oluş
*Bütün değişimlerde aynı hızda gelişmeyi sağlayan birliktelik kavramı

Gelişim dönemleri oluşturulup,gelişim dönemlerine ilişkin saptamalar ortaya konulurken en önemli ölçütler:

*Yaş kavramı : özellikle evrelerin oluşturulmasında yaş kavramı önemli bir unsurdur. Dikkat edilmesi gereken nokta, yaşın sadece biyolojik yada kronolojik bir olgu olmadığı aynı zamanda psikolojik ve toplumsal bir gerçeklik olduğudur. 70 yaşında biri kendini çocuk gibi hissederken bir başka 70 yaşındaki kişi kendini çok yorgun hissedebilir. Yaş ve yaşa ilişkin hissedilenler kişiye göre değişir.

*Doğum Yılı: doğum yılı aynı olan ve aynı yıllarda benzer gelişim sürecini yaşayan bireyleri kuşak kavramı altında açıklayabiliriz. Aynı yaşta dahi olsalar farklı kuşaklara ait bireylerin gelişimleride farklı olabilmektedir.

Doğum yılı 1990 olan 20 yaşında bir bireyle doğum yılı 1950 olan 20 yaşındaki bir bireyin 20 yaşa ait gelişim özellikleri farklı olabilmektedir.

KUŞAK : tarihsel açıdan doğum yılları aynı döneme denk gelen insanlar gurubuna denir.

Yaşam boyu gelişimi incelerken en çok karıştırılan konular : büyüme,gelişim ve olgunlaşma kavramlarıdır.

Büyüme : herhangi bir özellikteki kadameli artış. Daha çok fiziksel artıştır bu. Boy uzaması gibi…
Gelişim: olgunlaşma ve büyüme kavramlarını kapsayacak şekilde açıklamak mümkündür. Gözle görülen fiziksel bir artışın yanında bir şekilde yaş,deneyim ve çevresel etkilerin sistemli etkişelimi sonucu oluşan değişimlerdir.

Gelişimde her bir aşama bir öncekinin üzerine yenilerini ekleyerek organizmayı sistemli bir değişime götürür.

Örneğin : çocuk yürümeden önce emekler,ilk adımını atar,yavaş yavaş tutunarak yürümeye çalışır ve en sonunda destek almadan yürür. Tüm aşamalar aynı sıra şeklinde bir sonraki aşamanın hazırlayıcısıdır.

Olgunlaşma : daha çok doğuştan gelen ve genetik etkilere bağlı olarak ortaya çıkan unsurları ele alır. Doğuştan gelen unsurlar bireyde belli evrelerde belli değişimleri meydana getirmektedir.

DOĞUMÖNCESİ GELİŞİM

Döllenmeyi takip eden 2 haftalık süreçte döllenmeden itibaren bölünerek çoğalan hücreler çeşitli doku ve organları oluşturacak şekilde farklılaşırlar.

İnce uzun yapıdaki bu farklılşamış hücre yapısına EMBRİYO adı verilir.

Embriyo dahada gelişerek 3.ay itibarıyla FETÜS halini alır. İnsan şeklini almaya başlayan bu yapının kolları ve ayakları seçilebilir. Yaklaşık boyu 2,5 cm kadardır. Kalbi atmakta ve hareket etmektedir.

Fetüs anne karnında PLASENTA adı verilen bir organ tarafından beslenir.

Annenin yedikleri içtikleri soludukları hava plasenta dan bebeğe aktarılmaktadır. Bebek için faydalı besinlerin yanında alkol ve kafeinde bu duvarı rahatlıkla geçer bu yüzden erken doğum yada doğum sonrası çocukta gelişebilecek birçok soruna neden olabilmektedir.

YENİ DOĞAN BEBEK

Tüm bebekler arama refleksi, meme refleksi, yutma refleksi, yakalama refleksi,adım atma refleksi gibi doğuştan gelen reflekslere sahiptir.

-Arama refleksi : bebeğin yanağına dokunulduğunda o tarafa çevirmesi memeyi bulmak için önemli bir reflesktir.Bu arama refleksidir.
-Emme refleksi : ağzına aldığı herşeyi emmesidir
-Yutma refleksi : ağzındakileri boğulmadan yutması
-Yakalama refleksi: avucunun içine yerleştirilen bir nesneye yada parmağa sıkıca sarılması
-Adım atma refleksi : bebek koltuk altlarından tutulup ayakları yere konulduğunda yürüyecek şekilde adımlar sıralar. Bu adım atma refleksidir. Fakat 3.aya kadar yok olur.

BEDEN VE HAREKET GELİŞİMİ :

Bebeğin fiziksel gelişimle birlikte hareket gelişimi artar.

Yeni doğan bebekler ilk 4 ayda büyük gelişme gösterirler.bu süre içinde ağırlıkları 2 katına çıkar. Vücutta en önemli değişme beynin hızla gelişmesiyle birlikte başta görülür. 4 aylık bebekler elleri ve parmakları ile çevreyi keşfederken, reflekslerin yerini istemli hareketler almaya başlar. 2 aylık süreçte yavaş yavaş yüzüstü yattığı yerden başını kaldırabilen bebek, 4 aylıkken küçük bir küpü yada oyuncağı kavrayabilir. 5 ay sonunda destek olmadan oturabilen bebek 6 aylıkken artık tutanarak ayağa kalkabilir. 9 aylık dönemde mobilya kenarlarına tutunarak yürümeye başlayabilir. Bazı bebekler bu süreçte emeklerken bazıları ise emeklemeden yaklaşık 12 aylık dönemden sonra yürümeye başlamaktadır.

2 yaşından itibaren çocuğun beyni ağırlık olarak yetişkin bir insan beyninin %75i kadardır.
Çocuğun ilk 2 yıldaki büyümeye oranla fiziksel gelişimi yavaşlar. Çocuk 5 yaşından sonra daha karmaşık hareketleri yapabilecek düzeylere ulaşır. Örneğin bu dönemde çocuk 2 tekerlekli bisiklete binmeyi öğrenir.

BİLİŞSEL GELİŞİM

Bilişsel gelişim aşamasında tüm çocukların ortaya koyduğu belli yaş davranışları bulunmaktadır. Piaget, yaptığı gözlemler sonucu aynı yaş grubunda yer alan çocukların kendilerinden daha büyük yada küçük çocuklara göre farklılaşan zihinsel hatalar yaptığını belirlemiştir. Buradan yola çıkarak çocukların belirli yaş dönemlerinde belirli yapıları kazanmadan belirli sorunları çözmekte başarılı olamayacaklarının altını çizmektedir. Bu alandaki çalışmalarını kendi çocuklarının yeni oyuncakları keşfetmeleri, dünyaya bakış açıları ve basit problemlere yaklaşımlarından yola çıkarak bilişsel geliş kuramını 1-duyusal motor dönem, 2-işlem öncesi dönem, 3-somut işlemler dönemi ve 4-formel işlemler dönemi adını verdiği 4 evre şeklinde oluşturmuştur.