Birazdan başka şeyler ve insanlar beni yeniden ele geçirecekler.
Ama şu dakikayı zamanın dokusundan kesip ayırmama izin veriniz başkalarının sayfaların arasına bir çiçek bırakması gibi.
Onlar aşkın kendilerine hafifçe dokunuverdiği bir gezintiyi sayfaların arasına hapsederler.
Ve ben de geziniyorum ama beni bir Tanrı okşuyor.
Yaşam kısadır ve zaman yitirmek günahtır. Bütün gün boyunca zaman yitiriyorum ve ötekiler çok olduğumu söylüyorlar.
Bugün mola verdim ve kalbim başını alıp kendisiyle tanışmaya gidiyor.
Yine bir iç sıkıntısıyla boğulursam bu cıva zerreleri gibi parmaklarımın arasından kayan o tutulamayan anı hissettiğim içindir.
Dünyadan ayrılmak isteyenleri bırakınız.
Ben hiç yakınmıyorum çünkü doğuşumu seyrediyorum.
Bu dünyada mutluyum; çünkü bu dünya benim krallığım.
Geçip giden bulut ve solan an. Kendi ölümüm kendimde.
Kitap sevilen bir sayfaya açılır. Bugün dünyanın kitabının açıldığı sayfa ne kadar da yavan.
Acı çektiğim doğru mu acı çekiyor olduğum doğru değil mi; ve çekilen bu acı başımı döndürüyor çünkü bu acı
bu güneş ve bu gölgelerdir bu sıcak ve havanın derinlerinden gelen çok uzaktan hissedilen bu soğuktur.
Her şey gökyüzünün tüm doluluğunu boşalttığı şu pencerede yazılı olduğuna göre bir şeyler ölüyor mu
insanlar acı çekiyorlar mı diye sormalı mıyım kendi kendime?
Önemli olan olmak yalın diyebilirim ve birazdan diyeceğim.
Hayır önemli olan doğru olmaktır ve bunun içinde hepsi vardır insanlık da yalınlık da.
Ve dünya olduğum zaman değilse ne zaman daha gerçek ve daha saydam olurum ?