İnsanı yoran, yıpratan hayat enerjisini söndüren bir şeydir; sürekli karamsarlık.
Yorgunluğu, hastalığı, kırgınlığı, acıyı sürekli vurgulamaktır kendi kendine;
ve güzellikleri böylece kaçırmaktır elinden. Yitirmektir güneşi. Gölgelere saklanmaktır.

Sürekli mide bulantısı ve baş dönmesidir. Sürekli uyuma isteği, sürekli uykusuzluk.
Ve karamsarlık hastalığı yediğiniz ekmeği samana dönüştürür. Aldığınız nefesi dahi hissetmezsiniz. Bir gölge gibi geçersiniz sokakta insanlar arasından.

Ve hayatın yorgunluk, hastalık, kırgınlık ve mutsuzlukla yitirilemeyecek kadar değerli ve güzel olduğunu,
aşkın her şeyin üstünde olduğunu.
Aşkın uğrunda ölecek ve yaşanacak tek şey olduğunu görmezsiniz.
Kaybetmeyi kolay kazanmayı zor zannedersiniz.
Yıkmayı kolay, yeniden inşa etmeyi zor zannedersiniz.
Özür dilemeyi zor, affedilmeyi zor, mutluluğu zor zanneder kendinizi kandırırsınız.
Aslında tembelliğinizi, hiçbir şey yapmama isteğinizi ve korkaklığınızı melankolinin ardına gizlersiniz.
Aslında dünyanın en bencil insanlarıdır melankolikler.