Ayak Seslerim Seni Ürkütmesin
Bazen Gelir
Bazen Giderim
Yolun Aynı Nede Olsa ..
Ayak Seslerim Seni Ürkütmesin
Bazen Gelir
Bazen Giderim
Yolun Aynı Nede Olsa ..
Zaman Aşımına Uğradı Varlığın.
Güz sabahı buğusunda bir salkım üzüm mü avuçlarımdaki ne?
Ayışığı yansıyor yüzüne.
Ben böyle bulutsu yüzü, ben böyle ışıksı yüzü
bir onyedi yaşındakinde gördüm,
bir de şimdi düşümde.
Yükseklerden bakamıyorum
Korkuyorum
Derinlik çekiyor kendine
Düşecekmişim gibi içimin derinliğine
Başım dönüyor yükseklerden
Çekiyorum beni kendi derinliklerime
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,
Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
Sende tattım yemişlerin cümlesini.
Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek kadar mübarek,
Su gibi aziz bir şeysin;
Nimettensin, nimettensin!
Desem ki...
İnan bana sevgilim inan,
Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
Ve soframda en eski şarap.
Ben sende yaşıyorum,
Sen bende hüküm sürmektesin.
Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
Günlerden sonra bir gün,
Şayet sesimi farkedemezsen,
Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
Bil ki ölmüşüm.
Fakat yine üzülme, müsterih ol;
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
Hatırla ki mahşer günüdür
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
Cahit Sıtkı Tarancı..
Dayan serçe yüreğim dayan
Geceler uzun
Geceler zifiri karanlık
Kapkaranlık yosun kokan hücre
Serçe yüreğim daralıyor
Gitmiyor serçe yüreğimden kederler
Yüreğim sancıyor
Tutsak etmiş beni hasretin
Ben bu özleme demlemişim gönlümü
Yudum yudum içiyorum
Geceler hüzün
Geceler hasret
Geceler kabus
Tutsak olmuş gönlüm sevdana
Serçe yüreğim ürkek kafeste sanki
Ve bu sevda yaralar beni bitirir
Kanatır serçe yüreğimi
Ben bu sevda uğruna
Tutsak düştüm vurgun yedim
Dayan serçe yüreğim dayan
Bu sevda daha seni çok yaralar.
Astı yüzünü Mart,
ilk gününden.
kaybol diyor ortalıktan,
azalıp durma..
oysa tebessüm çekti canım,
seni anımsadım,
üstüne alınma..
ayırabiliyorsan gülün dikenini,
yüreğine batan diğer acılardan,
çok yaşa sen çocuk,
çok ve mutlu yaşa..
unuturum ben de elbet..
bir şiir örtsün üstünü,
laleler yanağında kalsın..
bir omzumu da düşüne bıraktım bak,
kan-revan diğeri, affet..
Hasretimizde yağmur damlası,
çölün teninde üşüyen yaprak gibi,
kuruyoruz gönül..
bırak ipini uçurtmanın,
bugün erken yaşlanacak.
eksik kalsın ömrümüz,
lal olalım şarkımıza..
fırtına koparsak da kelebek kanadıyla,
bir ses dokunmayacak gözyaşımıza..
sevda büyümüyor göğsümüzde,
duvarların kuytusunda nem gibiyiz,
soluyoruz gönül..
tut elinden uçurtmanın,
be gece bizimle kalsın.
denize gömülmesin yakamoz,
ay güneşe tutulmadan..
ve girmesin seher düşümüze,
umutlar tenimize sığınmadan..
tütünden değil bu kalp ağrısı,
bu yara kapanacak gibi değil,
ölüyoruz gönül..
Şu anda 29 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 29 misafir)