Franz Kafka, (3 Temmuz 1883 - 3 Haziran 1924), 20. yüzyılın ve modern Alman edebiyatının önde gelen yazarlarındandır. Yaşamı boyunca pek tanınmayan Kafka, yakın arkadaşı Max Brod'a verdiği vasiyetinde tüm yazdıklarının imha edilmesini rica etmişti. Fakat Max Brod, Kafka'nın Viyana'da ölümünün ardından aksi yönde hareket ederek elindeki eserleri yayımlamaya başladı. Kafka, ölümünden sonra da olsa, dünyaca ünlü bir yazar haline geldi.
Eserlerinden özellikle dilimize Değişim ya da Dönüşüm adıyla çevrilen romanında işlediği konuyla 20. yüzyılın sanayi sonrası batı
toplumunun açmazını ve içine düştüğü yalnızlık ve yabancılaşma sürecini çok iyi gözlemlemiş ve işlemiştir.
Yaşamı
Franz Kafka 3 Temmuz 1883`te orta sınıf bir Yahudi ailesinin ilk çocuğu olarak Prag'da dünyaya geldi. O zamanki milletler mozaiği olan Avusturya İmparatorluğuna bağlı Bohemya Krallığında yaşadı. Anadil olarak ilk etapta Almanca konuşan Kafka ailesi, Çekçeyi de konuşabiliyordu. Ailenin en büyük çocuğu olan Kafka`nın iki erkek kardeşi (Georg ve Heinrich) küçük yaşta hayatlarını kaybettiler. Kızkardeşleri Elli, Valli ve Ottla ise Nazi Almanyasının organize ettiği Yahudi soykırımında hayatlarını kaybettiler.
1901 yılında Altstädter Gymnasium Lisesi'ni bitirdikten sonra Prag'daki Karl Ferdinand Üniversitesi'nde kimya eğitimi almaya başladı. İki ay içinde bölüm değiştirip hukuk bölümüne geçti. Buradaki dersleri arasında Alman edebiyatı ve sanat tarihi derslerini de takip etmeye başladı. Öğrenciliği sırasında öğrenci kulüplerinde okuma günleri düzenliyordu. Öğrenciliğin ilk yılında sonradan çok yakın arkadaşı olan Max Brod ve gazeteci Felix Weltsch ile tanıştı. İlk eseri olan "Bir Savaşın Tasviri" adlı öyküsünü bu yıllarda kaleme aldı. Brod sayesinde Felix Qeltsch, Oskar Baum, Gustav Janouch ve Franz Werfel gibi edebiyatçılar ile tanıştı. 18 Haziran 1906'da hukuk doktorasını alarak mezun olduktan sonra 1 yıl kadar staj yaptı. 1907 yılında Assicurazioni Generali adlı İtalyan sigorta şirketinde memur olarak çalışmaya başladı. Gündüzleri sigorta şirketinde çalışıyor geceleri ise yazmaya devam ediyordu. Aynı yıl "Taşrada Düğün Hazırlıkları" adlı öyküsünü yazdı.
1908-1912 yılları arasında siyasal ve toplumsal olaylara ilgi duymaya, sık sık önemli Çek siyaset adamlarının toplantılarına gitmeye başlamıştı. Yahudilikle ilgilenip İbranice öğrenmeye de bu yıllarda yöneldi. Max Brod ile birlikte Riva, Paris, Weimar ve İtalya gezileri yaptı. 1912 ile 1919 arasında Felice Bauer ile üç kez nişanlanmasına rağmen, onunla evlenemedi. Bu ilişkiden geriye 500'ün üstünde mektup kaldı. Bu mektuplar Kafka'nın ölümünden uzun yıllar sonra ilk kez "Felice'ye Mektuplar" adıyla 1967'de yayınlandı.1914 yılında Felice ile ikinci kez nişanı bozduğunda "Dava"yı yazmaktaydı. Aynı yıl "Ceza Sömürgesi" adlı kitabını da kaleme aldı. I.Dünya Savaşı başlamış ancak zayıf bünyesi nedeniyle askere alınmamıştı. Bir yandan yazar olarak tanınmaya başladığı yıllardı bunlar. 1915'te Carl Sternheim kendisine verilen Fontane Ödülü'nü Kafka'ya aktarılmasını istedi.
1920 yılında hayatına giren dört kadın arasında en ciddi ilişki yaşadığı Milena Jesenska ile tanıştı. Milena, Kafka'nın Almanca yazdığı eserleri Çek diline çevirmek için izin isterken tanıştılar. Milena'yla mektuplaşmaları önce bir arkadaşlık gibi başladı, daha sonra tutkulu bir aşka dönüştü. Fakat Milena evli olduğundan bu mutsuz ve imkansız aşk Kafka'yı derin acılara sürükledi. Mektuplaştıkları üç yıl boyunca sadece iki üç kez görüşebildiler. Milena bu mektupları 1939 yılında yayınlaması için yakın arkadaşı Willy Haas'a verdi ve kendisi 17 Mayıs 1944'te Almanya'da toplama kampında öldü. Milena Jesenska, onun üzerinde güçlü bir etki yarattı.
Kafka, sağlığı kötüye gitmeye başlayınca 1922'de emekliliğini istedi. 1923'de ailesinin etkisinden kaçmak ve yazmaya yoğunlaşmak için Berlin'e taşındı. Bu dönem Dora Diamant adlı 20 yaşında bir kızla iki yıllık kısa bir mutluluk yaşadı. Dora, Milena`dan şanslıydı Nazi Almanyasına direndi ve 1952`de Londra`da öldü.
1917`de Kafka verem olduğunu öğrendi.
Kafka beş yaşında 1919 yılında geçirdiği ağır gripten dolayı hastaneye kaldırıldı. 1922`de emekli oldu, maddi durumu kötüydü ve sağlığı gittikçe bozuluyordu. Ömrünün son 6 haftasını sanatoryumda geçirdi. 3 Haziran 1924`te yaşama veda etti.
Franz Kafka, hayatı baştan kaybedilmiş bir savaş olarak görse de bıraktığı eserler, onu hayatı yenilgiye uğratan ender insanlardan birisi yapmıştır.
Roman
Dava, (1925)
Şato, (1926)
Kayıp, (Amerika) (1927)
Hikaye
Değişim, (1915)
Bir Savaşın Tasviri
Taşrada düğün hazırlıkları
Şarkıcı Josefine ya da Fare Ulusu
Ceza Sömürgesi
Çin Seddi
Bir Akademiye Rapor
Mektuplar
Milena'ya Mektuplar
Babaya Mektup
Günlükler
Günlük 1-2
Aforizmalar
Bazı Aforizmaları:
“Doğru yol gergin bir ip boyunca ilerler; yükseğe değil, yerin az üzerine çekilmiştir ip. Üzerinde ilerlemekten çok insanı çelmelemek için çekilmiş gibidir.”
“Siperler sonsuz olsa da kurtuluş yolu tektir. Yinede kurtuluş olasılıkları siper sayısı denli çoktur.”
“Kötü davranmak bizden istenir; iyi davranmak ise, zaten içimizdedir.”
“İyi, bir yanıyla rahatsız edicidir.”
“Var olan sahip oluş değildir, sadece oluş, nefesini teslim etmeyi, boğulup gitmeyi uman oluştur.”
“Sahip olabildiklerin var, ne yazık ki, kendi varlığın yok iddiasına savunma olarak titriyorsun ve yüreğin atıp duruyor sadece.”