Bahara yetişmek isterken hazana takılı kaldık
Hangimiz ellerini uzatmadı
Nerdeydi birbirini bulmak isterken ellerimiz?
Yakalanmaktan mı korkuyordu çare tüten cümlelerimiz?
Hangimiz birlikte uyuduğumuz düşlere geç kaldı?
Uzakları yakın kılamaz mıydı hayallerimiz?
Güzele talipken kötü yazılmış senaryoları oynar olduk.
Hangimiz gönül almaya geç kaldık?
Kalplerin camdan olduğunu unuttuk.
Hiç kırılmaz sandık…
Hangimiz samimi hatır sormalara geç kaldık?
Yitirilen zamanda kazanılan anılarımızın hatırına sevemez miydik?
Karşılığı olmayan bir kaç cümleyi kuramadık.
Yurtsuzluğumuzu,kimsesizliğimizi hesaplamadan kırdık,kırıldık
Barışa dair eylemlerde el ele vermek için hangimiz geç kaldık?
Gecikmişliğimizi hesaplayamadık,
Yenilmişliğimizi,
Birlikteliğin gücünü,
Yalnızlığın çaresizliğini
Parçalanırken bütünün azametini es geçtik
Sustuk
Suskunluğumuzu öfkelerimizle beslerken
Konuşmaya hangimiz geç kaldık?
Hiç tükenmeyecek sandık zamanı
Bir kuş kanadı çırpnışı ürkekliğinde zamanlara
Hangimiz geç kaldık?
Girerken emek verdiğimiz gönülden çıkmanın anlık olabileceğinin
Hesapsız kırılganlığında
Hangimiz anlayışa geç kaldık?
Güvenilmek ve güvenmek için verdiğimiz sınavları geçtiğimizi sanırken
Şıklarda kaydırma mı yaptıkta
Güvenden uzağa düştük?
Sevmek yeter mi sandık?
Hoşgörmeyen sevginin kendi kendini tuzağa düşürdüğünü bilemedik.
Seviyorum derken güvenmeyi beceremedik.
Hangimiz geç kaldıkta elendik?
Özlem Ayral