ÖLÜMÜ BİLE UNUTMAKTIR!


"Aşk- ilk başta bir elektriklenme, sanki bir fişe takılış; iki insanın ruh haritasının birbiri üstüne bastırılması ve ortak sokaklar, ortak köşeler, ortak duygu ve düşünceler bulunması... Aşk- bir özlem, her an onu görmek istemek, tuhaf bir biçimde yüzünü hatırlayamamak; sanki ateşli bir hastalık, sonsuz bir heyecan, bir mutluluk... Mantığın insanın ayaklarının altından kayıp, gitmesi. Belki de en heyecan verici yanı bu! Mantıksız ve yarı kör dolaşabilmek. Arzulamak... Bütün köşe başların anlam kazanması, tüm saatlerin birden çok önemli olması ve sonra zamanın birdenbire silinivermesi... Aşk, en güzel şarkıların kaynağı, bütün siyah- beyaz eski aşk filmi posterlerindeki o unutulmaz bakışlar, şiirlerin dizelerinde oynaşan yakamoz... Kadehteki deniz kuşu. Bence aşk dünyadaki en heyecan veren şeylerden biri. Bir an için içinde ne olduğunu anlayamamak, pusulayı şaşırmak, her şeyini ona vermek istemek. Coşku, mutluluk, ölümü bile unutmak! İşte aşk bence bu."