“SEVMEMELİYDİM SENİ”Daha uzun sürmeliydi sana direncimAçmamalıydım kapılarımı hayatıma umarsızca savrulan varlığınaİçimdeki çelişkileri dinlemeliydimhayatımdaki boşlukları doldurmanakalbime yerleşmene izin vermemeliydim….Kurduğumuz pembe hayallerin sahteliğini görmeliydimve avuçlarında getirdiğin okyanusların yalancı maviliğiniGelmekteki aceleciliğinden çözmeliydim hayatımda kalıcı olmadığınıVe aramızda uzayan yollardan bilmeliydimSenin yollarının gelmekten çok gitmek için yapıldığını….Sevmemeliydim seni…….“Seni seviyorum” dediğinde….Sesinin sıcağına gizlenmiş ayrılığın soğuğu üşütmeliydi içimi…..Görmeliydim; ayrılığı bavulunda taşıyan bir yolcu gibi aşk’ın kıyısında durduğunuİlk durakta ineceğini….beni elinden alacaklarmış gibi alelacele sevişinden fark etmeliydim gideceğini…..meğer ne çok haykırmışsın bana gittiğini..!ne çok duymamışım sessizliğini..!Korkak gelişlerine aldanmamalıydım….Tökezlerken attığın bütün adımlarında….Dilinde yalpalayan vedalara sağır olmamalıydım bu denliDuymalıydım ne kadar sessiz de olsa gidişiniYaralarımda yaşatmamalıydım seniKanayan yerlerime sızılı varlığını iliştirmemeliydimAvuntusuzluğuma yapışan varlığınıSöküp atmalıydım ellerimle…Sevmemeliydim seni……Karanlıkları tutuklayıp içime,gittiğin yanılgısıyla küserken bütün aydınlıklaraIşıklarımı kendim kapatmışım meğerBilmeliydim….Oysa sen hiç yoktunOlmamıştınÇocukluk saatlerime denk gelmiş masalımdın sen..tutulmamalıydım sesindeki sıcaklığaDüş/tün, düşmemeliydim uçurumlarına….Çocuksu yüzünün ardındaki sahteliği görmeliydim..Yokluğuna bedellenmiş bu aşkın kalbime yerleşmesine izin vermemeliydimŞimdi sana değil kendimedir bu yakarışlar, bu isyanımKaybolan kendime…Bir gün belki bulurum diye kendimi, iç kırıklarımdanşiirler biriktiriyorum avuçlarımdaavuntusuz yüreğime kabuk olur diye yaralarıma saklıyorum….Yanlış anlamaKırgınlığım kendime….Kırgınlığım; avuçlarımda kanayan en keskin kelime hâlâ…Sevmemeliydim seni