Bir kadehin son çığlığı,
Ya da bir sigaranın sevinçle yakıldıktan sonra unutuluşu gibi..
Hüzün dolusun içimde..
Hıçkıra hıçkıra tabiri var ya hani ..
O hiç ummadığım anda dinlenilen,
Ve yüreğimi defalarca bıçaklayan katil bir şarkının,
Zorbalığıyla hatırlıyorum seni..
Bazen değil aslında..
Günün 24 saati de destekleyince bunu,
Seni unutamamak,
Nefes alışım gibi,
Farz kılınıyor hayatıma.
Aslında can yakan SEN değilsin.
Her gün SEN'in için ölebilme acizliğim..
..
Sonbahar yine aynı sonbahar..
Ama ben aynı ben değilim..
Gülüşlerimden kıstım mesela.
Günahlarım çoğalmaya başladı ardından..
Çünkü el ele gördüğüm her sevgiliyi,
Kıskanıyordum..
Arkalarından küfür savurup mutlu olduğuma inandırıyordum kendimi..
Ardından utanıp,
Kendimi hapsettiğim dört duvara koşup hüngür hüngür ziyan ediyordum gözyaşlarımı..
Şükretmeyi unutmuştum..
Herşeyden noksandım anlayacağın.
İntihar etmeye azmettiren şiirler okuyordum.
Canım acısın diye.
Gel zaman, git zaman..
Ömrümden nice günler heba etmiş oldum böylelikle..
Neye yaradı?
Kime yaradı?
Seni geri getirdi mi?
Beni mutlu etti mi?
Kazanılan ne var?
Hiç bir şey!
Bazen düşünüyorum da, o kalp kalbe karşı derler diye bir laf var ya hani,