Kumdan Kaleler Yapalım Seninle
Yüreğime sığmayan bir aşk yaşamak istiyorum seninle.
Tenimi güneşten dahi kıskansan, senden başka su bile değmese dudaklarıma.
Ataerkil bi ilişki yaşamak istiyorum mesela.
Sen önde yürü ben bir adım gerinde ama elim elinde.
Aklım fikrim sen de.
Bir evimiz olsun; derme- çatma.
Beyaz peynir ve siyah zeytin adı aşk değil mi?
Çay saatlerimiz olsun ki ben kahveyi severim, sırf senin dudakların tebessüm şekline bürünsün diye; kek yaparım bazen de sana.
Bir evi paylaşmak istiyorum mesela.
Kibritten bile olsa içinde senin nefesini hissedebileceğim bir evimiz olsun istiyorum.
Annen de gelir ziyaretimize.
İş dönüşünü beklerim pencerede.
Masa hazırdır ve yemekleri üçüncüye ısıtıyorumdur belki de. Ama beklerim işte…
Anahtarı çevirişin nasıl huzuru konduruyorsa içimin en içine, menteşenin kulaklarımda bıraktığı sesle güler gözlerimin içi de.
Belki yer sofrasında belki masada kırmızı bir mum yakarım aşkımızın en ücrasına.
Ki gözlerinin şavkı onu dahi söndürür;
Eline sağlık dersin, yüreğime teşekküründen sonra.
Bir evimiz olur işte, duvarları mavi; umudumuzun rengi.
Canımızın canı istediğin gibi erkek, sonra bir de kız koruyup kollar abisi;
Senin beni gözünden sakındığın gibi…
Ömrümü bitirmek istiyorum seninle. Yaşamasak bile seninle bitmeyi yeğliyorum.
Ağlamam inan. İçim çizilse de susarım belki kan kusarım ama ağlamam, yanımdaysan.
Kalbim koşar yamaçlarına, dudaklarım konar dudaklarına.
Gözlerim ki bir umut yüzünde;
Çocukluğuma dönelim birlikte…
Mahalledeki en yakın arkadaşım ol. 9taş oynarız ha bir de seksek…
Tek tek her günü beraber gezsek…
Çocukluğuma dönmek istiyorum seninle.
İçim saf ve temiz, sen gibi.
Ellerimi hiç bırakma.
Deniz kenarına gidelim.
Çocukluğuma dönmek; kumdan kale yapmak istiyorum seninle…
Yıkılacağını bile bile…
Sadece kumu az taşıdığın için küsmek istiyorum sana…
Kumdan kaleler yapmak istiyorum, mesela…