Meme Kanseri Nedenleri
Cins:
Kuşkusuz en önemli faktör cinstir. Erkeklerde meme kanseri kadınlara göre 146 kat az görülür.
Yaş: Meme kanserlerine ergenlikten önce hiç rastlanmaz. Yirmi yaşından önce çok az görülür, %90-95’i kırk yaşın üzerindeki kadınlarda görülür.
Irk: Beyaz kadınlarda siyahlara göre 1,2 kez daha sık görülmektedir.
Aile Öyküsü: Bir ailede meme kanserinin daha çok görülmesi ortak genetik ve çevre faktörlerinin etkisiyle olabilmektedir ve bunları birbirinden ayırmak çok zordur.
Genetik: Ailesinde meme kanseri olan bir kadının bu hastalığa yakalanma olasılığı genel ortalamadan yalnızca 2-3 kat fazladır, fakat bu durum kesinlikle hasta olacağını göstermez, yalnızca yakalanma olasılığı daha yüksektir.
Geçirilmiş Meme Kanseri: Meme kanserinden tedavi olmuş bir kadında diğer memede kanseri riski her yıl için %0,5-1 artmaktadır. Bu kişiler yaşam boyu risk altındadır ve devamlı kontrol altında olmalıdırlar.
Hormonlar: Bazı hormonların ve özellikle de “östrojen” hormonunun meme kanseri üzerindeki etkisi tartışılmaktadır. Östrojenin spesifik olarak kansere neden olduğu söylenemez. Ancak zaten var olan bir meme kanseri, östrojen etkisiyle çok hızlanmaktadır.
Erken adet: Özellikle 12-13 yaş öncesi adet olan kadında yaşam boyu meme kanseri riski, daha geç adet olanlara göre iki kat fazladır.
Doğum: İlk doğum yaşı meme kanseri riski açısından önemlidir. İlk doğumunu 18 yaşında veya daha erken yaşlarda yapan kadınlarda meme kanseri riski hiç doğum yapmayanların yarısından azdır. Hiç doğum yapmamak riski artırır. İlerleyen yaşlarda doğum yapmakta yaşa göre riski artıran faktörlerdir.
Doğum Kontrol Hapları: Doğum kontrolü için ilaç kullanımının riski arttırdığını gösteren epidemiyolojik olarak şimdiye kadar gösterilememiştir. Ancak teorik olarak riskten bahsedilmektedir.
Diyet ve Şişmanlık: Özellikle bol kalorili beslenme alışkanlığının meme kanseri ile ilişkisi üzerinde çok durulmuştur. Meme kanserli hastaların genellikle kilolu ve iri yapılı oldukları dikkati çekmektedir.
Alkol ve Sigara: Uzun süre kullanılırsa doza bağlı olarak riskin arttığını gösteren çalışmalar çoktur. Alkol alışkanlığının 30 yaş altında başlaması üzerinde önemle durulmaktadır. Sigaranın ise riski hem arttırdığı hem de azalttığı yönünde çalışmalar vardır. Azalttığını öne sürenler, sigara içenlerde serum ve idrar östrojen düzeylerinin düşük olduğuna dikkatleri çekmektedirler.
İyonizasyon Yapan Işınlar: Bu ışınlar oldukça uzun bir uyuma (latent) döneminden sonra meme kanseri riskini arttırmaktadır. Atom bombasından sağ kalanlarda 10-15 yıl sonra meme kanseri sıklığı artmıştır.
Virüs etkeni – Süt etkeni: Günümüzde bu konu üzerindeki çalışmalar henüz kesin bir sonuca ulaşmamıştır, insanlarda meme kanserinin anne sütüyle taşındığına ilişkin bir kanıt henüz bulunmamıştır.