Bi gülümse yeter, bi tebessüm kafi... Sen batan gemilerimin etrafındaki ıssız adacığımsın benim, boş yere şemsiye aldım zannettiğimde yüzüme damlayan yağmur tanemsin.Geçtiğim köprülerin iki ucusun sen. Son paramı verdiğim piyango biletime vuran piyangosun sen. Hayal kurupta yüzünü hatırlayamadığım sevgilimsin. Kurduğum cümlelerde adın geçtiğinde bir aşk şiirine dönüşme sebebisin. Kışın soğuğunda donmak üzere olan sokak çocuklarının yaz güneşisin sen, şarkıların bittiği yerde başlayan semfoni senin sesin. Uyandığımda başucumdaki günaydın öpücüğümsün sen, siyah bir tuvale damlayan bir kırmızı noktasın sen, tuvali değerlendiren. Bir orkestrasın sen, aşıklar için dram müzikleri çalan. Elimi cebime attığımda beni gülümseten hatıramsın sen, yukarıya baktığımda uçan kuğulardan birisin... Romanlarımın eksik sayfalarından dolayı anlayamadığım kısmısın sen, vizyondaki filmlerden seçilecek en iyisi. Kaybolduğum ıssız yollardaki son tabelamsın sen, biten yakıta son istasyonum. Trenlere eklenen son vagonumsun sen, çekip gidebileceğim son tren. Elektriklerin kesildiği bir şehirde sahil ateşimsin sen..
Adının olmadığı cümleleri anlayamıyorum, afişlerde sen varsın daima rüzgarda sana ait bir rayiha... Bir gülücüğün yeter bana... Bunların hepsi sen iken, fazlasını isteyemem...