Tülden siyah uçurum gözlerinden dökülen yaş değil bir garip yanmaktı. O yürürdü peşinde ayak izlerini süpüren simsiyah elbisesi. İnsanın ardından bıraktığı izlerini bir silenin olması ne güzeldi.

Yürürdü, yürüdüğü yol peşinden, hüzünlü bir duruşu vardı yürürken. o kollarını kavuştururken kendi kendisine sarılan asaleti, "Bırakın şikayeti, yalnızlığı ancak en iyi şekilde ruhumuzda misafir ederiz" diyen vakur gülümsemesi.

Gece ay şahit, yürüdüğü yol şahit, omuzlarına dökülen saçları şahit tuttular düşüncedeki gizemi.

Aziz İstanbul'un ışıkları bir bir yanarken gerdanını süsledi denize vuran yakamozlar. Hava serin diye üzerine şal diye İstanbul'un sessizlğin Yürüdü durmaksızın, bir derin sancıyı çekmeye razı gibi, kaçıp kurtulmaktan ziyade kaderine teslim olur gibi.

İskelenin yanından geçerken kaç gemi demir hepsinin gidesi gelmiş gibi gözden ıraktılar. Tam da o sırada siyah inciden bir iki damla yaş düştü kendiliğinden.

Elinde sıkı sıkı tuttuğu mendilini götürüp aldı göz yaşınının damlasını. Sonra kimseler görmesin diye yine elinin içinde sıkı sıkıya sakladı tıpkı yıllanmış bir sırrı saklar gibi kalbinin derinliklerinde.

İnsan biraz da sırlarla sırlanmış olmalıydı. Cam gibi arkasını göstermekten ziyade ayna gibi sırlanıp kalbine kim onu göstermeliydi.

Dünya üzerinde çok insan vardı en mutlusunun kendisinin olduğunu ispat etmek zorunda olan. Sanki hiç acıyı yaşamamış gibi mutlu olduğunu iddia edenler. O ise bu gece kimseye birşey ispat etmek zorunda olmadığını hisseder gibi özgürce yürüyordu.

Oysa kimseler bilmez ne güzeldir özgürce ağlamak ve özgürce üzülmek. Çünkü öyle vakitler, İnsana insan olduğunu hatırlatır, bir kalp bir kalbe dokunmadan değer gibi.

Yanından geçerken gitar çalan o adamın sesi uzaklaşırken bile ne de güzel geliyordu: "Hüzünlü gecelerde sevdik biz bu şehri ve yorgunluğumuzda bile ne güzeldik."

O yürüdü, peşinde izleri. Bir uzun siyah elbise saçından kara, uçurumdan derin. Kederiyle bile yürürken ne kadar güzel ve ne kadar asildi.

Efkarı İstanbul kadardı, o yüzden bu denli düşünceli olması.

İşte bu yüzden kimse bu geceden başka ondan daha güzelini görmedi.