Ben mahcup sevdamız için değil;
Yıllar sonra tesadüf karşılaştığımızda,
İki yabancı bile olamadığımıza ağladım…
Hiç kimsenin dizlerine dayamadım başımı,
Ve gözlerinin rengi içinde ağlamadım.
Ben yalnızca senin için ağladım sevgilim…
Zor günlerimde olmadığına değil,
“Neden yanımda yoksun” diye sormadığına ağladım…
Ne haldeyim diye meraklanmadığına değil,
Öykümüze sahip çıkmadığına ağladım…
Karanfiller dökmediğin yollarıma ağlamadım.
“Mutlu ol yeter” derdin ya, buna da değil,
Aynı yastığa baş koyamadığımız için ağladım…
Her aradığımda bulamadığım için değil,
Her bulduğumda kaybettiğim için ağladım…
On yedi yaş heyecanımda olmadığın için değil,
Geç kalmış dönüşün için ağladım…
Aşkımıza mahkum kalışına ağlamadım.
Başka bir gönülde oluşuna da değil,
Sevdamızın özgür olamadığına ağladım…
Pembe panjurlu evimiz olmadığı için değil,
Baharda bir tomurcuk içinde açamadığımıza,
Ve mutlu yuvamızın bahçesinde koşan,
Yavrularımız olmadığına ağladım…
Ben mahcup sevdamız için değil,
Yıllar sonra tesadüf karşılaştığımızda,
İki yabancı bile olamadığımıza ağladım…
Genç yaşımda seni kaybettiğim için değil,
Aşk öykümüzle yaşlanamadığımız için ağladım…
“Sevde nasıl seversen sev” deyişine değil,
Ellerimi uzattığımda boşlukta kalışına ağladım…
Hani hep korkardın ya, “bir daha aramazsan,
Sormazsan” diye, şimdi aramıyorum, sormuyorum.
Ve sevdiğim bunların hiç birine ağlamıyorum.
Beni bu köhne dünyada unuttuğuna ağlıyorum sevgilim…
Sen beni unutmuş olsan da artık ağlamıyorum.
Ve sevgilim bir gün ölürcesine ağlarsam eğer,
Bu senin beni unutmuş olduğundan değil,
Benden habersiz ölümünden olur sevgilim…
_