Başlangıçta hiçbir şey yokken ve bu sonsuz boşlukta kaos hüküm sürerken, bir ışık hüzmesi ortaya çıkarak bulutları ve tanrıların ülkesi olarak bilinen Takamagahara’yı yarattı. Takamagahara’dan aşağı düşen parçalar da dünyayı meydana getirdi. Takamagahara ile birlikte, ortaya üç tanrı çıktı; Amenominakanushi, Takamimusuhinokami ve Kamimusuhinokami. Üçünün hemen ardından da, bir şeker kamışı tohumundan iki tane daha tanrı doğdu; Umashiashikabihikojinokami ve Amenotokotachinokami. Bu cinsiyeti ve eşleri bulunmayan beş tanrı, Kotoamatsukami ismini aldılar ve bir daha onlardan hiç bahsedilmeyecek üzere sırra kadem bastılar. Daha sonra iki yeni tanrı yükseldi; Kuninotokotachinokami ve Toyokumononokami. Bu ikisinin de bir eşi ve cinsiyeti yoktu, bu yüzden bunlar da inzivaya çekilerek gözlerden ırak olmayı seçtiler. Son olarak, eşi ve cinsiyeti belli olan beş çift tanrı doğdu; Uhijini ve kızkardeşi/karısı Suhijini. Tsunuguhi ve kızkardeşi/karısı Ikuguhi. Ootonoji ve kızkardeşi/karısı Ootonobe. Omodaru ve kızkardeşi/karısı Ayakashikone. Izanagi ve kızkardeşi/karısı Izanami. Bu on tanrı ve gizlenmeyi seçen Kuninotokotachinokami ile Toyokumononokami, kendilerine Kamiyonanayo ismini verdiler.
Cennetin ve denizlerle çevrili dünyanın yaratılışı hemen hemen tamamlandıktan sonra, kadim tanrılar tarafından, en genç çift olan Izanagi ve Izanami kardeşlere yüzen bir ülke yaratma görevi verildi. Izanagi’nin cennet köprüsü olan Amenoukihashi üzerinde durarak okyanusa daldırdığı Amenonuboko isimli mızrağının ucundan damlayan tuzlu su, ilk ada Onogoroshima’yı oluşturdu. Ardından adaya inen Izanagi-Izanami kardeşler, oraya Amenomihashira isimli kutsal sütunu diktiler. Bu sütun daha sonra tanrılar tarafından oluşturulacak olan “15 metrelik salon”u üzerinde taşıyacaktı. Bu sırada birbirlerinin vücut anatomilerini yakından inceleme fırsatı bulan Izanagi ve Izanami arasında şöyle bir diyalog geçti:
Izanagi: Senin vücudun ne şekilde yaratıldı?
Izanami: Benim vücudum olgunluğa kavuşmuş olmasına rağmen, olgunlaşmamış bir bölgem var.
Izanagi: Benim vücudum olgunluğa kavuşmuş olmasına rağmen, fazlasıyla olgunlaşmış bir bölgem var. Bu nedenle, benim fazlasıyla olgunlaşmış bölgem ile senin olgunlaşmamış bölgeni birleştirerek ülkeyi ve toprakları yaratmayı düşünüyorum. Buna ne dersin?
Izanami bu teklifi kabul etti. Bunun üzerine Izanagi, Amenomihashira’nın etrafında Izanagi sola Izanami sağa olmak üzere ters yönlere doğru ilerlemeyi, karşılaştıklarında da maguwai denen cinsel birleşmeyi yapmayı teklif etti. Halbuki sütunun diğer tarafında karşı karşıya geldikleri zaman Izanami “Ah, ne kadar güzel ve naziksin” dedi, Izanagi de buna karşılık olarak aynı şeyi söyledi ve “Kadının önce konuşması yanlıştır!” diye ekledi. Buna rağmen birlikte oldular ve Hiruko isimli ilk çocukları bir sülük olarak doğdu. Ne yazık ki şeker kamışından bir tekneye yerleştirilen Hiruko, akıntının etkisiyle sürüklenip gitti. Sonrasında Izanagi ve Izanami bir çocuk denemesinde daha bulundular ve köpükten bir ada doğan Awashima’yı dünyaya getirdiler. Fakat Hiruko da Awashima da, Izanagi ve Izanami’nin meşru çocukları olarak sayılmıyorlar.
Ne yapacaklarını bilemeyen Izanami ve Izanagi, Takamagahara’ya yükselerek, bu anormal doğan çocuklar hakkında ilk tanrılara danışmaya karar verdiler. Tanrılar düşünüp taşındıktan sonra, maguwai’den önce ilk konuşan Izanami olduğu için böyle bir olay olduğuna kanaat getirdiler. Bunun üzerine iki tanrı tekrar Onogoroshima’ya döndüler ve ilk konuşanın Izanagi olacağı ritüeli tekrar ettiler. İşleri başarıyla bittikten sonra, diğer adalar düzgün bir şekilde oluşmaya başladı.
Adaların oluşumu bittikten sonra, Izanagi ve Izanami, başka tanrılar doğurmaya karar verdiler, bunların isimleri doğma sıralarıyla birlikte şu şekildeydi:
Ookotooshio, Iwatsuchibiko, Iwasuhime, Ootohiwake, Amenofukio, Ooyabiko, Kazamotsuwakenooshio, Oowatatsumi, Hayaakitsuhiko, Hayaakitsuhime, Shinatsuhiko, Kukunochi, Ooyamatsumi, Kayanohime, Torinoiwakusufune, Oogetsuhime, Hinoyagihayao.
Ne var ki, Izanami ateş tanrısı Hinoyagihayao’yu doğururken üreme organları yandı ve ölümcül bir şekilde yaralandı. Acı içinde kıvranırken kusmuğundan, idrarından ve dışkısından yeni tanrılar doğdu. Bunlar:
Kanayamabiko ve Kanayamabike, Izanami’nin kusmuğundan.
Haniyasubiko ve Haniyasubime, Izanami’nin dışkısından.
Mitsuhanome ve Wakumusubi, Izanami’nin idrarından.
Izanami’nin bu dehşet verici ölümünden sonra, Izanagi cesedin başında sonsuz bir hüzüne kapıldı ve gözyaşlarından Nakisawame isimli pınar tanrıçası doğdu. Izanami’yi Hiba dağına gömen Izanagi’nin üzüntüsü, yerini öfkeye bıraktı ve Amenoohabari isimli kılıcıyla, biricik karısının ölümüne sebep olan oğlu Hinoyagihayao’nun kellesini uçurarak vücudunu sekiz parçaya böldü ve bu parçalar daha sonra yanardağ oldular. Hinoyagihayao’nun kılıçtan damlayan kanından bir çok tanrı daha doğdu:
Iwasaku, Nesaku, Iwatsutsunoo, Mikahayahi, Hihayahi, Takemikagutsuchinoo, Kuraokami, Kuramitsuha, Watatsumi.
Ayrıca cesedinden de yeni tanrılar dünyaya geldi:
Masakayamatsumi, Hinoyagihayao’nun kafasından.
Odoyamatsumi, göğsünden.
Okuyamatsumi, karnından.
Kurayamatsumi, üreme organlarından.
Shigiyamatsumi, sol kolundan.
Hayamatsumi, sağ kolundan.
Harayamatsumi, sol ayağından.
Toyamatsumi, sağ ayağından.
Izanagi, ölüler diyarı Yomi’ye göçmüş olan Izanami olmadan yaşayamayacağını anlayıp onu geri getirmeye gittiyse de, Yomi’nin kapısındayken Izanami’nin sesi ona Yomi’nin meyvesinden yediğini, bu yüzden kalıcı olarak oraya bağlandığını ve bir daha geri dönemeyeceğini söyledi. Bunu duyunca şok olan Izanagi, yine de vazgeçmeyerek şiddetle ısrar etti ve sonunda Izanami, Yomi’nin tanrılarına geri dönmek için yalvarmaya gideceğini söyleyerek Izanagi’ye orada beklemesini ve kesinlikle kendisine bakmaya gelmemesini söyleyip konuşmayı kesti. Ancak saatler geçmiş olmasına rağmen Izanami’den ses seda çıkmayınca merakına yenik düşen Izanagi, Yomi’ye girmeye karar verdi. Bu karanlık diyarda etrafını daha iyi görebilmek için saçındaki süslerden birini kırarak ateşe veren Izanagi, bir süre aradıktan sonra Izanami’yi bulmayı başardı fakat gördükleri karşısında şoke oldu; karşısında duran, bir zamanlar güzel ve zarif olan Izanami’nin çirkin ve iğrenç bedeniydi, vücudundan sekiz yıldırım tanrısı doğmuştu:
Ooikazuchi, Izanami’nin kafasından.
Honoikazuchi, göğsünden.
Kuroikazuchi, karnından.
Sakuikazuchi, üreme organlarından.
Wakaikazuchi, sol kolundan.
Tsuchiikazuchi, sağ kolundan.
Naruikazuchi, sol ayağından.
Fusuikazuchi, sağ ayağından.
Artık tahrip olmuş vücudunda kurtçuklar ve sülüklerin gezdiği çürümüş bir vücuttan başka bir şey olmayan Izanami’yi gören Izanagi geri dönmeye karar verdi. Görüntüsünden utanan ve sinirlenen Izanami de Izanagi’nin peşinden Yomotsushikome denen, karanlıklar dünyasının korkunç kadınlarını onu geri getirmesi için yolladı. Izanagi, kendisine yetişen Yomotsushikome’leri durdurmak için başındaki tacı yere fırlattı. Yere değdiği gibi birkaç salkım üzüme dönüşen taç, meyveleri yemek için kovalamayı kesen Yomotsushikome’leri bir süreliğine durdurmayı başarmış olsa da, kadınlar kaçan Izanagi’nin peşinden gitmeye devam ettiler. Hızlı düşünen Izanagi, saçındaki başka bir süsü bambu tohumuna dönüştürerek, yemeleri ve dolayısıyla kovalamayı kesmeleri için Yomotsushikome’lere fırlattı ve ellerinden kurtuldu.
Bunun üzerine Izanami, vücudundan doğan sekiz yıldırım tanrısını ve 1500 Yomi savaşçısını Izanagi’yi kovalamak üzere gönderdi. Bunlardan kaçamayacağını anlayan Izanagi, kılıcı Totsukonotsurugi’yi kuşandı ve canlılar dünyasından Yomi’ye inen yokuş Yomotsuhirasaka’ya ulaştığı gibi oradaki bir ağaçtan üç şeftali keserek kaçmaları için peşindekilere fırlattı.
Ohokamuzuminomikoto isimli şeftalilere “Zorluklarla karşılaşan bütün insanlara yardım edin.” dedi Izanagi.
Bu sayede onlardan kaçabilen Izanagi hızla Yomi’den çıkıp buranın girişini Chikaeshinoookami isimli büyük bir kayayla kapattı. İçeride kalan Izanami çığlık çığlığa Izanagi’ye onu burada bırakırsa her gün 1000 insan öldüreceğine yemin etti. Izanagi de öfkeyle, “Eğer sen 1000 tane öldürürsen ben de 1500 tane yaratırım.” diye karşılık verdi.
Olanların ardından Izanagi, Yomi’nin pisliğinden arınmak için Tsukushi’deki Ahakihara nehrine girmeye karar verdi. Yıkanmak üzere soyunmaya başladığında, çıkardığı her parça giysiden yeni tanrıların oluştuğunu gördü.
Tsukitatsufunato, asasından.
Michinonagachika, kemerinden.
Tokihakashi, çantasından.
Wazurainoushi, kıyafetlerinden.
Michimata, hakamasından.
Akigushinoushi, tacından.
Okizakaru, sol kolundaki bandajdan.
Okitsunagisabiko, sol kolundaki bandajdan.
Okitsukaibera, sol kolundaki bandajdan.
Hezakaru, sağ kolundaki bandajdan.
Hetsunagisabiko, sağ kolundaki bandajdan.
Hetsukaibera, sağ kolundaki bandajdan.
Izanagi, nehirde banyo yaptığı sürede kendini temizleyerek Yomi’nin pisliklerinden arındıkça, yeni yeni tanrılar birbiri ardına oluşmaya devam etti:
Suya girdiği zaman Yasomagatsuhi ve Oomagatsuhi;
Laneti üzerinden attığı zaman Kamunaobi, Oonaobi ve Izunome;
Vücudunun alt kısmını yıkarken Sokotsuwatatsumi ve Sokotsutsunoo;
Vücudunun orta kısmını yıkarken Nakatsuwatatsumi ve Nakatsutsunoo;
Vücudunun üst kısmını yıkarken Uwatsuwatatsumi ve Uwatsutsunoo.
Sokotsuwatatsumi, Nakatsuwatatsumi ve Uwatsuwatatsumi üçlüsü bir araya gelerek Sanjin Watatsumi adı verilen su tanrıları grubu oldular. Sokotsutsunoo, Nakatsutsunoo ve Uwatsutsunoo üçlüsü Sumiyoshi Sanjin isimli balıkçılık ve deniz tanrıları grubunu oluşturdular.
Arınma seremonisinin son bölümünde, Izanagi’nin sol gözünü yıkamasından Amaterasuoomikami, sağ gözünden Tsukuyominomikoto ve burnunu temizlemesinden Takehayasusanoonomikoto doğdu. Izanagi’nin en değerlileri olan ve Mihashiranouzunomiko ismi verilen bu üç tanrının Izanagi tarafından bizzat gerçekleştirilen görev paylaşımı şu şekilde oldu; Amaterasu, güneş ve evren tanrıçası yapılarak Takamagahara’yı yönetme görevine sahip oldu. Tsukuyomi, ay ve gecenin tanrısı yapıldı. Takehayasusanoo da okyanus ve fırtınalara hükmedecek tanrı oldu.