Atatürk’ü muayene eden Prof. Dr. Sabit Erdelhum, Atatürk muayeneden sonra kendisine teşekkür ettiğini belirterek, şunları söylediğini anlatır:
-“‘Yapacağınız muayeneye hazırım doktor’ dedi ve muayene bittikten sonra sordular:
-‘Beni nasıl buldunuz, doktor’ teşhisim üzücü değildi. Fakat kendilerine bazı tıbbi uyarılarda bulunmam gerekiyordu. Durumu kendilerine arz ettiğim zaman, tatlı tatlı güldüler ve özellikle ne öğütlemek istediğimi sordular. Bu defa Atatürk’e ben sordum:
-‘Akşamları iki üç kadeh içki alır mısınız, Paşam.’ Atatürk bir süre durdu, sonra gülerek şu cevabı verdi:
-‘Evet, alırım ama sorduğunuz kadeh adedine bir sıfır eklemek suretiyle.’ Bu cevap beni çok endişelendirmişti. İki üç kadehin önüne sıfır koyduğumuz zaman 20, 30 kadeh ederdi. Verilecek cevap ve öğüdü tasarlamaya çalışırken Gazi sordu:
-‘Niye sustunuz, doktor.’ Şu cevabı verdim:
-‘Susmadım, Paşam. Şu kısa sessizliğim emin olun bir üzüntü ifadesidir.’
-‘O halde doktor, kesin öğüdünüzü öğrenmek isterim?’
-‘O halde, Paşam, Sizin izninizle arz edeyim ki, o iki üç kadehin ardına konan sıfıra izin veremeyeceğim.’ Boyunlarını büktüler ve aynen şöyle dediler:
-‘Tuhaf! Demek bu öğütte direniyorsunuz?’
-‘Evet, saygı değer Paşam, direniyorum.’
-‘Demek bu sıfır ekleme konusunda isminiz gibi sabit direnmedesiniz?’
-‘Tıp öyle söylüyor Paşam, emir ve irade sizin... Biz sadece tıbbi görevimizi yapıyoruz.’ İşte bu sırada büyük Atatürk’ün gözleri şimşek gibi bir defa çaktı ve bulunduğumuz odanın duvarlarında dolaşmaya başladı. Bir süre sonra o emsalsiz bakışların bir levhaya takıldığını gördük. Atatürk eliyle bu levhayı işaret ederek:
-‘Evet, doktor, dedi haklısın.’ Odadaki levhada şu cümle yazılıydı:
-‘Hak bellediğin yolda gideceksin.’ Huzurlarında hürmetle eğildim ve tekrarlayarak arz ettim:
-‘Evet, Paşam, biz doktorluk görevimizi yapıyoruz.’
Beni büyük övgülerle utandıran kahramanlar kahramanı, sonradan öğrendim ki bu kadehlere sıfır koymamak konusunda en neşeli anlarında bile sofralarında bulunanlara:
-‘Doktorluk görevine karışma yok’ diyerek içki almadan perhiz ederlermiş.”
Kaynak: Atatürk’ten Gençliğe Unutulmaz Anılar, Ahmet Gürel, Mayıs 2009