Kabızlık (peklik) ve dışkılama zorluğu
Beslenme yoluyla alınan gıdalar tüm sindirim kanalı boyunca öğütülerek yapıtaşlarına ayrılmakta, bunlar arasından vücudun ihtiyacı olan maddeler kana geçmekte ve lif adı verilen ve daha fazla parçalanamadığından kana geçemeyen, vücut için o anda gereksiz olan veya zararlı olabilecek maddeler sindirim kanalının kalın bağırsak kısmına aktarılmaktadır. Kalın bağırsağa ulaşan bu maddelerin içerdikleri sıvı bağırsağın bu bölümünde kısmen kana geçmekte ve kalın bağırsakta ilerleme devam ettikçe dışkı adı verilen artıklardan oluşan madde son şeklini almaktadır. Dışkı kalın bağırsağın en son kısmında depolanmakta ve belli bir süre sonunda oluşan "dışkılama refleksi" insanın dışkılama ihtiyacı hissederek bu artıkları dışkılama yoluyla vücuttan atmasını sağlamaktadır.
Dışkılama işlevinin başlamasında dışkının yapısal özellikleri çok önemlidir. Lif ve sıvı içeriği uygun olmayan bir beslenme tarzı veya kalın bağırsak hareketlerinin bozulmasına neden olabilecek herhangi bir etken dışkılama işlevini olumsuz etkilemekte ve kabızlık adı verilen sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Özellikle kadınlar kabızlık şikayetini daha sık yaşamakla beraber bu sorun çoğu insanın hayatının belli bir döneminde yaşadığı ve alınacak basit önlemlerle kendiliğinden düzelme ihtimali yüksek bir sorundur.
Kabızlığın Tanımı
Genel olarak söylemek gerekirse, bir insan dışkılama esnasında zorlanıyorsa, yani bu işlevi uzun bir sürede ve efor sarf ederek gerçekleştiriyorsa bir kabızlık durumunun varlığından söz edilebilir. Öte yandan bir insanın bağırsaklarının normal şartlarda haftada en az üç kez boşalması kalın bağırsakların işlevlerini sağlıklı bir biçimde sürdürmeye devam etmeleri açısından önemlidir. Daha az sayıda dışkılama kalın bağırsağın son kısmında atılmadan bekleyen dışkının bir süre sonra sıvı içeriğinin giderek azalmasıyla sertleşmesine neden olmakta ve bu şekilde oluşan kitle daha ciddi sorunlara yol açabilmektedir.
Dışkılama işlevleri incelendiğinde insanların yaklaşık %90'ının günde üç kez ile haftada üç kez arasında dışkılama işlevinde bulundukları görülmektedir.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı'na başvuran kadınların yaklaşık %10'u kabızlık sorunu yaşadıklarını belirtmektedirler. Yaş ilerledikçe bu sorunu yaşama olasılığı daha da artar.
Kabızlığın Nedenleri
Kabızlık çok çeşitli etkenlere bağlı olarak ortaya çıkabilen bir sorun olmakla beraber bu etkenlerin önemli bir kısmı selim tabiyatlıdır.
Bazı durumlarda kabızlık doğum kontrol hapı, demir ilacı, antidepresan (depresyon tedavisinde kullanılan ilaç), ağrı kesici, alüminyum ve kalsiyum içerikli antiasit (asit azaltıcı ilaç) mide ilaçları, uzun süreli laksatif (kabızlığı giderici) kullanımına bağlı meydana gelmektedir. Bu ilaçların doktor önerisiyle değiştirilmesi veya kesilmesi sorunu ortadan kaldırır.
Kabızlık sorunu yaşayan kadınların önemli bir kısmı liflerden zengin gıdalarla düzenli olarak beslendiklerinde, günlük sıvı alımlarını artırdıklarında ve günlük kısa mesafe yürüyüşleri şeklinde basit egzersizler uygulama alışkanlıkları edindiklerinde bu sorundan kurtulabilmektedir. Bazı durumlarda bu önlemlere ek olarak laksatif adı verilen dışkılamayı kolaylaştırıcı ilaçlara başvurulması gerekebilmektedir.
Bazı durumlar ise nedenin ortaya çıkarılması için ileri incelemelere başvurulmasını gerektirebilmektedir.
Aşağıdaki durumlar kabızlık sorunu yaşayan bir kadının
İç Hastalıkları Uzmanına başvurmasını gerektirir:
Kabızlık sorununun basit önlemlere ve ilaç tedavisine cevap vermemesi
Dışkıda kan görülmesi
Dışkılamanın ileri derecede ağrılı olması
Kabızlık ve ishal ataklarının birbirini takip etmesi
Kabızlıkla beraber vücutta bir sorun olabileceğini düşündüren başka belirti ve bulguların olması
Bu tür durumlarda İç Hastalıkları Uzmanı yaptığı değerlendirme sonrası direkt tedaviye başlayabilir, bazı ileri incelemelerin yapılmasını isteyebilir veya bir Genel Cerrahi veya Gastroenteroloji Uzmanı muayenesi yapılmasını önerebilir.
Kabızlık Tedavisinde Kullanılan İlaçlar
Yukarıda belirtildiği gibi kabızlık çoğu durumda alınan basit önlemlerle giderilebilen bir sorundur. Bazı durumlarda ise laksatif adı verilen ağızdan alınan ilaçlar sorunun çözülmesinde oldukça faydalı olabilir.
Şu anda eczanelerde laksatif olarak kullanıma sunulmuş oldukça fazla sayıda ilaç vardır. Bu ilaçları temel olarak iki gruba ayırmak mümkündür: uyarıcı laksatifler ve mekanik laksatifler. Uyarıcı olanlar kalın bağırsağın hareketlerini uyararak kabızlığı gideren ilaçlardır. Bu ilaçlar kabızlık sorununu çözmede oldukça etkili olmalarına karşın belli bir süre sonunda bağırsağı bu maddelere karşı bağımlı hale getirerek "bağırsak tembelliğine" yol açabildiklerinden kısa süreli kullanılmaları gerekmektedir. Bu ilaçlar ayrıca bağırsak kramplarına ve fışkırır tarzda dışkılama gibi yan etkilere de neden olabilmektedirler.
Mekanik laksatifler ise kabızlık sorununu dışkının niteliklerini değiştirerek çözerler. Bu ilaçlar kalın bağırsağın doğal hareketlerini etkilemediklerinden yan etkileri daha azdır ve daha uzun süreli kullanılabilirler.
Diğer bir çözüm de lavman adı verilen uygulamalardır. Makattan kalın bağırsak içine verilerek uygulanan bu ilaçlar doktor önerisiyle belli aralıklarla uygulandıklarında özellikle uzun zamandan beri dışkılamanın gerçekleşemediği durumlarda oldukça etkili olabilirler.
Kabızlık Sorununu Daha Az Yaşamak İçin Neler Yapılabilir?
Dışkılama ihtiyacı uzun süreli ertelenmemelidir. Çoğu insan yemekten ve özellikle de kahvaltıdan yaklaşık 30 dakika sonra dışkılama ihtiyacı hisseder.
Düzenli egzersiz yapmak kalın bağırsak hareketlerinin düzenli olmasında son derece önemlidir.
Lifli gıdaların ve sıvı alımının artırılması dışkının yumuşak olması ve dışkılama refleksinin daha kolay uyanması açısından son derece önemlidir.