Hasret gibi sokul ruhuma, ah ölüm gel de gir koynuma,
Seviş acılarımla, arsız bir gecenin sokaklarında bağıra çağıra!
Nefes nefese, çığlık çığlığa!
Kaçmalara düğümlenmiş kimliğinle söndür baharımı,
Şevkinle bi-çare eyle hadsiz uykularımı!
Çek tetiği! Vur aşkı gözlerimden,
Korkma! Vur gitsin can evimden!
Ömrüm gecenin ezberinde kaybolsun,
Ilık nefesin tenimde hapsolsun,
Bak ruhuma, gözlerinin efsunuyla hasretim solsun..
Parmakların dalga dalga gezinirken çıtıllarında,
Bir rüzgara haşince bırak, ıslak saçlarım savrulsun!
Bırak aşk aksın kaleminden,
Bırak düş dökülsün gözlerinden,
Bırak söz düğüm olsun dilinde,
Bırak kelama dönsün hüzünleri,
Bırak yaşlar yıldızlar gibi kayıp gitsin dünlerinden!
Bırak 'muhabbet payını' alsın ölümden!
Bırak..
Hüzün kraliçesi tacını takmaktan yoruldu!
Bırak artık..
'O' hüzne dair kotasını çoktan doldurdu..
Bırak ki,
Sevmelerin bağrından tutunabilsin düşleri,
Bırak ki,
Huzuru aydınlatabilsin ışıldayan gülüşleri..
Bırak ki,
Gönlünün denizinde boğulsun, gitsin hüzünleri..
Bırak ki,
Mutluluğa kavuşmanın da hikayesini dökülsün kaleminden;
Bırak,
Yüreğinde kanadı kırık bir kuş olsun,
Uçup acılarından dallarına konsun '