Az önce sokağın köşesinde gördüm onu saçlarının savruluşunda gölgesini alarak yürümekteydi.Böyle güzel bir gülüşü yüzünde barındırdığı içindi benim yüzümdeki çizgilerin karışması etkisinden kurtulamadığım bir çekimle yeryüzüne düşmüş gibiydim mutluluğumun tarifi onurlandırıyordu gülümseyerek baktığım ışıldayan gözlerin sadeliğine.

Ne olmuştu? Nasıl olmuştu? Bir rüya görmüş gibi neşeli kelimelerin yansıdığı dudak bükmeleri serap gibiydi. Kendi başınalığında saklanmış çiçek gibi yaprakları biraz örselenmiş belli etmek istemese bile renklerinden ele veriyordu geçmişinin izlerinin soluk utangaç titrekliği.

Gecedeki rüya gibi gündüzde karşıma çıkan beni uyandıran gökyüzü gülümsemesiyle nereden geldin şimdi peri kızı.Açık ve net bir düşüncenin kıvrımında meraklı hafif bir gülümseme kondururken tam bağımsız egemen bir ülkenin başkanı gibiydi en çok ta bu haline takılı kalmıştım ardımı dönmüşken tüm varlığına. Uzaklaşırken içimden bir ses durdurman gerek onu dedi omzuma görmediğim his demetinden bir el dokundu seslendim beni duymasını bekledim yanıma yaklaşmasını öyle çok istedim ki o an tüm şarap şişelerinin diplerine alışkın olan bir sarhoş dan farksız olduğumu anladım.

Tutuldum kendimden bulduğum bilmediğim bir anın kenarından geçerken başka bir sarhoşun benim gibi kızıllaşan yüzüne kapıldığım o son bakış ta. Az zaman var daha yeni gelmiştim şişenin bitmek bilmeyen yarısına. Sessiz film gibi birbirimize bakmadan anlaşmıştık sözler olmadan anlamlar tükenmeden sesler boşluğa dokunmadan yürüyüşü tamamlamak için atıldım kaybolmasını köşeyi döndüğünde bu güzelliğin son bulmasını istemiyordum.

Hepsi bir masadan kalkışımın giriş hikayesini fark ettiğim o ayıkma anında karşıma çıkıverdi. Yenilenmeden az önce ki dakikalarımbaşımda bekleyen buğulu cam gibi hayallerim ümitlerime sorgulama şansı vermeden bitişini imzaya sunmuştu tutulmamın. Elimde son şişe şarabın şeklinin var mı? Yok mu? olduğuna karar verebildiğimde anladım. Az önce sokağın köşesinde gördüğümü sandığım hayalin başka bir zamanda tam ardımda beni izlediğinden habersiz.

Tutulan merakın dışındaki bendim içindeki ise daha henüz tanımadığım başka bir beden. Dokunuşlarını bilmediğimKelimelerini kavramaya zamanım olmayan ikiz bir ruhtu belki de kim bilir belki başka bir zaman başka bir karmaşa içinde farkında lığımın sarhoş olmadığı bir gün de gerçekten tutulurum bir deli gülümsemeye.