Kırım hanlarının otuz sekizincisi olup, Arslan Giray Hanın ikinci oğludur. 1729’da doğdu.

Arslan Giray Hanın hanlığı zamanında veliaht oldu. Veliahtlığında mühim askerî hizmetlerde bulundu. 1769’da amcası Giray Hanın vefâtı üzerine Kırım Hanlığına tâyin edildi. O sıralarda meydana gelen 1768-1774 Osmanlı-Rus Harbinin Osmanlıların aleyhine gelişmesi neticesinde Hotin Kalesinin düşmesi ve Rusların Turla Irmağını geçmesi gibi üzücü hâdiselerin zuhuru esnâsında Osmanlı Devletinden birçok yardım görmesine rağmen burayı alamadığı için Hanlık’tan alınarak Kıbrıs’a sürüldü. Bir müddet sonra affedilerek Malkara’daki çiftliklerinden birinde oturmasına müsâade edildi.

1771’de Rusların Kırım’a saldırmaları üzerine Osmanlı orduları komutanı Canikli Ali Paşa ile, beraberinde ona yakın Hanzâde ve Devlet Giray olduğu halde Kırım’ı kurtarmakla görevlendirildi. Tatar, Çerkez ve Nogay askerlerinin de yardımıyla başarı sağlandı. Ruslarla Küçük Kaynarca Antlaşması yapıldıktan sonra Kırım bağımsızlığına kavuştu. 1775’te Devlet Giray ikinci defa Kırım Hanlığına tâyin olundu. Hanlığın tek başına tutunamayacağını anlayınca, Kırım Hanlığının Osmanlı İmparatorluğuna bağlı bir ülke olduğunu îlân etti. Ancak Kırım Mirzaları Ruslarla birleşince Devlet Giray zor durumda kaldı. Nihayet 1776’da bu görevinden alınarak İstanbul’a çağrıldı ve Vize’de oturmasına izin verildi.

Osmanlı Devletine bağlı ve sâdık bir kimse olan Devlet Giray, 1780’de orada vefât etti.