sen benim hiçbir şeyimsin
yazdıklarımdan çok daha az
hiç kimse misin bilmem ki nesin
lüzumundan fazla beyaz
sen benim hiçbir şeyimsin
varlığın yokluğun anlaşılmaz
.
diye başlar ilk mısraları
.
şiirin ilginç bir öyküsü varmış. atilla ilhan’ı o yıllarda izmir de yaşarken bazı genç kızlar telefonla ararmış. bu kızlardan bazısı adını verirmiş bazısı da kimliğini gizler içinden geldiği gibi özgürce konuşurmuş. bu kızlardan bazılarıyla kültür park ya da karşıyaka’da denize karşı oturur konuşur sohbet ederlermiş. kimisi ise ‘’meçhul’’ kalmayı tercih edip sadece telefonla konuşurmuş.
bu güzel şiir de böyle hoş, gizemli telefonların birbiri ardına edilmeleri sonucunda yazılmış. atilla ilhan o günlerle ilgili şunları paylaşmış kendini sevenlere.
‘’Kim olduğunu hala bilmediğim o genç kız en çok da geceleri beni arar. sıcak biraz kırık sesiyle dakikalarca konuşurdu. ben de konuşurdum elbet. allah bilir ona neler anlatsrdım. derken, dönüp dolaşıp onun benim neyim olduğu sorusuna takıldık.
Sıcak bir yaz akşamı gibi hatırlıyorum ‘sen dedim, benim hiçbir şeyimsin!’
sonra bu yeni şiirin ilk mısrası oldu. bitirip ona okuduğumda adamakıllı içlendiğini hatırlıyorum.
kimdi dersiniz?’’
Ayrıca ahmet kayanın seslendirdiği şarkılı-türkülü bir hali de var. dinlenesidir ona göre.
bknz: http://www.youtube.com/watch?v=pbB2SoUg9og