Bu kadar şey akıl edip kendini aptal hissetmen gerçekten çok aptalca.
:D
Müziğe devam.
Bu kadar şey akıl edip kendini aptal hissetmen gerçekten çok aptalca.
:D
Müziğe devam.
Bahar gelsin; şöyle Mayıs falan.
İki kişi pikniğe çıkalım. Çimenlerin üzerine sereceğimiz bir örtümüz, içine ıvır zıvır koyacağımız bir sepetimiz olsun.
Alabildiğine ağaçlı, çimenli, güneşli bir alan. Tişört giymeye uygun bir hava.
Ben örtünün bir köşesine bağdaş kurup oturayım. Bacaklarımın arasında bir şişe dark olsun. Elimde de yuvarlak bir şeyler, fındık gibi. Bir yandan onları yiyeyim, diğer yandan bana fizik anlatmanı dinleyeyim. Ya da kimya, ya da biyoloji, matematik bile olabilir ama tercih etmem. Siyasi altyapısıyla birlikte 20. yüzyıl sanat anlayışını da anlatabilirsin.
Öne arkaya sallanarak, arada ağzıma bir fındık atarak ve bazen "ama, zaten, elbette, peki, ve sonrasında" içeren cümleler kurarak seni dinlemek istiyorum.
Az önce aklıma gelen sahne buydu.
Bu kadarını gördüm, çok sevdim.
Senin kim olduğunu bilmiyorum,öğrenmek için baharı bekleyeceğim.
Lütfen orada ol.
Henüz tanışmadığı biriyle -di'li geçmiş zamanda kalır mı insan?
"Gitti, bitti, aslında yoktu ama sevdi...Çok da umurumdaydı..."
Sevildiğini bilmek o kadar güzeldir ki, sevildim demek için çok geçtir bazen...
Öyle saçma sapan seversin ki, sevdim demek için çok erkendir bazen..
Birbirinize birkaç aşk kadar geç kalmışsınızdır belki,
Belki de hiç tanışmamışsınızdır aslında ama yolda görseniz tanımak istersiniz birbirinizi.
Gözleri her gün saatlerce gözlerine bakmış gibi, sesi hep kulağında çınlamışçasına seversin oturduğun yerden olmayan birini. Beyaz atıyla her gün karşına çıkacakmış gibi... Ama bilirsin şövalyeler yoktur artık kalabalık şehirlerde. Zaten atıyla gelmesi de çok uzun sürmez miydi?
Henüz görmediği biriyle geçmiş zamanda kalır mı insan?
Sanki çok büyük bir aşk yaşamış gibi...
Olmayan birine kızar mı insan hala gelmiyor diye? Nerede şimdi ne yapıyor diye merak eder mi? Sanki her şey yaşanmış, bitmiş geriye bir tek sen kalmışsın gibi...
Henüz dokunmadan yüzüne, birden tokat atar gibi..
Ne kadar gitse de kalır mısın onda? Yolda görse tanır mı seni?
Senin ondan tamamen vazgeçtiğini bilmiyordur belki...
Senden tamamen vazgeçebildiği için onu affetmeyeceğini bile bile tanışır mıydı seninle?
Yolda görüp tanırsınız belki birbirinizi.
Sonra olacakları düşünüp bırakıp gidersiniz.
Hiç tanışmamış gibi... Tanıştığınıza memnun olmamış gibi kalırsınız –di'li geçmiş zamanlı kelimelerde.
Geçtir artık yaşanmamışları yaşamak için çünkü kırgınsındır. İçin buz keser, aslında hiç görmediğin birini bir daha görmek istemezsin. Birkaç gün sonra da unutursun henüz yaşanmamış her şeyi.
Yanlış zamandır çünkü...
Tanrının yanlış işi varmış gibi Rıfkı..
Böylesi daha güzel Rıfkı, emanet ediyorum sana..
Kafamı karıştırmak derdin?
Sen de kendimi görmek hoşuma gidiyor:)
Ben senin aynan değilim.
:)
Kalbime düştün Rıfkı..
İyi misin?
Şu anda 6 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 6 misafir)