Konu: Soruyorum sana;

Kadın olmak kadın gibi yaşamak degil gerçek bir kadın olabilmek.



Kadın olmak ; sadece güzel olmak demek değil, gördüğünde o güzelliğin içinde erkeğin kendi ruhunu bulabilmesini sağlayabilmektir…
Kadın olmak ; ipek saçlar, pembe topuklar, ince bel değil, bütün bunların içerisinde bir hanımefendi olabilmeyi başarabilmektir..
Kadın olmak ; güzellik takıntısı içerisinde olmak değil, o güzelliğe akılda katabilmektir…
Kadın olmak ; insanları elinin tersiyle itip kendisinden uzaklaştırmak değil, avuçlarını sımsıkı kavrayarak insana emin ellerde olduğu duygusunu verebilmektir.
Kadın olmak ; çok konuşarak beynini didiklemek değil, sıradan ve kabullenilebilir yaşamın ne olduğunu bilebilmektir…
Kadın olmak ; şatafat düşkünü olmak değil, sımsıcak bir öpücüğün bir tek taş yüzükten daha değerli olduğunu anlayabilmektir…
Kadın olmak ; doğum günleri, evlenme günleri ve bilumum ardı arkası kesilmeyen özel gün sendromlarında pahalı hediyeler istemek değil, sadeliğin içerisinde fark edilebilir olmaktır…
Kadın olmak ; duruşu, oturuşu ve yürüyüşü abartılı olmak demek değil, kendini süs bebeği gibi ortalara atıp başkalarıyla fingirdeşmemektir…
Kadın olmak ; hangi dizi başlamış, kimler oynuyor, kim kiminle yakalanmış bunları merak etmek değil, ekonomiden, politikadan, spordan ve kültürel olaylardan haberi olmaktır…
Kadın olmak ; sırf hatun numarasıyla cahilliğini gizlemek değil, bizi kim yönetir, oligarşi, monarşi, revalüasyon, ofsayt gibi kelimelerin anlamını bilmektir…
Kadın olmak ; gezip eğlenmek değil, pazar parasını kozmetiğe yatırmaması gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu bilmektir…
Kadın olmak ; telefonda saatlerce cak cak konuşmak değil, sonradan gelen faturalara niye böyle fatura geldi acaba diye şaşırmamaktır…
Kadın olmak ; içi vıcık vıcık dedikodu yumağı içinde kaybolmak demek değil, eşini, dostunu kollamaktır…
Kadın olmak ; marka düşkünü, moda düşkünü olmak değil, sökük, paça boyu, fermuar dikebilmektir…
Kadın olmak ; marifetlerini sadece erkekleri elde ederken göstermek değil, tüm elinden gelen marifetleri içinden gelerek, göstermelik olmadan yapabilmektir…
Kadın olmak ; dır dır konuşup adamın sinirini bozup, kafatasını attırmak değil, körolası dilini gerektiğinde tutabilmektir…

Kadın olmak ; sadece alışveriş merkezlerine gidip ne bulduysa almak değil, sana don kilot almasını, gömlek ve ayakkabı numaranı bilebilmesidir…
Kadın olmak ; sadece kendi giyiminden sorumlu olup kendini giydirmek değil, zevki seni giydirecek kadar yerinde olmaktır…
Kadın olmak ; orada burada dedikodu yaparak, laf taşımak değil, seni ayıkla pirincin taşı durumlarına getirmemektir…
Kadın olmak ; güzel görünebilmek için orasını burasını her yeri görünene kadar açmak değil, dekoltesinin dozunu ayarlayabilmektir…
Kadın olmak ; saldırganlaşıp kafesinde kırbaçla eğitilmeye çalışılan bir aslana benzemek değil, yumuşak huylu olup erkeğinin dizlerinde tüyleri okşanan bir kedi olabilmektir…
Kadın olmak ; çağırdım, gelmedin, geç kaldın, aramadın, sormadın, kiminleydin, hesap ver demek değil, sana yüreğiyle güvenmek ve inançlarıyla sokulmaktır…
Kadın olmak ; sağda solda konuşulanları gerçekmiş gibi saymak değil, kimsenin arkasından konuşmamaktır…
Kadın olmak ; sınırları zorlayıp, salya sümük ağlamak, kıytırık nedenlerden hır gür çıkarmak demek değil, sözü dinlenir, anlaşılır olmaktır…
Kadın olmak ; hayatı giyim kuşam üzerine kurmak demek değil, giydiğin gömleğe hangi pantolonun yakıştığını, uyum ve uyumsuzluğun ne olduğunu bilmektir…
Kadın olmak ; dağa çıkarken rugan ayakkabı giymek değil, spor ayakkabısı ile topuklu ayakkabının ayrımı bilebilmektir…
Kadın olmak ; of yoruldum, beni ara, beni al, beni bul, bunu isterim demek değil, sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim, merak etme diyebilmektir…

Kadın olmak ; korkak ve çekingen olmak demek değil, seni seviyorum derken korkmamak, başka şeylerin arkasına gizlenmemek ve arkandan laf söyletmemektir…
Kadın olmak ; aklını sadece s**ksle bozmuş olmak değil, yanına boylu boyunca uzandığında göğsünde atan kalbinin yerine kendini, ruhunu, herşeyini koyabilmektir…
Kadın olmak ; yatağa boylu boyunca uzanmak değil, sana yatağa aşksız yatmadığını hissettirmektir…
Kadın olmak ; çıtır çerez gibi bir günlük olmak demek değil, gecelik değil ömürlük olarak yıllara rehaveti değil huzuru taşımaktır…
Kadın olmak ; sadece en s**ksi leydi olmayı bilmek değil, yeri geldiğinde hanım sultan olarak söz geçirmesini bilmektir…
Kadın olmak ; cıvık konulara takılıp zaman tüketmek değil, küsmemesini ve ayıp nedir öğrenebilmektir…
Kadın olmak ; sık boğaz edip yalancı durumuna düşürmek değil, karşısındaki insanı taşıyabilmektir…
Kadın olmak ; yapılan her tartışma sonunda karşısındaki insanı ayrılmakla tehdit etmek demek değil, sabırlı ve gururuna dokundurmadığı gibi, karşı tarafında gururunu incitmemeyi bilebilmektir..
Kadın olmak ; tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi olmak demek değil, pastırmalı kurufasülyenin yanına tereyağlı pilavı kondurabilmek ve salatasız yemeğe oturmamaktır…
Kadın olmak ; temiz olmak için yarım şişe parfümü sıkarak süslü boyacı küpü olmak değil, öpüldüğü zaman etrafa buram buram parfüm değil aşk kokuları saçabilmektir…
Kadın olmak ; sadece istemek demek değil, seni bir hamur gibi karmasını bildiği gibi o hamura kendisini de katabilmektir…
Kadın olmak ; parası yokken ezik, varken kudurmuş olmak demek değil, paranın gücünü bilebilmektir…
Kadın olmak ; değerlerini bir anlık hevesler uğruna terketmek değil, namussuzluğunu, ahlaksızlığını ancak ve ancak seni baştan çıkarırken kullanabilmek, yan gözle adam kesmemek, üstüne sevgili edinmemektir…
Kadın olmak ; sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli dilber olmak değil, sözüne güvenilir olmaktır…
Kadın olmak ; konuşulan her şeyi eşe dosta yetiştirmek değil, konuşulanların oradan dışarı çıkmamasını sağlayabilecek kadar sıkı bir çeneye sahip olmaktır…
Kadın olmak ; para lazımcılardan, kürkçülerden, cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan, unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan, kendi yetersizliğini seni suçlayarak rahatlayanlardan, raf süslerinden, tehditkarlardan, kaçaklardan, kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmak demek değil, rol yapmamaktır…

Kadın olmak ; komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmak değil, kendisini sevebilmektir…
Kadın olmak ; sadece koluna takıp gururla gezmesini bilmek değil, koynuna çekip şehvetle sevişmesini bilmektir…
Kadın olmak ; sadece ana olabilmek değil, çocuklarından saygı görmeyi, anaya babaya hürmet etmeyi de bilebilmektir…
Kadın olmak ; sevdiği insanı parayla pulla, kariyerle, güçle, kimin ne dediğiyle sınırlamak değil, sevdiği insanı sadece o olduğun için sevebilmektir…

Sevgisi öyle lafta kalmayacak.
Üstüne tir tir titreyeceksin.
Elini tuttuğunda zemin akıp gidecek ayaklarının altından.
Başını omzuna yasladığında bileceksin ki tek huzur orası.
"Senin için ölürüm" derken,
O an geldiğinde tereddütsüz öleceksin...

İnsan kendisinin eksik bir parçasını bulmak umuduyla aşık olur. Diyormuş,Murakami..
Madem öyle neden eksiltene genellikle aşık olunur. birbirini tamamlayan aşık olanlar az yada az rastladım ama büyük mutluluk bunu yaşayabilen daim olsun... puzzle gibi tamamlayıcını yada diğer yarını yada ruh eşini bulmak isterken eksik kalmak kötü, yanlış insanla.

Herkesin Bir Gideni Vardır...
Kimi ÖLÜP Gider...
Kimi KAÇIP Gider...
Kimi ÇEKİP Gider...
Kimi YAKAR Gider...
Kimi ALIR Gider...
Kimi DELER Gider...
Gidiyor İşte Birileri Öyle Ya Da Böyle Gidiyor...
Biz De Öylece Bekliyoruz ÇARESİZ Geçmesini...

Erkeklere Bir Not;

Bir kızı çok sevebilirsin , özlemekten ölebilirsin hatta ona tapabilirsin .. Hatta bunlar karşılıklı olabilir .. Ama hiçbir zaman verdiğin değeri anlamasını sağlama .. O sadece senin onu sevdiğini bilsin , özlediğini bilsin .. Seni seviyorum de , araya '' çok '' ekleme .. Seni özledim de , sonuna '' deli gibi '' ekleme .. Bırak miktarını bilmesin .. O miktarı öğrenmek için , keşfetmek için senin üzerine düşsün dursun .. Ama bunları yaparken de sakın ezme onu .. Çünkü ne olurlarsa olsunlar onlar dişi .. Sevilmeye muhtaç narin canlılar ..

Şimdi senin bana öğrettiğin gibi davranıyorum insanlara.. Sevmiyorum beni sevenleri ama sevmiş gibi davranıyorum amacım ne niye böyle yapıyorum bilmiyorum,
senden öğrendiğimi yapıyorum sadece… Sende böyle yapardın sevmeden seviyormuş gibi davranmasını cok ıyı bilirdin.. Sonra onlar bana beni sevdiğini söylediğinde ilk terslemiyorum onları güzel konuşuyorum,
sanki bende gönüllüymüşüm gibi davranıyorum.Aslında hiçbir şey hissetmiyorum onlara karşı ama yapıyorum işte.. İyi öğretmişsin bana insanları kırmayı ama kırdıgında içinin hiç acımamasını..
Onlara bakıyorum mutlu oluyolar böyle hevesleniyorlar falan aşığım sanıyorlar ya hani.. Oysa ben bile sebebini bilmiyorum neden böyle davrandıgımın.. iyi öğrenciymişim gercekten senden cok ıyı ogrenmısım..
Sonra onların uzun uzun attıkları aşk mesajlarına alakasız yerlerden cevaplar veriyorum, üzüyorum onları. Ama biliyomusun bende aynı senin gibi bir gram üzülmüyorum.
Nasılsa kendilerini toplarlar diye daha da dağıtıyorum onları, daha da parcalıyorum.. Gece uzun uzun beni sevdiğini anlatan mesajlarını sabah okumamazlıktan gelip sadece günaydın yazıyorum tıpkı sen gibi..
Şımarıyorum onlara da daha da sevsinler diye, nazlanıyorum falan sendeki gibi yapamasam da yapıyorum bir şeyler işte. Mesela utanıp senin gözlerine bakamazdım ya aşık edemedim seni bu yüzden kendime işte.
Onların gözlerinin taa içine bakıyorum, bakıyorum ki unutamasınlar bakıslarımı ıstıyorum.Ama senin gıdıkladıgın yerlere dokundurtmuyorum işte. ne yaparsam yapıyım ordaki gülüşümü gösteremem onlara, o sana özeldi..
Senin bana kurdugun cümleleri kuruyorum onlara, aslında aşkla alakası yok biraz odunsular, ama benım nasıl hosuma gidiyo,gidiyo işte onlarında hoşuna..Sanki daha da baglanıyorlar bana, baglansınlar.
Baglansınlarda onlara acı neymiş göstereyim istiyorum..Senden gördüklerimi uyguluyorum. Bazen onlara bakınca kendimi görüyorum aslında, benim ümitsizliğim, benim caresizliğim… Ama bu bile durdurmuyor beni, daha da acıtmak ıstıyorum canlarını..
Sen bana kıyamam derdin, en ağırından yakardın ya canımı her defasında.. Bende kıyamam deyip daha da yakıyorum onları.. Kalbimde, aklımda baskasıyla gıdıyorum hep yanlarına..
Her lafımda biraz sen geçiyorsun böyle, belli etmeden aslında hep seni anlatıyorum onlara.. Sen gibi davranıyorum.. Çünkü karşımda kendimi görüyorum..
Hani sende doyamazdın ya bir kişiyle, herkesin sana yalvarması haz verirdi.. Bende artık haz alıyorum bu durumdan.. Hepsi bana yalvarsın istiyorum.. Hergün içsinler, ağlasınlar
Onlar ağlasın ben mutlu olayım.. Onların her bir damla gözyaşı beni daha da güçlü yapcakmış gibi, aynı senin düşüncen değil mi?
Niye yaptığımı bilmiyorum aslında bunları, sen olmak biraz zor geldi başlarda ama alıştım.. Artık ben olmayı unuttum. Onları heveslendirip bir anda cekip gidiyorum, içim hiç acımadan..
Üzülmüyorum onlara, onlar bana hiçbir şey yapmadılar aslında.. Ama olsun! bende hiç kimseye bir şey yapmamıştım ki sen çıktın karşıma..
Onlarda akıllansın, onlarda öğrensin istiyorum.. Sevmek, helede kendinden çok sevmenin nasıl bir salaklık oldugunu senin bana ögrettıgın gibi onlara ogretıyorum askım.
Nasıl basarabılıyor muyum? Ağlıyorlar şimdi benim için, bana beddualar ediyorlar, sence hakediyormuyum gercekten?
Hak etmiyorum dimi? Haklısın..Çünkü bende en masum halimle gelmiştim sana, daha kanatlarımı acmasını bilmeden içime almıştım seni, koruyup kollamıştım..Bende haketmemiştim ki sevilmemeyi..
Yaptıgımın ne kadarı dogru ne kadarı iyii? İnan bilmiyorum.. Sadece sen bana bunları yaparken senin hissettiğin duyguları öğrenmek istiyodum. Ve öğrendim..
Canım acıya acıya can yakmasını öğrendim.. Öğrettin! Herkesi kırdıgında kalbin kırılmazmış, bir süre sonra alışırmışsın.. İyi olmak yetmiyormuş bu dünyada, kötülüğü öğrettin sen bana..
Sen bi melekten seytan yarattın..
Gerçek meleği sadece sen tanıyorsun,diğerleri sadece senin yarattıgın meleği..

Sevdiğimi söylemezsem sevme derdi beni boğar demiş, Yunus.
Seni seviyorum, ta develer tellal değil iken,
sanki bu dünyaya gelirken bu aşk için Allah ‘a söz vermişim gibi
Kalu bela’dan beri işte böyle seviyorum.