Sana...
Heyecandan kalbini durduruverecek kelimeler yazabilirdim...
Korkmasam!
Bu korku; elinde titreyen kâğıdını az sonra masasına koyacağı... Ama aslında aşığı olduğu öğretmenine bir tek pembe cümle bile kuramayan öğrencinin korkusuna benziyor!..
Asıl imtihan; aşık olunan öğretmenin kendisi midir yoksa onun sınav sorusu diyerek önümüze koyduğu mu?..
Bilinmez!
Aynı anda karşındakine hem bu aşkı hissettirmeye; hem de hissettirmemeye çalışmak...
Aynı anda karşındakinin hem her hangi bir noktayı yanlış anlayıp senden uzaklaşmamasının; hem de basit sıradan cümleler içinde saklı şekerlerin tadıyla sana doğru yaklaşabileceğinin hesaplarını yapmak...
Aynı anda karşındakine hem zihninin her şeyden çok kendisiyle meşgul olduğu hissini vermek; hem de yine onun seçtiği en çetrefil problemleri herkesten daha iyi çözebileceğini ispata çabalamak...
Aynı anda hem karşındakinden ve onun dersinden geçmeye uğraşmak; ve yine aynı anda onun dersinde onunla kalmayı arzu etmek!..
Ve aynı anda bunca “aynı anda”nın hangisi ne kadar kolay;
..ve hangi biri ne kadar zor?..
Her yazılan eğer anlaşılmış olsaydı;
Anlayanlardan ve çoğu yazanlardan acaba kaç taneciği mahvolmaktan kurtulabilirdi?..
Pişirip yemek veya satıp parasını cebine koymak değil...
en büyük zevki;
..ağırlaşan oltayı kendine doğru çekmektir!
.....
Balıkta akıl olsaydı;
Ava insanların iğnelerine kendisi kadar ağırlıklar asar... Onları sevindirir heyecanlandırır üzer kızdırır... Ama durmadan oyalar ve hep kendisiyle meşgul ederdi!
Onların gözünü başkasına aldanmaktan korur...
Ama kendini de; tatil günü eğlencesine çıkmış bir eli oltalının ellerine teslim etmezdi!..
Şimdiii... Şimdi sen beklerdin ki; heyecandan kalbini durduruverecek cümleler okumuş olmayı! Değil mi?..
Biliyor musun; yazıya hangi kapıdan gireceğini seçmek benden... Fakat yazının nasıl ne şekilde biteceğini bilmek benden değil!..
Çünkü bu işin iki “çünkü”sü var; biri sen biri ben...
İki kolu iki kanadı iki kapısı var. Bir zorluğu bir kolaylığı var. Bir tadı bir tuzu bir aydınlığı bir karanlığı var...
Yani iki insanı var; bir sen’i ve bir de ben’i var...
İnsan deyince durup düşüneceksin zaten... Sonra bir daha düşüneceksin sonra bir daha düşüneceksin ve sonra bir daha ve sonra bir daha...
.....
Not:
Henüz kalbin heyecandan durmadı değil mi?..