Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, CHP Sarıyer İlçe Örgütü'nün iftarına katıldı. Konuşmasının başında, yıllardır Yeniköy'de oturduğunu ve 1980'den beri Sarıyer vatandaşı olduğunu vurgulayan İhsanoğlu, iki haftadan bu yana devam eden kampanya çalışmalarını değerlendirdi. Ekmeleddin İhsanoğlu şöyle konuştu:"İki haftadan beri Türkiye'nin çeşitli illerini dolaşıyorum. Şunu görüyorum: Halk yeni bir ses, yeni bir nefes, yeni bir düşünce, yeni bir ilgi istiyor. Halk sevgi istiyor, halk saygı istiyor, birlik ve beraberlik istiyor. Halk zıtlaşma istemiyor, cepheleşme istemiyor. Halk bin seneden beri bu topraklarda yaşıyor. ve ilelebet beraber yaşayacağız. Hangi inançtan, mezhepten olursak olalım, hepimiz bu ülkenin vatandaşıyız. Bu tarihi beraber yaptık, bu coğrafyayı şehitlerimizin kanını akıtarak vatan yaptık. Bugün bu vatanı bir arada beraber tutmak, bu vatanın birliğini, beraberliğini korumak için hep beraber demokrasi mücadelesi vermemiz lazım. Demokrasilerde bir tek insanın ismi üzerinden siyaset yapılmaz. Türkiye'de ilk kez cumhurbaşkanı seçilmiyor. Bugüne kadar 11 kez seçildi. Fakat halk bu kez doğrudan oylarıyla seçecek. Onun için bu seçim fevkalade önemlidir."


"BENZİN DEĞİL, SU SERPECEK BİRİNE İHTİYACIMIZ VAR"
Ekmeleddin İhsanoğlu, seçimlere 3 adayın katılacağını hatırlatarak, şunları söyledi:
"Önünüzde üç tane isim var. Bunlardan birini seçeceksiniz. Seçtiğiniz insan, o makama yükseldiği zaman birlik ve beraberliğin temsilcisi mi olacak, yoksa kendi fikriyatını başkalarını mı forse edecek? Anayasa'da olmayan şeyleri mi uygulayacak? Yüzde 51 aldın, peki yüzde 49 ne olacak? Onun için, Cumhurbaşkanı olacak kişi, 76 milyonu kucaklayacak, siyasi kimliğini saklayacak, yargıyla, basınla, sivil kuruluşlarla, toplumla, toplumun bütün dinamik güçleriyle yakın ilişkide olacak, sosyal adaleti sağlayacak ve her şeyden önce adaletin yeniden tesis edilmesini sağlayacak, insanlara yanlış muamele yapılmasını önleyecek bir cumhurbaşkanı mı istiyorsunuz, yoksa bunların aksini isteyen bir cumhurbaşkanı mı istiyorsunuz? Bence sorulacak sual budur. Türkiye'nin yanı başındaki alevlerin üzerine benzin değil, su serpecek birine ihtiyacı var. Türkiye'nin bugün komşularıyla sıkıntıları var. Bizim diplomatlarımız rehin tutuluyor. Biz istiyoruz ki, ülkemizin huzuru olsun, yurtdışında da istikrar olsun, Atatürk'ün dediği gibi, 'Yurtta sulh, cihanda sulh' olsun. Siz, size oy vermeyenleri ötekileştirirseniz, karşınızda olanları vatan haini ilan ederseniz, hakimleri azarlarsanız, Merkez Bankası Başkanı'nı azarlarsanız, bu nasıl idare olur?"
"ÇANKAYA DEVLETİN SÜBABIDIR"
"Çankaya'nın yeri devletin sübabıdır. Bu sigortanın atmaması lazımdır. Devletin reisi, ama milletin de babası olmalıdır. Onun görevi herkesi kucaklamak, okşamaktır. Allah korusun, memleketin sıkıntısı olduğunda, partileri bir masaya toplayıp çözüm aramaktır. Hükümeti azarlayan, bakanlarını azarlayan bir insanla bu nasıl olacak?" diye soran Ekmeleddin İhsanoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
"Eğer biz bu seçimlerin gereği olan şeyleri yapmazsak, demokrasinin büyük darbe alacağına inanıyoruz. Bazılarımız geçmişte şu partiye, bu partiye oy verdi. Burada parti mülahazası yok. Ben tek partinin adayı değilim. Ben resmen 6 partinin desteklediği adayım. Milliyetçisinden sosyal demokratına, muhafazakarına kadar uzanan yelpazenin ortak adayıyım. Meclis'te olmayan partilerin de desteğine sahibim. AK Partili kardeşlerimin de desteğine sahibim. Çünkü onlar da memleketin gerilimden, korkudan uzaklaşmasını istiyorlar. Biz bütün milletin adayıyız, tek partinin adayı değiliz. Hedefimiz, birinci mertebede, adaletin yeniden tesis edilmesi, Türkiye'nin Avrupa'ya yaptığı seferi daha kısa yapmak ve bir an önce AB'ye üye olmak... Ben bu göreve talip olurken veya bu teklifi kabul ederken, memleketin hizmetinde bir daha olmak istedim. Bizim hedefimiz sevgi ekmektir, saygı ekmektir, birlik ekmektir. Türkiye'yi bütün olarak kucaklamaktır. Cenab-ı Allah bu millete, bu devlete zeval vermesin."
Ekmeleddin İhsanoğlu konuşmasını bitirdikten sonra, sahneye çıkan küçük bir çocuk İhsanoğlu'na bir somun ekmeği takdim etti. Ekmeleddin İhsanoğlu da, önce ekmeği öperek başına koydu; sonra da ekmeği çocuğa öptürüp, başına koymasını istedi.
Sarıyerliler de İhsanoğlu'na çok sayıda çiçek buketi sundu. - İstanbul