Biz havaya ateş açtık, onlar birbirlerini vurdular!
Diyarbakır Lice'de, Ramazan Baran ve Baki Akverdi adlı yurttaşların vurularak öldürüldüğü yol kesme eylemi sonrasında hazırlanan tutanakta, jandarmanın havaya uyarı ateşi açtığı ileri sürüldü.
Okuyucu Modunu AçYazıyı Büyüt: 12 14 16 18 20Diyarbakır Lice'de, Ramazan Baran ve Baki Akverdi adlı yurttaşların vurularak öldürüldüğü yol kesme eylemi sonrasında hazırlanan tutanakta, jandarmanın havaya uyarı ateşi açtığı ileri sürüldü. Bir asker, sırtından iki kurşunla vurularak öldürülen Baran'ın 'göstericiler tarafından açılmış ateşle vurulmuş olabileceğini' iddia etti. Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre Jandarma tarafından hazırlanan tutanakta, 1. Jandarma Tabur Komutanlığı 3. Komando Bölüğü emrinde görev yapan üç ve dördüncü timler 28 Mayıs’ta Lice-Bingöl karayolundaki Kevribel Tepesi’nde emniyet tedbiri aldı.
Birinci jandarma komando timi de 29 Mayıs’ta isimsiz Meşelik Tepesi’ni tuttu. İddiaya göre, ‘Şeref’ adlı 10-11 yaşlarındaki çocuk jandarma timlerine Çalıbükü’ndeki su deposunun olduğu bölgeden birliklere ateş açılacağını söyledi. On yaşındaki çocuğun verdiği “istihbarat” üzerine üçüncü ve dördüncü timler geri çekilirken, yerini Ankara’dan gelen Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı’nda görevli iki time bıraktı. 4 Haziran’da Kıralan köyünde tedbir alan Bingöl Özel Hareket Birliği, iddiaya göre saldırıya uğradı. Çatışmalar 45 dakika sürdü.
HAVAYA ATEŞ AÇMIŞLAR
Tutanağa göre, 7 Haziran’da Kevribel Tepesi’nin doğusunda emniyet tedbiri alan dördüncü jandarma komando timindeki makineli tüfek mevzisine, “kayalık ve sık meşelik alandan yüzleri sarı kırmızı yeşil bezlerle kaplı olan, yaşları 20-25 yaş arasında olduğu, yaklaşık 25-30 kişi oldukları değerlendirilen saldırgan grubun yaklaştığı” görüldü. Bunun üzerine mevzideki Onbaşı Mustafa Yaşar, “Komutanım, geliyorlar. Bombaaa!” diye bağırdı. Ardından grubun, beton çivileriyle güçlendirilmiş EYP’ler ve ses bombalarını beş metre mesafeden “öldürmek maksadıyla” mevzideki üç askere attığı ileri sürüldü. Üç askerin kendilerini iki metre yükseklikten aşağıya attıkları savunuldu. “Uzun namlulu olduğu değerlendirilen” silahlarla askerlere ateş edildiği, molotof kokteyli, havaifişek, çivi ve çakmaklarla güçlendirilmiş EYP’lerin atıldığı öne sürüldü.
Bu arada, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ölü muayene ve otopsi tutanağında Ramazan Baran’ın sırtından ve kuyruk sokumunun üstünden iki ayrı kurşunla vurulduğu, Baki Akdemir’in ise kasıktan ve sağ uyluktan kurşun yarası aldığı saptandı.
'HEDEF ALINARAK VURULDU'
Diyarbakır İHD yöneticilerinden Avukat Rehşan Bataray Saman, soruşturmada birçok incelemenin henüz sonuçlanmadığını vurgularken, “Ramazan Baran’ın sırtından öldürücü nitelikte iki ateşli silah mermisi ile vurulması, hedef alınmak sureti ile vurulduğuna işaret ediyor. Buna ilişkin önemli emareler dosyada mevcut. Ancak sonuçlanmasını beklediğimiz inceleme ve araştırmalar sonucunda bazı hususların açığa çıkmasını bekliyoruz. Tabi, Türkiye’de güvenlik güçleri tarafından işlenen suçlarda tavizsiz şekilde uygulanan cezasızlık uygulamaları da bu dosya nezdinde kaygılarımızı arttırıyor” dedi.