Merhaba sevgilim.
Bak yine geldim. Olduğun yerde de yalnız bırakmadım seni. Hani hep söylerdim ya 'yanındayım' diye, bak yine tuttum sözümü.
Burası neden böyle karanlık ?
Neden bu kadar soğuk ?
Neden bu kadar ürpertici ?
Korkmuyor musun peki ?
Tamam tamam sustum sevgilim. Özür dilerim. Sanırım biraz fazla soru sordum. Sen sevmezsin pek konuşmayı. Tenine dokundum biraz önce.
Neden ellerin soğuk ?
Neden uyanmıyorsun ?
Ne için bu kalabalık ?
Neden herkes bize acıyan gözlerle bakıyor ?
Peki ben seninle konuştuğum halde, neden başkasıyla konuşamıyorum ?
Neden yutkunamıyorum ?
Korkuyorum sevgilim. Neden, neyden korktuğumu bilmeden korkuyorum.
Elini tuttum sevdiğim. Bana güç vermeni bekliyorum. Yavaş yavaş uyuşuyor vücudum. Ellerini ellerimde hissedemiyorum artık.
Üşümeye başladım. Uykum geliyor sevgilim, kay biraz öteye göğsünde uyumak istiyorum. Vücudum tamamen uyuşmadan son kez öpmek istiyorum seni.
Eveet. Öptüm işte. Artık yolculuk vakti. Kapattım gözlerimi, çektim beyazı başıma. Hadi sevgilim uzat ellerini bana korkma, korkma bırakmam seni bir daha.


alıntı