1915 Çanakkale1936 - Atatürk'ün, öğleden sonra motorla Büyükdere'ye kadar bir gezinti yapması, Moda Yat Kulübü'ne uğraması, akşam Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
Anafartalar Grubu Komutanı Kur. Alb. Mustafa Kemal ve emrindeki subaylar
1935 - Atatürk'ün, öğleden sonra İsmet İnönü'nün köşküne uğraması, daha sonra Gazi Orman Çiftliği'ne gelişi, akşam Çankaya'ya dönüşü.
Atatürk'ün gece 21.35'de Bolu Milletvekili İsmail Hakkı (Uzmay)'ın evine gidişi, geç saatlerde Çankaya'ya dönüşü.
1932 - Atatürk'ün, akşamüstü otomobille Bakırköy ve Şişli taraflarında bir gezinti yapması.
1931 - Atatürk'ün, milletvekili seçiminin yenilenmesinin uygun olacağı hakkında Cumhuriyet Halk Partisi Başkanlığı'na mektubu: "...Her türlü girişimlerimizde ilham ve kuvvet kaynağı olan milletimizin hakkımızdaki güveni tekrar belirince, millî ülkümüze yürümekte dayandığımız temelin ne kadar sarsılmaz olduğu bir daha görülmüş olacağı inancındayım."
Atatürk'ün, Afyon'dan Ankara'ya gelişi.
İstanbul’da toplanan Berberler Kongresi’nde berber dükkânlarının Cuma günleri tatil edilmesi kararlaştırıldı.
1926 - Hakimlerin özlük haklarını düzenleyen kanun kabul edildi.
1925 - Yeni hükümet İsmet Paşa başkanlığında kuruldu.
İsmet (İnönü) Paşa'nın Başbakanlığa atanması ve kabine kuruşu.
(25 Ekim 1937'e kadar bu görevde kalmıştır).
1925 - Başbakan İsmet İnönü, Şeyh Sait Ayaklanmasının bastırılması için hükümete geniş yetkiler veren Takrir-i Sükûn Kanunu'nu TBMM'den çıkardı.
İngilizler, Orta Doğu'daki zengin petrol yataklarını denetim altında tutmak için daha Birinci Dünya Savaşı yıllarından itibaren bazı faaliyetlerde bulunmuşlardı. Bunlardan biri de Güneydoğu Anadolu'da kendi himayelerinde bir devletin kurulmasıydı. Lozan Antlaşması'yla bu oyun bozuldu. Fakat İngilizler, emellerinden vazgeçmediler. Lozan'da halledilemeyen Musul sorununun görüşüldüğü sırada, cumhuriyet rejimine karşı olanları kullanarak Güneydoğu ve Doğu Anadolu illerinin bir kısmında etkili olan bir ayaklanma çıkarttılar. Şeyh Sait isimli kişinin başkanlığında çıkmış olan bu ayaklanmaya Şeyh Sait Ayaklanması adı verilmiştir.
Şeyh Sait Ayaklanması, Ergani ilçesine bağlı Piran köyünde başladı (13 Şubat 1925). Kısa sürede etrafa yayıldı. Muş, Elazığ ve Diyarbakır yöresinde etkili olan ayaklanmanın bastırılması için hemen tedbirler alındı, önce sıkıyönetim ilân edilerek olaylar yatıştırılmaya çalışıldı. Bu yeterli olmayınca Başbakan Fethi Bey istifa etti.
3 Mart 1925'te başbakan olan İsmet İnönü, ayaklanmanın bastırılması için hükümete geniş yetkiler veren Takrir-i Sükûn Kanunu'nu TBMM'den çıkardı. Diğer taraftan ordu birlikleri harekete geçirildi. Yapılan plânlı askerî harekât ile, isyancılar dağıtılıp, elebaşıları yakalandı. Suçlular İstiklâl Mahkemelerinde yargılandılar. Suçlu görülenler çeşitli cezalara çarptırıldılar. Yapılan soruşturmada isyancıların bir kısmının Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'na mensup oldukları belirlendi. Bunun üzerine parti 3 Haziran 1925'te kapatılarak, cumhuriyet rejimine yönelen önemli bir tehlike ortadan kaldırılmış oldu. Kaynak: www.meb.gov.tr/belirligunler
1924 - Halifeliğin kaldırılması.
Hilafetin kaldırılış günü ve diyanet işleri başkanlığı'nın kuruluş yıldönümü.
Halife Abdülmecid Efendi trenle İsviçre'ye gönderildi.
Eğitimde ve Öğretimde Birlik Günü.
Ülkemizde laik öğretime geçiş, Anayasa'nın 174. maddesiyle korumaya alınan 03 Mart 1924 günlü, 430 sayılı Öğretim Birliği Yasası ile gerçekleştirilmiştir. Bu Yasa ile,
- Türkiye'deki tüm okullar, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanmış,
- Şeriye ve Evkaf Bakanlığı ile vakıflarca yönetilen medreseler ve dini eğitim veren okullar kapatılmış,
- Diyanet uzmanları yetiştirmek üzere ilahiyat fakültesi, imam ve hatip gibi din hizmetlerini yürüteceklerin yetiştirilmesi amacıyla okullar açılması için Milli Eğitim Bakanlığı'na görev ve yetki verilmiştir.
Öğretim birliği ilkesinin amacı, akla ve bilime dayalı programlarla çağdaş uygarlık hedefine yönlendirilmiş yurttaşlar yaratmaktır.
3 Mart 1924'te Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun kabul edilmesiyle, her kademedeki okullarda eğitim birliği sağlandı. Medreseler kapatılarak, ulusal, lâik ve çağdaş eğitim kurumlarıyla Türkiye Cumhuriyeti gelişimini sürdürdü. Kaynak: T.C. CUMHURBAŞKANLIĞI : Ana Sayfa
Tevhid-i Tedrisat (Öğretim Birliği) Kanunu'nun kabulü.
Hilâfetin kaldırılmasına ve Osmanlı Hanedanı'nın Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışına çıkarılmasına dair Kanun'un kabulü. Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Vekaleti kaldırıldı. (Genelkurmay Başkanlığı, hükümet ve siyaset dışına çıktı)
Helifeliğin, Şeriye ve Evkaf Vekaleti (Din ve Vakıf İşleri) ile Erkan-ı Harbiye-i Umumiye (Genel Kurmay) Vekaleti kaldırıldı (laik devlete doğru ilk adım), Tevhid-i Tedrisat (Eğitim ve Öğretim Birliği) yasasının kabulü.
Seriye ve Evkaf Vekâleti ile Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Vekâleti'nin kaldırılmasına dair Kanun'un kabulü. (Seriye ve Evkaf Vekâleti'nin dinî hizmetlerini yürütmek üzere Diyanet İşleri Başkanlığı, Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Vekâleti'nin yerine Genelkurmay Başkanlığı kurulmuştur).
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından TBMM’nin 3 Mart 1924’te kabul ettiği 431 sayılı kanunla, Osmanlı Hanedanı’nın 144 üyesi sınırdışı edildi. Sirkeci İstasyonu’ndan 5 Mart akşamı kalkan Simplon Ekspresi’ndeki yolcular, dönüşü olmayan bir yola çıkmıştı.
Halk Fırkası meclis grubunda halifeliğin kaldırılması ile ilgili önerge hazırlandı. Önergeye Konya mebusu Musa Kazım ile Eskişehir mebusu Azmi Bey karşı çıktı. Meclis'teki görüşmelerden sonra "hilafetin ilgasına ve hanedanı Osmani'nin Türkiye Cumhuriyeti memaliki" dışına çıkarılmasına dair kanunu kabul edildi.
Atatürk'ün. Darülfünun adına saygı ve bağlılık duygularını ileten İstanbul Darülfünun Emini İsmail Hakkı (Baltacıoğlu) Bey'in telgrafına cevabı: "Memleketimizde demokrasi ve cumhuriyet ilkelerinin tam ve kesin şekilde uygulanması ve memleketimizin bilim ve uygarlık tarihinde lâyık olduğu yüksek düzeye erişme hususunda Darülfünunumuzun görüşü ve ilme dayalı şuurlu çalışma ve uyarılarının daima en kıymetli ve yararlı etken olduğunu bu vesile ile de tekrar eder, hakkımda samimî şekilde hislerini belirten muhterem heyetinize teşekkürlerimin iletilmesini rica ederim."
1924 - The Caliphate is abolished.
The Ottoman dynasty is exiled, religious schools are closed down, and organized Islam becomes regulated by the state.
1923 - Atatürk'ün, Süryanî Patriği İlyas Efendi'yi kabulü.
1922 - Ankara'da, Sovyet Elçisi Aralof'un, Elçilik binasında, Atatürk şerefine öğle yemeği vermesi ve Aralof'un söylevine Atatürk'ün cevap konuşması: "..Devletlerin başlı başına ayrı ayrı kuvvetli olması, ayrı ayrı bağımsızlık fikriyle duygulanmış ve hazırlanmış bulunması lâzımdır."
1921 - Atatürk'ün, Afganistan'ın kurtuluş günü münasebetiyle Afgan Elçiliği'nde verilen ziyafette Afganistan Elçisi'nin söylevine cevap konuşması.
1920 - Yunanlılar'ın ileri harekata başlaması.
Yunanlılar, Gölcük Yaylası ile Bozdağ'ı işgal etti.
İngiltere'nin baskıları karşısında Ali Rıza Paşa kabinesi istifa etti.
Yeşilordu Cemiyeti kuruldu. (Bazı kaynaklar bu konuda farkı tarihler vermektedir.)
İsmet (İnönü) Bey'in, İstanbul'daki durum ve Kuva-yi Milliye aleyhindeki faaliyetler hakkında Atatürk'e telgrafı.
Atatürk'ün, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti örgütüne, merkez şubelerin resmî işlemlerinin tamamlanmasını isteyen genelgesi.
Atatürk'ün, Kara Vasıf ve Baha Sait Beylerin girişimlerinin Heyet-i Temsiliye tarafından uygun görülmediğine dair Kâzım Karabekir'e telgrafı: "İçeride ve dışarıda siyasî ve icraî tedbirlerden millete karşı, dünyaya karşı, tarihe karşı Heyet-i Temsiliye'nin sorumlu olduğunu açıkça bildirdik. Baha Sait Bey'in Bakû'de bulunduğu anlaşılıyor. Oradaki kişilere bu adamın Cemiyetimiz ve memleketimiz adına hiçbir sıfat ve yetkiye sahip olmadığının tarafınızdan bildirilmesi."
1920 (3-4) - Atatürk'ün, Manyas ve Gönen bölgelerinde ikinci defa isyan çıkaran Ahmet Anzavur'un milletçe kınanması hakkında vilâyetlere telgrafı: "...Vatanımızın bütünlüğü ve bağımsızlığı ve milletimizin dayanışma düzeninin aleyhinde çalışan Ahmet Anzavur ve yandaşlarını bütün milletçe kınama ve lanetleme suretiyle mukaddes millî birliğimizin bozulmaz olduğunu göstermek üzere Belediye ve Merkez Heyetleri tarafından İstanbul basınına telgraflar çekilmesine aracılığınızı rica ederiz."
1919 - Sadrazam Tevfik Paşa hükümeti istifa etti.
"Vilayat-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Milliye Cemiyeti"nin Erzurum şubesinin kuruluşu.
Atatürk'ün, Harbiye Nazırı Ömer Yaver Paşa'nın 24 Şubat 1919 tarihli yazısına cevabı: "...Herhalde ordu komutanlığından istifa etmedim, adı geçen komutanlıktan uzaklaştırılmadım veya emekli edilmedim. Yaver Paşa Hazretleri'nin bana emsal göstermek istediği kişilerin hiçbiri emsalim değildir. Kanun ve kazanılmış hakkım göz önüne alınarak gereken işlemin yapılması."
1918 - Rusya'nın, "Brest-Litovsk Antlaşması'nı imzalayarak I. Dünya Savaşı'ndan çekilmesi.
İkinci, Brest-Litovsk antlaşması (Avrupa imparatorlukları ve Rusya).
Erzurum'un geri alınması.
Birinci Alman saldırısı; Somme bölgesinde.
Doullens konferansı, Foch'un Müttefikler'in Batı Orduları başkomutanlığına atanması.
1917 - Başkomutan Vekili Enver Paşa'nın, durumu yerinde inceledikten sonra emri: "Medine'nin boşaltılması ve Hicaz'daki kuvvetlerin, Filistin'de kullanılmak üzere geri çekilmesi.
2. Ordu Komutanı Ahmet İzzet Paşa'nın, -izinli olarak gittiği- İstanbul'dan Diyarbakır'a dönüşü.
1912 - Derne bölgesindeki yerel kuvvetlerin, İtalyanlara baskın şeklinde taarruzu, şiddetli çarpışmalar olması ve Atatürk'ün komuta ettiği Doğu Kolu'nun taarruzu karşısında düşmanın bozguna uğrayarak ağır kayıplar verişi.