Bir Kalpte İki Ayrı Kişi
İhtimal vermek istemesekte böyle bir şey var.Aynı duyguları hissediyor olmasakta iki ayrı kişinin aynı kalbin içinde yer almasına izin veriyoruz.
Bazen bunu fark edemiyoruz bazense derin bir ikilem yaşıyoruz. Bir kalpte iki kişi olmaz sözüne ben pek katılamıyorum çünkü oluyor, biliyorum.
Farklı duygular taşıdığımızı anlamamız, ayrım yapabilmemiz de yardımcı olabilir.Birisine deli gibi aşıkken, başka birisine aynı şekilde güvenebiliriz ya da birilerini deli gibi özleyebiliriz.İşte bu durumda acaba ben kimi gerçekten seviyorum? sorusu beliriyor kafada… Eğer bu ayrımı yapıp kime ne hissettiğimizi anlayamıyorsak kendimize küçük testler uygulayabiliriz. Bu cümleye oldukça karşı çıkıp farklı anlamlar katmak isteyen insanlar olabilir ama onlarda bilmelidir ki kalpte sadece bir kişiye yer yoktur.Eğer böyle bir şey olsaydı, bu hayatta sadece tek bir insan için yaşanırdı.Biten ilişkiler ardından tekrar yeni ilişkilere başlanılmazdı.Bu durumu daha kolay kabullenmenin yolu da iki ayrı kişiyi aynı anda beğenebildiğimizi hatırlamak olabilir.
Fakat benim asıl değinmek istediğim yer, neden bu oluyor? neden birileri tamamen kafadan, kalpten silinmiyor da yeni gelenler bu durumun üzerine ekleniyor.Ne kadar ‘’unuttum’’ desekte sadece etrafı değil kendimizi de kandırıyoruz o zaman biz.Eski yeni farketmeden birilerine aşıkken başka bir insana güven duygusu besliyoruz.Bir muhabbet esnasında bile akıtılan göz yaşları tek bir insana yönelik olmuyor.Yudumlanan rakı da tek bir kişi düşünülmüyor, çalan şarkı da sadece biri özlenmiyor…
Bizi yöneten duyguların kölesi gibiyiz, hissedilen duyguların asla önüne geçemiyoruz.Fakat bilmeliyiz ki bu durum sadece kadınlara özel değildir, aynı şey erkekler içinde geçerlidir.Bir erkeğin yanında ki kadınla, aşık olduğu kadın bambaşka biri olabilir. Onların bunu etrafa anlatması kendilerine itiraf etmelerinden daha zordur.Toplumumuz da büyük bir yargı gibi görünen Bir kalpte iki ayrı kişi gerçeğini kabullenmemiz gerektiğini bilmeliyiz.