Hiçbir şeyi unutmadım aslında, hiçbir zaman da unutmam yapılanları; yani vefam baki, kırgınlığım geçici belki ama sen son zamanlarda Kaf dağında yaşadığından, eteklerine bakmıyorsun.
Üstelik dilinde Mevlana, Yunus Emre, hayatın anlamı, tevazu ve sözüm ona en az ego sende… Bir de gel buradan bak kendine, utanacaksın tüm söylediklerine…
Sevdiğin tarafından kırılınca kalbin, telafisi de zor oluyor bilesin. Elbette umursuyorsan, yoksa var git yoluna ben borcumu vakti geldiğinde nasılsa öderim.
Dünyayı kendi etrafında döndürmeye başladın, aşıklar yarattın kendine onlarla oyalandın. Bir gör bak içine, nereden geldin, nereye gidiyorsun, söylediğin her şeyin tersini yapıyorsun.
Seni seven kim varsa etrafında kırıp parçalıyorsun. Kendine bir oyun tutturmuşun, doğru olduğunu sanıyorsun. Oysa bu dünyanın ölümlü olduğunu sözüm ona en iyi sen biliyorsun.
Gözlerinin içine bakmıyor musun acaba Kendinle hesaba hiç oturmuyor musun? Kalan birkaç sevenin vardır çevrende, onlara da mı akıl sormuyorsun?
Demektir ki; sen zaten hiç sevmemişsin beni, zaten söylüyordun ben tutmazsam çekeceğini ellerini, demek lafta kalmazmış sözlerin, biriz zannederdim, yine yanılmışım öyle mi?
Olsun, benim sadece kırgınlığım var, sevgim bitmiş değil ama sen kendini yukarılara çıkarttıkça aramıza giren mesafenin de kısalacağı yok, bunu da böyle bil!