Güle güle diyemezsin gidenlerin arkasından...
Boğazında düğümlenir bir sızı....
Ve insan,
İçine ata ata şair olur sonunda...
Gözleriyle anlatmaya başlar, anlamazlar..
Elinizde sigara, uzaklara dalar gözleriniz..
İnsanlar, yine o karizmatik duruşunu mu yaptın derler..
Birde alay ederler.
Bilmezler içinizde yanan kor'u..
Kopan fırtınaları...
Dinmez yağmur,
Gözlerin yağmurları başkadır..
Geceleri başlar, sabahın ilk ışıklarıyla diner..
O yağmurlar da kimleri ıslatmamıştır ki insan...
Belki çekip giden yarini,
Belki de yitip giden gençliğini...
Güle güle sana,
Karagözlü yarim!
Şair ettin ya beni,
Helal olsun sana!
Ve sen kazandın hayat..
Ben tasımı,tarağımı,yüreğimi ve siper ettiğim gözyaşlarımı alarak gidiyorum

Sana da çok kırıldım Ankara
Az çekmedim kahrını..
Yazını, kışını, sonbaharını...
Trafiğini ve kalabalığını....
Mahalle dedikodularını sonra..
Ve bitmeyen kahkahaları....
Ben ağlarken, insanların bitmeyen kahkahalarını...
Sen şimdi gidişimi izliyorsun...
Başka bir şehire gönderiyorsun beni....
Gidiyorum ben karagözlü yarim!

İyi saklayın hatıralarımı.....
Belki birgün,
Belki birgün,
Dönerim..!!