düşündünüz mü çabuk unutuyoruz
vefa duygumuz inciniyor. inançlarımız.
alevi sararıyor düşlerimizin. rüyasız kalıyoruz.
çabuk unutuyoruz. fotoğraflarda kalıyor yeşil parkalarımız
kortejleri koruyan zincirdeki ellerimiz çabuk unutuyor.
çabuk unutuyoruz, onun avuçlarımızda coşan içini
sarı atlaslarda bağıran kırmızı sloganları çabuk unutuyoruz.
içi boşalıyor yüreğimizin,
derisi kurumuş, atan bir kabuk kalıyor.
gözlerimizin kavıyla tutuşan ömür, siyah küllere koşuyor.
başka kıyılara sürgüne gönderiyoruz anıları.
ayaklarımızın ucundaki toza siniyoruz, çamur bulaşığına.
ne zaman aynaya baksak, ayna unuttuğumuz bir söz oluyor.

kahretsin çabuk unutuyoruz.
tabutların kapakları kapanınca
örtülen o siyah çukurlarda kalıyor dostlar.
cenaze törenlerinde, en çok kendimize ağlıyoruz.
ne zaman karanfilleri görsek, yolumuzu değiştiriyoruz.
devrimin bu rengi tedirginliğimiz oluyor, utanıyoruz.
kırılan mezar taşlarını çabuk unutuyoruz.
siyah gözleriyle bakan kurşun deliklerini
bedenimizdeki işkence izlerini çabuk unutuyoruz.
uydurduğumuz gerekçelere koşuyoruz.küçük rantlara
paranın iktidarı üstümüze başımıza lağım kokularıyla siniyor.
durmadan kancalarımızı keskinleştiriyoruz, yengeç sepetinin dibinde.
ağzımızda azalan yosunlu dişler,
bunak bir ihtiyar gibi kimliğimizi çiğniyor.
kahretsin, çabuk unutuyoruz!


...Aydın Öztürk...