Çocuk gülüşlerinin ardında saklıdır düşler ülkesinin son hazineleri. “Açıl susam açıl!” diyen Ali Baba ve Kırk Haramiler’in sihrine kapıl da tüm ganimetleri al ve git artık!
Mavi yolculuğa çıkan “Umut Gemisi”nin Nuh tufanına yakalanmasını istemiyorsan rotanı Ümit Burnu’na çevir ve hayallerim hatırına git artık!
Elişi kâğıtlarından kedi merdiveni yapan anılarımın, devler ülkesinde mahsur kalmaması uğruna ardına bakmadan git artık!
En dipsiz mutsuzlukların karanlığından tan vaktinin neşesine hicret etmek üzere buruk hayal kırıklıklarını terk ederek git artık!
Uzak diyarların gizemine kapıl da farklı ufuklardaki güneşin doğumunu izlemek için karanlıklardan sıyrıl ve git artık!
Yakınların huzursuz saatlerinden uzakların huzurlu iklimine yolculuk yapmak isteyen düşlerinin esans arayışlarına kulak ver ve git artık!
Hani insan her şeyden bıkıp usanır ve uzaklaşmak ister ya dar zamanlardan, özgür anların albenisine kapılarak. İşte o an “gitme” zamanıdır, hüznünü sisler bulvarında bırak ve git artık!