Müzikte 15. yılını kutlayan Gökhan Tepe, altıncı albümü ‘Aşk Sahnede’ ile en çok satanlar listesindeki yerini aldı. Geçmişte yaptığı hatalardan ünlü şovmen Beyaz’ın yeni çıkacak albümüne verdiği şarkıya kadar her şeyi anlatan Tepe, aşk hayatı ile ilgili olarak da “Kalbim dolu, evliliğe soğuk değilim” dedi.
Gökhan Tepe ile Asmalımescit’te buluştuk. Konuşacağımız çok şey birikmiş meğer... Sohbetimize 15 yıl geriye dönerek başladık...
15 yıldır Gökhan Tepe dinliyoruz. Seneler ne kadar da çabuk geçiyor.
Aynı fikirdeyim. Rüzgar gibi geçti. İlk klibimin yayınlandığı gün geldi şimdi gözümün önüne. Müthiş heyecanlıydım, kalbim ağzımda atıyordu (gülüyor). Şimdi altı albümü geride bıraktım, bir de arada single var.
Yıllar neleri değiştirdi?
Eskiden hayranlardan çuvallarla mektuplar gelirdi. Şimdi e-mail’e döndük.
Sakladığın mektuplar var mı?
Var, var. Hatta fotoğraflarımın yapıştırıldığı, altına yazılar yazılmış defterler bile var. Onlar bende hatıra olarak duruyor.
Sergilemeyi düşünüyor musun?
Sayısı sergilenecek kadar çok mu, hatırlamıyorum. Bir daha dönüp bakmam lazım. Ama güzel bir fikir buldun. Çok mektup varsa, Facebook’taki fan sayfamda yayınlayabilirim.
İlk albümün çıktığında kaç yaşındaydın?
18 yaşındaydım. 15 yaşında şarkı yapmaya başladım. Resmi olarak yaptığım ilk şarkı ‘Git Git’ diye hareketli bir parçaydı. 16 yaşımda da Erdem Kınay’la stüdyo çalışmalarına başladım.
Çok erken yaşta başlamışsın. Geriye dönüp baktığında hata yapmış mısın?
Hep tek başıma hareket ettim. Ailemin işleri çok yoğundu, biraz da asilik yaptım galiba; “Her şeyi tek başıma yaparım” dedim. Piyasanın zorluklarını bilmeden yanlış anlaşmalar imzaladım. Tecrübesizliğimin kurbanı oldum yani. Ama hepsi geride kaldı, bugüne bakalım.
O zaman artık tecrübeli bir isim olarak, müziğe yeni başlayanlara ilk tavsiyen ne olur?
Mutlaka başlarında güvenebilecekleri ve bu işlerden anlayan bir insan olsun. Bizim zamanımızda yasalarda açıklar vardı, şimdi o da düzeldi. Beş yıllık anlaşmalar 10 yıla çıkabiliyordu. Ama artık her şey doğru bir şekilde yapılıyor.
Peki, “Şimdi tamamdır, yırttım” dediğin an ne zamandı?
(Kahkahalar) 2006 yılında çıkardığım ‘Yürü Yüreğim’ albümünde bütün şarkıları kendim yazdım. İnisiyatifi elime aldığım süreç o albümle başladı. Sonraki her şey kendi kararlarım ve irademle oluşturduğum bir çizgidir. Ardından ‘Vur’, ‘Birkaç Beden Önce’ ve 
şimdi de ‘Aşk Sahnede’ ile bütün tecrübelerimi albümlerime aktardım.
‘KENDİNİ BİR ŞEY ZANNEDENLERE YAZDIM’ Klibi, ‘Kırmızı Halı’ şarkısına çektin. Parça nasıl ortaya çıktı?
Bu albüm için bir kıvılcıma ihtiyacım vardı. Repertuvar çalışmalarına 2010 yılının eylül ayında başladım. Şebnem Sungur ve Serdar Aslan şarkılarını benimle paylaştı. Ben de yazmaya başladım. Ama bir şeyler eksikti, bir tat arıyordum; yaza damgasını vuracak, insanların dinlemekten keyif alacağı bir şey istiyordum. İlk kez farklı bir şekilde bir şarkı kaleme aldım. Önce bir beste olarak başladım. Sonra içimden bir taşlama yazmak geldi. Çok sık sevgili değiştirenlere, aşkı önemsemeyip çıkarcı davranan, duygusal bakamayan insanlara bir taşlama yapasım geldi. Kendini bir şey zannedenlere yazdım; “Sana kırmızı halılar serdiler, adam oldun ya bu oyunda” dedim. İlk kez böyle bir taşlama yaptım, kendime de yakıştırdım. Sonra aranjesi yapıldı ve ortaya harika bir şey çıktı.
Şarkıyı yazarken aklından biri geçti mi?
Biri değil, birileri geçti (gülüyor). Televizyonu açtığımızda o tip insanları ekranda görebiliyoruz. Onlara gerekli cümleyi söyleyemeyen kişilerin yanına geçtim ve bir şeyler söylemek istedim. Şarkı da çok tuttu. Ama birebir kimseyi hedef almadım.
Şarkının sözlerini okuyucularımızla paylaşalım.
Biri önünde biri ardında / Ne çok seven öldü yolunda / Sana kırmızı halılar serdiler / Adam oldun ya bu oyunda / Gülmeyi kendine siper ettin / İşin olmadı ağlayanla / Ki varsa aşkın adaleti / Ödeyeceksin bir gün ihaneti / Bozmak için laneti, vazgeçtim aşkından.
Müzik camiasında hak etmediği halde, kırmızı halılarda yürüyen çok insan var mı?
Hak edip etmediklerine halk karar verir. Ben şarkıyı yaptım. Kim, kime yakıştırıyorsa kullansın.
Tarkan’ın ‘Kral Müzik Ödülleri’nde yedi ödül birden almasını alkışlayanlar da oldu, eleştirenler de. Senin düşüncen nedir?
Sadece halk oylamasıyla yapılmamış sanırım. Albüm satışları da baz alınmış. Ben bunun da doğru olup olmadığının kararını halka bırakayım.
Peki Hülya Avşar’ın, Tarkan için sarfettiği sözler doğru muydu?
Vallahi hiç bilmiyorum. Çünkü bu konuyla ilgilenmiyorum. Yorum yapmak benim haddim de değil, tarzım da.
Senin albümün, ödülü hak etmedi mi o gece?
Güzel soruyorsun (gülüyor). Sadece ben değil, orada ödül almayı hedeflemiş, düşünmüş çok insan vardır. “Bana neden ödül vermediler?” diye açıkçası hiç düşünmedim. Çünkü bana asıl ödülü halk verecektir. Bu tür törenlerde ödül almayanların başarısız olduğu sonucunu kimse çıkaramaz. Benim için en büyük ödül, konserlerimde seyircilerin şarkılarımı hep bir ağızdan söylemeleridir.
Yeni albümle ilgili nasıl yorumlar alıyorsun?
Süper şeyler söylüyorlar. Çok fazla şarkı ön plana çıktı. Hiç bu kadar renkli bir albümüm olmamıştı. 15 yıllık tecrübemi yansıttım. 30 şarkı arasından bu parçaları seçtim. ‘En Çok Satanlar’ listesinde olmak beni çok mutlu ediyor. Herkesin alın teri var, bütün sorumluluğu üzerimde hissediyorum. Allah’a şükür emeklerimiz boşa çıkmadı.
Birçok sanatçıya şarkılarını veriyorsun. Verdikten sonra, “Keşke benim albümümde olsaydı” diye pişmanlık duyduğun bir şarkın oldu mu?
Beyazıt’ın (Öztürk) yeni çıkaracağı albümde bir şarkım var, onu biraz kıskanıyorum. Ama Beyaz’ın şarkının hakkını vereceğini düşünüyorum. Çünkü ona çok yakıştı. Başkası olsaydı vermezdim. Beyazıt’la seve seve paylaştım. Albüm yapmasına da çok sıcak bakıyorum ve destekliyorum.