Yemek yerken ağız şapırdatmak hemen her kültürde ayıp bir hareket sayılır. Bu nedenle de sofrada uyulması gereken görgü kurallarından bahsederken daima şu cümleyle karşılaşırız: “Yemek yerken ağız şapırdatmayın”. Oysa Çin’de yemek yerken ağız şapırdatmak, hatta geğirmek son derece normal bir hareket sayılır; kimilerince yemeği beğenmenin başlıca göstergesidir.


Çin’den verdiğimiz bu örnek elbette bir istisna. Ama her ülkenin yüzyıllar içerisinde oluşmuş bir sofra kültürü var. Globalleşen dünyada bu kültürler birbirine geçip benzerlikler gösterse de, özünde bazı farklılıkları halen barındırıyor. Bu zincir aile ilişkilerinden beslenmeye kadar uzayıp gidiyor.


Gelin, belli başlı ülkelere göre sofra adet ve alışkanlıklarına bir göz atalım.




  • Çatal yerine hashi adı verilen çubuklar kullanılır.


  • Yemek sırasında kimse birbiriyle çok fazla konuşmaz. Yemek iştahla, ara verilmeden yenilir.


  • Tüm yemeklerden azar azar tadılır.


  • Boşalan bardaklara servis yapılır; kimse boşalan bardağını kendi doldurmaz.


  • Yemek yerken ağız şapırdatmak ve geğirmek çok normal bir durumdur; bu yemekten tatmin olunduğunun göstergesidir.


  • Yemekten doyum sağlandığı takdirde tabakta biraz yemek bırakılır. Yoksa ev sahibi, misafirini yeterince doyuramadığını düşünür.


  • Yemek sonunda tatlı yerine meyve yenir.







“Yaşamak için ye, yemek için yaşama” anlayışıyla geliştirdikleri yemek kültüründe, sofrada geçirilen süre oldukça uzundur. Yemekler sadece doymak için değil aile ve dostlarla vakit geçirmek amacıyla yenir.

  • Yemek zevk alarak yenmelidir, bu yüzden kimse istemediği bir yemeği yenmeye zorlanmaz.


  • Makarna ve risotta gibi hamur işleri, balık ve et gibi doyurucu yemeklerden önce servis edilir.


  • Lazanya bıçak kullanılarak yenmez. Aksi takdirde kişinin yemeği sert bulduğunu ima ettiğini farz ederler ve bu hareket, yemeği yapana hakaret olarak algılanır.


  • Spagettinin kaşıkla yenmesi hoş karşılanmaz. Çatalla yenmelidir.


  • Salata genellikle en başta değil en sonda yenir ve bunu sindirime yardımcı içecekler takip eder.


  • Capuccino kahvaltı içeceği olarak görülür. Akşam yemeğinden sonra asla içilmez.


  • Kırmızı şarabın soğutulmasına karşıdırlar. Ancak beyaz şarap soğuk içilebilir.





Çinliler gibi Japonlar da hashi adı verilen yemek çubuklarıyla yemek yerler.
  • Tabaktaki yiyecekleri yemek çubukları kullanarak karıştırmak, yemeği alt üst etmek, bir kişiyi ya da nesneyi bunlarla göstermek görgüsüzlük olarak kabul edilir.


  • Yemek yerken ağızla ses çıkarmak olumlu karşılanır. Kişinin yemeği lezzetli bulduğu mesajı alınır.


  • Isırılan yiyeceğin tabağa geri konmaması, yiyeceğin bir seferde yenmesi gerekir.


  • Sushi yenen bir mekanda balığın tadını değiştireceğinden sigara içilmesi yasaktır. Aksi halde, bu aşçı ve garsonlara hakaret olarak algılanır.


  • Masada kimsenin bardağı boş kalmamalıdır. Bu yüzden herkes birbirinin bardağını doldurur.









  • Sofrada servis önceliği en yaşlı kişiye aittir.


  • Masada ellerin herkesin görebileceği hizada tutulması gerekilir.


  • Votka dolu bardaklar tokuşturulmadan yemek yenmez ve içki içilmez.


  • Kadınlı erkekli olan sofra düzeninde kadının içkisi erkek tarafından doldurulur.


  • Yemek yerken başkasının tabağına bakmak kabalık olarak algılanır.




  • Nezaket gereği, misafir olarak gidilen yerde, ev sahibi yemeğe başlamadan kimse yemeğe başlamaz.


  • Meyve, ekmek gibi yiyecekler elle yenilebilir. Ancak ekmek önce yenilebilecek şekilde küçük parçalara bölünür.


  • Yemek, ağız tamamen açık şekilde yenmez. Kaşığın ağıza paralel olarak tutulmasına dikkat edilir.


  • Masada kullanılan peçeteyle burun silinmez.


  • Kucağa serilen peçete, lavaboya gitmek için kalkıldığı zaman masaya değil, sandalyeye bırakılır.


  • Yemek esnasında çalan telefona cevap verilmez.


  • Yemek sonunda kullanılan çatal, bıçak ve kaşık masaya geri konmaz, tabak içinde tutulur.







  • Sofraya oturulur oturulmaz bacağın üzerine bez peçete konulur.


  • Dirsekler masadan her zaman uzak tutulur, masaya konmaz.


  • Masada yemek servisi esnasında, "lütfen" ve "teşekkür ederim" kelimeleri sık kullanılarak memnuniyet bildirilir.


  • Tabaktaki yemek bitmeden başka bir yemeğe geçilmez.


  • İçilen her yudumdan sonra ağız peçeteyle silinir.


  • Yemeğin bittiğini belirtmek için çatal ve bıçak tabağa konur. Böylece, yemek servisi yapılmaz.


  • İçki servisinin yinelenmesi istenmiyorsa içkinin çok az bırakılması gerekir. Böylece servisi yapan, kişinin daha fazla içki içmek istemediği mesajını alır.