Aşkı bir gök gibi yaydı gönüllere.
İşte oradan sesleniyorum sana.
Gel gönülden konuşalım!
Sözlerin iflas ettiği yerde buluşalım.
Sükûta boyansın her yer.
Sükût boyasın her yeri.
Yürekten selamlaşalım.
Kapat gözlerini. Gözlerin kendiliğinden kapansın.
Kalbinden – kalbime kalbimden- kalbine yollar açalım.
Göz göze gelsin gönüllerimiz.
Bütün âzâlarımız dil olsun.
Sonra vedâlaşsın birbirleriyle. zâlarımızla vedalaşalım.
Gel gönülden konuşalım!
Sarmaş-dolaş olsun ruhlarımız.
Kulaklardan dudaklardan gizlice buluşalım.
Mesâfeler kalksın ayrılıklar bitsinacılar dinsin kucaklaşalım.
Kanatlansın ruhlarımız ruhlarımız şâha kalksın. İçimizdeki aydınlığa koşalım.
Gel gönülden konuşalım!
Bağdaş kursun yüreklerimiz gökyüzünde.
Lâl olsun dilimiz sessizce çığlıklar atalım.
Gel gönülden konuşalım!
Sen semâ ol ben hevâ.
Her nefes dol içime her nefes birlikte yol alalım.
Sessizce yağalım bulutlardan.
Bulutlar sessizce ağlasın bizi.
Gökkuşağından alalım rengimizi.
Gökkuşağına tutunalım. Gökkuşağı tutsun bizi karışalım.
Gel gönülden konuşalım!
Gözyaşı kadar sıcak olsun sözlerimiz.
Gözyaşı kadar içten.
Gözyaşı kadar berrak.
Usulca süzülsün ruhlarımızdan; teker teker tane tane; coşkun ırmaklar kadar pâk.
Yetmezse bildiklerimiz bilemediklerimiz için ağlaşalım.
Gözyaşı rahmettir gözyaşı berekettir gözyaşı rağbettir;
gözyaşıyla tanışalım gözyaşıyla tutuşalım.