Yüz Estetiği Ameliyatında , Yaşlanma süreci içerisinde yüz cildi, mimik kasları ve yüz kemiklerinde birtakım değişiklikler olur. Yerçekiminin etkisiyle yüz ve boyundaki deri ve kas tabakasında bir sarkma ve gevşeme meydana gelir. Yaşla birlikte kemiklerde meydana gelen zayıflama ve özellikle çene kemiğinin küçülmesi üzerindeki cilt artık bol geleceği için durumu kötüleştirir. Bunlara ek olarak deri yaşlanır ve derideki küçük kırışıklıklar derin yarıklar halini alır. Özellikle sigara kullanımı ve aşırı güneşe maruz kalmış olma gibi olumsuz faktörler varsa derideki yaşlanma belirtileri daha da belirgin olur. Aşırı mimik alışkanlığı olan kişilerde yüz kaslarının aşırı hareketlerine bağlı bu kasların oluşturduğu kırışıklıklar derinleşir ve kaslar çalışmazken örneğin uykuda bile belirgin ve kalıcı hale gelir. Yüz gençleştirme ameliyatlarını ve ameliyatsız yüz gençleştirme işlemlerini anlatmadan önce yüz ve boyun bölgesini üçe bölerek yüz yaşlanmasının sonuçlarını incelemekte fayda vardır.
Yüze yapılacak estetik müdahaleler açısından yüzün bölümleri:
Yüz Estetiği Ameliyatı Bölümleri
ÜST YÜZ ( Üst Yüz Estetiği )
-Alın ve Kaşlar
ORTA YÜZ ( Orta Yüz Estetiği )
-Gözler, Burun, Yanaklar ve Ağız
ALT YÜZ VE BOYUN ( Alt Yüz Estetiği )
-Ağız ve Boyun
Üst yüze baktığımızda yıllar boyunca tekrarlanan kaş kaldırma ve şaşırma benzeri mimiklerin sonucu olarak alındaki çizgilerin derinleştiğini ve kalıcı hale geldiğini görürüz. Yerçekiminin etkisiyle kaşları taşıyan cilt ve kas dokusu aşağı doğru sarkar. Üst göz kapakları yıllar içinde bollaşarak gençken tek kat olan cilt bollaşıp gevşer ve sarkarak iki kat haline gelir ve hatta kirpiklerin üzerine doğru düşerek görmeyi güçleştirir. Kaşların aşağı doğru inmesi de üst göz kapağındaki sarkmayı artırır. Hem alt hem de üst göz kapağında göz küresi çevresindeki yağ dokusunu yerinde tutan bağ dokusunun zayıflaması sonucu yağ yastıkçıkları ve göz altı torbaları oluşur. Göz altı torbaları genellikle alt göz kapaklarında daha belirgin olmakla beraber her iki göz kapağında farklı miktarlarda görülebilir.
Orta yüze baktığımızda hem yanaklardaki yağ miktarının yaşla birlikte azalması sonucu hem de bu yağ yastıkçıklarının cildi taşıyan mimik kasları ve deri ile birlikte aşağı doğru sarkması sonucu genç yüzde belirgin olan yanaklar ve elmacık kemikleri bölgesi basık ve hatta çukur bir hal alır. Burnun her iki yanından başlayıp ağız çevresinden aşağı doğru inen katlantılar (nazolabiyal oluk) derinleşir. Ağız çevresinde çepeçevre dudaklara dik çatlaklar oluşur.
Alt yüz ve boyun bölgesine baktığımızda yerçekiminin etkisi ve boyun derisini taşıyan platisma kasının zayıflaması sonucu boyun derisinin gevşeyerek aşağı doğru sarktığını ve çeneyle boyun arasındaki hoş kavsin kaybolduğunu, yandan bakışta çeneden boyuna düz bir geçiş oluştuğunu görürüz.
Bütün bu anlatılanlardan anlaşılması gereken en önemli fikir yüzdeki yaşlanmanın birbirini etkileyen pek çok bileşenden oluşan karmaşık bir süreç olduğudur. Yapılacak müdahale ya da ameliyat kişiye özel olmalıdır. Örneğin bir kişide iyi sonuç veren tek bir müdahale başka bir kişide o bölgeyi düzeltmesine rağmen diğer bölgelerle uyumunu bozarak kötü sonuç verebilir. Bu sebeple yüz yaşlanması problemine yönelik ameliyatlar tek tek ele alınamaz. Bu konudaki müdahalenin bütün yüze hakim tecrübeli bir hekim tarafından yapılması gerekir.