Evet üzüldüm,
Evet uykusuz gecelerim oldu,
Evet ağladığım da doğru.
Bunca fedakarlığı göze aldığım,
Belki de beni hiç hatırlamadı.
Ama olsun!
Ben sevdim ya,
Bunun gururu bana yeter.
Şimdi,
Şu gördüğün basit insanların,
Eski sevgililerine yaptığı gibi;
Senden nefret etsem,
Öfkeli sözler söylesem,
Aleyhinde konuşsam,
Biraz ciğerim soğur,
Biraz da nefsim okşanır belki.
Şayet böyle bir yanlışa düşersem,
İçtiğim çaylara,
Yazdığım şiirlere,
Dinlediğim türkülere yazıklar olsun!
Üzerine alınma!
Ben seni,
Senin beni sevmen için sevmedim.
Çünkü;
Bu tüccarlık olurdu.
Ben seni,
Doğduğum günden beri aradığım,
Yüreğimin yerini bulmak için sevdim.
Sayende kuşları duydum.
Türkülere dokundum.
Şehirleri anladım.
Seninle,
Güzel yerler gördüm.
Mutlu sabahlara uyandım.
Sonra birgün,
Hiç sevilmemiş gibi gittin.
Kuşlar, türküler, şehirler şahit olsun ki,
Şiirlerimden uzağa gidemedin.
Bu yüzden,
Ben ne kadar şairsem,
Sen de o kadar şiirsin artık.
Ve bilirsin,
Ben şiir okumayı bilmem,
Seni sevip,
Seninle yaşamayı bilmediğim gibi...