Ey sevgilisi olamadığım sevgili
Unutulmuyor-sun
Sevin ve mutlu ol kendine
Ruhuma çöken gam yükün
Beni de mutlu ediyor
Seni sardığım acı kaçak tütünle...
Ey sevgilisi olamadığım sevgili
Unutulmuyor-sun
Sevin ve mutlu ol kendine
Ruhuma çöken gam yükün
Beni de mutlu ediyor
Seni sardığım acı kaçak tütünle...
Kimse bir şey bulmazdı bizde
Kâğıtlar, kitaplar doldururdu bizi
B harfiydik sözlüklerde: Balıkçıl
Bölünen, kesilen, katlanan matematiklerde
Saatlerde hiçbir şey göstermeyendik yalnız
Sahi hiç söz açmayandık kendimizden
“Ne desek yalan gibiydi,” doğuran bir kadının izleri vardı her yerde
Senin kitabında ne yazıyor bakmadım
Nasıl bakmadıysam kusuruna da, anlat…
Ne düşer payımıza mutlak çoktan ve azdan?
Ve başka neler kalır ardımızda, sorarım
Er kişi niyetine kılınan bir namazdan?
Irmakları dökülüyor gençliğimin, dökülsün.
Ne hazin bu gün ateş, oysa yarın bir külsün
Diyip sustu sükûnet giydiren boyunduruk
Alınyazısını kötü bitiren bir sonbahar
Kalkıp gideceğim buradan, gölgeler soğuk
Yalnızlık ile yok olup giderken
sevgi çığlıklarım,
Bir katre ümitle canlanırdı aslında,
kalbime unutturduklarım.
Aslında çok ağrıma gidiyor bakmayın,
her seferinde yaşam diye;
Ölüme k'attıklarım!
Yolu uzun süre aşka düşmemiş bir adama denk gelirse yüreğiniz çalkalayın, zira dibine çökmüş olabilir seven yanları.
Bak mesela iyi adamlar da öyle her zaman kazanmıyor. Aslında iyi adamlar hiç kazanmıyor heralde.
Hani öyle "ben iyi bi insanım ve bakın kazandım" diyen bi arkadaşa da pek rastlamadım.
Daha kötüsü, iyi - kötü kavramı da insanlar açısından tamamen silikleşmiş galiba.
Yani siyah ve beyaz gibi değil durum.
Herkes GRİ... Sen, ben, o, biz, siz, onlar...
"Dışarıya yağmur, yüreğime hasret,
fikrime sen.
Nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden
bir bilsen."
Devrik cümlelerden korkma çocuğum. Çünkü ben asıl söylenmek isteneni asla sona bırakmam. Seviyorsam birini önce "seviyorum" der sonra "seni"yi eklerim. Tek gerçek sevgiliyi sevmektir çocuğum, unutma. Gerisi zarftır, sıfattır, zamirdir. Evet doğru doğru. Zamirler önemli değildir; fiiler önemlidir. Ben seni kitaplarca sevemem çocuğum, seni yaşadıkça sevmeliyim. Kim ne derse desin önce aşk yaratıldı, Adem değil. Ve sevmek için var oldu Adem; sevilmek için Havva… Hayallerin kadar yaşa çocuğum. Yaşadıkça sev, sevdikçe yaşa. Unutma çocuğum, sen ben yokuz bu evrende. "biz" varız sadece. O kadar…
Şu anda 5 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 5 misafir)